Merhaba sevgili okur. Bugün 10 Ocak. Yani Çalışan Gazeteciler Günü…
Sizler her gün gündemi bilgisayarınızın başından ya da elinize aldığınız gazete sayfalarından takip ederken, o haberlerin hangi zorluklarla yapıldığını, arkasında ne tür emekler gizli olduğunu bilin istedim.
Ve bu yüzden bugünkü söyleşi sayfamı Batman’ın en genç, en çalışkan gazetecilerine ayırdım.
Mesleğinizi hobi olarak mı yapıyorsunuz yoksa geçim kaynağı olarak mı diye sordum gazetecilere. Mesleğin zor yanlarını biiir biiir masaya yatırdık kendileriyle.
Yetmedi, zihinlerinde kalan ilginç anı ve hatıralarla da süsledim söyleşimi.
Anlayacağınız, keyifli mi keyifli bir söyleşiyle başbaşasınız.
Söyleşimizde Sonsöz Gazetesinin jet muhabiri Mayami lakaplı Yusuf Kavak
Doğuş Gazetesinin fedakâr muhabiri Yusuf Uyanık,
Medya Gazetesi’nin olmazsa olmazı Osman Aslan,
Mesleğine aşık Hasan Göker ile
CİHAN Haber Ajansının yorulmak bilmeyen temsilcisi Emrah Kocabey var bu hafta…
Kendileriyle gerçekleştirdiğimiz keyifli sohbeti sizler için sayfamıza taşıyor, siz okurlarımıza mutlu ve umutlu haftalar diliyorum…
YUSUF UYANIK
NE ZAMANDAN BERİ GAZETECİLİK YAPIYORSUNUZ. MESLEĞE NASIL BAŞLADINIZ?
Gazeteciliğe 2008 yılında Batman Doğuş Gazetesi’nde başladım. Mesleğe başlamam ilginç oldu. Bir gün bir maddi hasarlı trafik kazasına gazeteden gönderildim. Elimde fotoğraf makinesi, kâğıt kalem heyecanla olaya gittim. Araçların fotoğrafını çekip, sürücülerin bilgilerini aldım. Gazeteye döndüğümde haberin bilgilerini yazmam istendi. Haberin bilgilerini detaylıca yazınca dikkat çekildi. Sonra da kendimi bu mesleğin içerisinde buldum.
GAZETECİLİK HOBİ Mİ, YOKSA GEÇİM KAYNAĞI MI?
Gazetecilik ne hobi ne de geçim kaynağıdır. Gazetecilik bir aşktır. Mesleğine aşık olan gazeteciler, bu işi ne hobi ne de para için yapar.
GAZETECİ, HABER YAZARKEN NEYE DİKKAT ETMELİ?
Çevremizde olan biteni öğrenmek ve bunları da çevremiz ile paylaşmak bir ihtiyaçtır. Bu meslekte ilerlememde büyük emeği olan Basın İlan Kurumu Batman Şube Müdürü Mehmet Gönenç, bana “haberi sade ve anlaşılır bir dilde okuyucuya duyurmak gerekir” derdi. Gazetecilikte objektif olmak gerekir. Gazeteci haber yazılırken kamuoyunun hakkını arayıp, hukuka da uymak zorundadır.
HABER YAPARKEN HİÇ TEPKİYLE KARŞILAŞTINIZ MI?
Haber yaparken binlerce tepkiyle karşılaşmışımdır. Özellikle asayiş haberlerinde tepkilerle karşılaşırız. Doğru olduğuna inandığım her haberi servis ederim. Tabiî ki birileri habere tepki gösterecek fakat şu unutulmamalıdır ki, kamuoyunun haber alma hakkı kutsaldır.
MESLEĞİNİZİN ZOR YANLARI NELER?
Gazeteciler, kamuoyunun duyan kulağı, gören gözüdür. Gazeteci, karda, kışta, sıcakta, tehlike altında haberin peşinde koşar. Bu yüzden hem fikir hem de beden işçisidir. Bazı meslekler doğası gereği esnek bir mesai gerektirir. Gece geç saatlere kadar mesaide kalan, haftada ancak bir gün izin yapan ya da yapamayan, bayramda, tatilde çalışmak zorunda kalan gazetecilerdir. Gazetecilik mesleğinin en büyük sıkıntılarından biri de bilgi eksikliğidir. Yetkililer işlerine gelmeyen haberlerin bilgilerini devlet sırrıymış gibi saklar gazetecinin bilgiye ulaşmasında sıkıntı çıkartır. Oysaki gazeteci, doğru bilgiye ulaşmak zorundadır.
BAŞINIZDAN GEÇEN İLGİNÇ BİR OLAY VEYA ANI VAR MI?
Başımdan çok sayıda ilginç olaylar geçti. Hepsini sıralarsam çok uzun olur. Bir tanesini anlatayım… Çözüm Süreciyle ilgili bir haber çalışması içerisine girdim. Dağda ve Askerde evlatlarını kaybetmiş anneleri bir araya getirdim. O iki annenin duyguları gazete sütunlarına taşımak benim için son derece farklı bir olaydı.
EMRAH KOCABEY
NE ZAMANDAN BERİ GAZETECİLİK YAPIYORSUNUZ. MESLEĞE NASIL BAŞLADINIZ?
Mesleğe 5 yıl önce küçük bir fotoğraf makinesini elime alarak başladım. Kendimce çeşitli fotoğraflar çekerdim. Çektiğim fotoğrafları ulusal gazetelere servis etmek istedim. Bunun en güzel yolu gazeteci olmaktı, bir haber ajansına başvuruda bulundum. Şartlarım uygun görüldü, bu işe başladım.
GAZETECİLİK HOBİ Mİ, YOKSA GEÇİM KAYNAĞI MI?
Aslında bu soruya iki cevap vermek istiyorum. Mesleğe hobi olarak başladım. Tabi zamanla bu işte iyi yerlere geleceğimi ve para kazanacağımı düşündüm. Yani hem hobi hem de geçim kaynağı olarak yapıyorum.
GAZETECİ, HABER YAZARKEN NEYE DİKKAT ETMELİ?
Gazeteci, her şeyden önce yazdığı haberin toplumu ne derce etkileyeceğini analiz etmelidir. Haberin doğuracağı sonuçları mutlaka düşünmeli. Tabi bunları yaparken tarafsız ve objektif olmalı. Fotoğraf ve görüntülü haber çalışanlar, bu işin işçisi değil de bu işin sanatçısı olarak çalışmalı. Bir gazeteci aynı zamanda bir yönetmen gibi davranmalı kurguyu güzel yapmalı ve haberini öyle işlemeli. Sözün özü, gazeteci sözü olanın sesi olmalı.
HABER YAPARKEN HİÇ TEPKİYLE KARŞILAŞTINIZ MI?
Evet, tabi ki çok defa tepkiyle karşılaştım. Yaptığınız bir haberle her kesimi memnun etmek zordur, bu yüzden benim de tepki aldığım günler oldu.
MESLEĞİNİZİN ZOR YANLARI NELER?
Mesleğin en zor yani zihnen çok yorucu olması. Her akşam yatmadan önce acaba yarın ne haber yapabilirim diye düşünürüm. Muhabir bu işin en önemli parçası, asıl yük muhabirde dolayısıyla sorumluluk bilinci insanı yoruyor. Ha bir de çalıştığımız bölgelerde her ajans tek muhabir çalıştırıyor. Bir muhabir hem foto çeker, hem görüntü (video) çeker hem de haber yazar bu oldukça yorucu. Ancak ne olursa olsun insan sevdiği içi yapınca yorgunluğu hesaba katmaz.
BAŞINIZDAN GEÇEN İLGİNÇ BİR OLAY VEYA ANI VAR MI?
Iğdır’da görev yaptığım sırada, Ağrı Dağı’nın 3 bin metresinde çobanların bir günlük hayatını görüntülemek istedim. Zorlu bir bölgede çobanlarla bir gece kaldım. Saat sabaha karşı 3’ü gösteriyordu. Çadırdan dışarı çıkıp hava almak istedim. O sırada çoban köpekleri çadırın önüne oturdu. Korkudan çobanlara seslenemedim. Ve o gece sabaha kadar sürünün içinde kalmak zorunda kaldım, tabi her şey haber içindi. (Bunu ilk defa birileriyle paylaşıyorum)
HASAN GÖKER
NE ZAMANDAN BERİ GAZETECİLİK YAPIYORSUNUZ. MESLEĞE NASIL BAŞLADINIZ?
2003 yılında amatör lig maçlarını takip ederek gazeteciliğe başladım. Yaptığım haberlerle spordaki tesisleşme sıkıntılarını dile getirdim. O sıkıntıları gündemde tutarak ilginç fotoğraf ve haberleri yaygın medya ile paylaştım. Meyvesini de yapılan sentetik sahalarla aldığıma inanıyorum. Ardından Yazı İşleri Müdürümüz Arif Arslan ile gazetecilik seminerlerine katılarak kendimi yetiştirmeye devam ediyorum.
GAZETECİLİK HOBİ Mİ, YOKSA GEÇİM KAYNAĞI MI?
Evli bir muhabirin aldığı maaşla geçim olmaz. Gazeteciliği hobi olarak görenler daha çok başarılı olur. Fedakârlığın olduğu yerde güzel sonuçlar elde edilir.
GAZETECİ HABER YAZARKEN NEYE DİKKAT ETMELİ?
Haber yazarken karşı tarafa da dikkat ederim. Objektif bir gazeteci, herkesi dinlemeli ve ona göre haber yapmalı. Bir de bireysel haberden çok toplumsal haberleri yapmayı daha çok severim. Bir kentin gelişiminde ve tanıtımında yerel basının rolü büyüktür. Gazeteci haber yaparken belden aşağı haberlerle vurmamalı. Sırf haber olsun diye de her şey haber olmaz. Gazeteci etik olmalı…
HABER YAPARKEN HİÇ TEPKİYLE KARŞILAŞTINIZ MI?
Zaman zaman haber yaparken tepkiyle karşılaşabiliyorsunuz. Yaptığınız haberlere herkes kendi bakış açısıyla bakar. Bu durumda bazı kişiler, yaptığınız haberden hoşnut olmayabilir. Oysa haber okunurken veya yapılırken tarafsız olarak değerlendirilmelidir.
MESLEĞİNİZİN ZOR YANLARI NELER?
Ailene zaman ayıramıyorsun, ailenle birlikte tatil yapmak zor oluyor. Zaman, gazeteci için su gibi akıp geçiyor. Bazen mesleğindeki yoğunluğundan dolayı birçok konuyu ertelemek zorunda kalıyorsun. Mesela ev işleriyle pek uğraşamam. Çünkü başarılı bir gazeteci olmak istiyorsan işine motive olmalısın. Evdeki sorunu işe, işteki sorunu eve götürmem. Huzurlu bir yaşam için bu iki husus önemli.
BAŞINIZDAN GEÇEN İLGİNÇ BİR OLAY VEYA ANI VAR MI?
Gazeteci en büyük tecrübeyi toplumsal olaylarda alır. Kafasına gaz yediği için hastanelik olan meslektaşım, TOMA aracından meslektaşlarıma su dökülürken çektiğim kare, hakemin futbolcuya yumruğu, çöp içindeki çocuğun önünden spor yürüyüşü yapan çocukların görüntüsüne kadar birçok konu var. Bu haberleri yaparken Başbakan Yardımcısı sayın Bülent Arınç’tan iki kez, Spor Yazarları Derneği’ne Batman’a ilk ödül getirerek keyif aldım. O ödül törenlerinde olmak bile manevi değeri yeterli.
OSMAN ARSLAN
NE ZAMANDAN BERİ GAZETECİLİK YAPIYORSUNUZ. MESLEĞE NASIL BAŞLADINIZ?
Mesleğe 2003 yıllarında başladım. İdol olarak gördüğüm Gazeteci Rahmetli Babam Enver Arslan’ın bize miras bıraktığı gazetecilik bayrağını devam ettirmek için bu mesleği tercih ettim. Küçük yaşlarda matbaada çekirdekten yetişerek başladım. Batman Medya Gazetesi haftalık olarak yayım yapıyorduk. Amatör olarak foto muhabirliği yaptım. Bununla yetinmediğimi anladım ve usta gazetecileri örnek aldım. Haber yazmayı ve özel haberler üretmeyi öğrenerek mesleğimi devam ettirdim.
GAZETECİ HABER YAZARKEN NEYE DİKKAT ETMELİ?
Gazeteci, haberini 5 N 1K kuralını dikkatte alarak yazılmalıdır. Haber her zaman tarafsız ve objektif olmalıdır. Doğruluk ve gerçeklik ise en önemli unsurlardır. Haber yazarken başlık her zaman kısa, öz ve çarpıcı olmalıdır. Haberin içeriği ise 5 N 1 K kuralına göre geniş bir yelpazede yazılmalıdır.
HABER YAPARKEN HİÇ TEPKİYLE KARŞILAŞTINIZ MI?
Evet, çok kez karşılaştığım bir olay bölge şartlarının çok hassas olduğundan dolayı kaçınılmaz bir durum.
MESLEĞİN ZOR YANLARI NELER?
Her mesleğin kendine göre zor yanları vardır. Gazetecilikte yazdıklarınızın her kelimesi bir daha yok olmamak üzerine tarihe geçiyor. Kaleme aldığınız her bir kelimenin hesabını vermek zorundasınız. Gazetecilik ateşten gömlek giymeye benzer. Batman’da ise bu mesleği yapmak daha zordur. Çünkü gazetecilere araştırma fırsatı bile verilmiyor.
BAŞINIZDAN GEÇEN İLGİNÇ BİR OLAY VEYA ANI VAR MI?
2011 Milletvekili seçimleriydi. Yine demokrasiye yenik düşen bir basın olduğumuzu bir kez daha anlamıştım. Her yer çevrilmişti, kuşatma gibiydi, çembere alınmıştık. Olaylar patlak vermişti. Elimde makinem ile bir yürüyüş yapanları, bir de elinde gaz bombası sıkan polisleri çekiyordum. Polis, güvenlik çemberini çok öncesinden oluşturmuş ve kitlenin o alana girmesine izin vermiyordu. Kapalı yolun açılması için BDP’li yetkililer polisle görüşüyordu, bizler de o anı makinelerimizle çekiyorduk. Diyalog sürerken bir anda göstericilerden biri havai fişek patlattı ve olaylar başladı. Bizler çatışmanın ortasında kaldık. Olaylar yatışmak bilmiyordu, çember dışına çıkmak istedik ama Çevik Kuvvet bizleri yanlarına yakıştırmıyordu. Derken o korkulan oldu, çember daraldı. O vakit bir gaz bombası başıma isabet etti. O an ne olduysa oldu, bir demokrasi örneğini bir gazeteci olarak yaşamıştık.
YUSUF KAVAK
NE ZAMANDAN BERİ GAZETECİLİK YAPIYORSUNUZ. MESLEĞE NASIL BAŞLADINIZ?
3 yıldır bu işi yapıyorum. Gazetemizde internet editörü Sefa arkadaşım, İstanbul’a gidecekti. Haberleri siteye yükleyecek kimse yoktu. Gazetemiz sahibi Ercan Atay “bana 2 gün boyunca siteyi sen yükleyeceksin, bu işi otur öğren” dedi. 2 gün için girdiğim işte 3 yıldır çalışıyorum.
GAZETECİLİK HOBİ Mİ, YOKSA GEÇİM KAYNAĞI MI?
Bu mesleğe aslında bir hobi olarak başladım. Ama zamanla aldığım sorumluluklar arttı, görevlerim arttı. Haberleri internet sitesine yüklerken, bir fotoğraf makinesi alıp maçları takip etmeye başladım. Daha sonra habere çıktım. Ve sonra Esnaf Köşesi, Mahallenin Muhtarları gibi köşeler yapmaya başladım. Sıradan bir foto muhabiri yerine, gerçek anlamda bir gazeteci gibi çalışmaya başladım. Ve işin rengi o zaman değişti. Artık bu işi sadece hobi olarak değil, geçim kaynağı olarak da icra ediyorum.
GAZETECİ, HABER YAZARKEN NEYE DİKKAT ETMELİ?
Gazeteci, haberini yazarken önce toplumun çıkarını düşünmeli, yapacağı haberin toplumu ne şekilde etkileyeceğini tüm detaylarıyla düşünmelidir. Yapacağı haberin doğruluk payını mutlaka araştırmalı, kulaktan dolma bilgilerle haber yaparak toplumu yanlış bilgilendirmemelidir.
HABER YAPARKEN HİÇ TEPKİYLE KARŞILAŞTINIZ MI?
Şimdiye kadar olmadı ama bu, bundan sonra da olmayacağı anlamına gelmiyor. Çünkü bir haberin bütün kesimleri memnun etmesi mümkün değildir. Tepkiyle karşılaşacağımı bilsem bile doğru haber yapmaktan asla vazgeçmeyeceğim, benim için önemli olan şey bu.
MESLEĞİNİZİN ZOR YANLARI NELER?
Her mesleğin olduğu gibi bizim mesleğimizin de zor yanları var. Mesela gazeteciyseniz sabah-akşam ya da gece-gündüz kavramı sizin için pek bir anlam ifade etmiyor. Soğuk bir gecede yatağınızdan aniden çıkıp haber peşinde koşturmayı göze almalısınız. Zihniniz, sürekli işinizdedir ve bu yorgunluğu da göze almak zorundasınız.
BAŞINIZDAN GEÇEN İLGİNÇ BİR OLAY VEYA ANI VAR MI?
Endüstri Meslek Lisesi’nin önündeki bir bankta bali çeken bir gencin fotoğrafını kullanarak bir haber yapmıştım. Fotoğrafta o gencin yüzü çok net değil diye resmi fulu yapmadan kullandım. Sonraki gün o genç, yaptığım o haberle birlikte gazete bürosuna geldi. O haberin olduğu kısmı büyük bir özenle kesip cebine koymuş. Sağa sola saldırdı, bu haberi kim yaptı dedi? Bayağı bir agresifti. Haberi benim yaptığımı söylemedim. Muhabirler yapmış, onlar da dışarıdadır dedim. Bize gözdağı verdikten sonra kapıyı çarpıp gitti. Haberi benim yaptığımı halen bilmiyor (tabi şimdi bunu okumuyorsa)