Bilgin, 1946’da alınan bir kararla 1908’de 2’nci Meşrutiyet’in ilanıyla birlikte Türk basınından sansürün ilk kez kaldırılmasının Basın Bayramı olarak kutlanmasının kararlaştırıldığını hatırlatarak “Bugün maalesef hapiste 90’dan fazla gazetecinin tutuklu veya hükümlü olarak bulunduğu, sansür, oto sansürün sıradanlaştığı, yaratılan korku atmosferiyle, işinden ayrılan veya ayrılma zorunda bırakılan çok sayıda işsiz gazetecisiyle, erişim yasaklarıyla, karartılan ekranları ile Türkiye basın bayramını kutlayamamaktadır. Ben dedim oldu anlayışıyla veya ülkenin en büyük medya sivil toplum kuruluşlarını, sendikaları dışlayarak, sen, ben, bizim oğlan anlayışıyla çalıştaylar düzenlemek sorunlara çare değil, ilave problemler yaratacaktır. İfade ve basın özgürlüğünün baskı altına alındığı, sansür, oto sansür mekanizmalarıyla sınırlandığı, yoksunlaştırıldığı ve hatta algı operasyonları yapılarak muhalif seslerin susturulduğu durumlarda demokrasiden bahsedilmesi mümkün değildir” dedi.
BATMAN'DA SURİYELİ ÇOCUK KAÇIRILDI!
2020-07-21 19:58 - GÜNDEM