Tarımsal üretimin azaldığına dikkat çeken Yılmaz “Tarımın cenneti olan Türkiye'miz, Kanada'dan gelecek mercimeğe, Çin'den gelecek sarımsağa ve Rusya-Ukrayna'dan gelecek buğdaya kaldı. Atalarımızın bize öğrettiği ilk meslek çiftçiliktir. Babamızla tarlaya gider, ekip biçme yapardık. Bizler tarımcıydık, bizler üretendik. Ne oldu da tüketen olduk üreten olamıyoruz. Girdiler yüksek. Çiftçi gömdüğünün karşılığını alamıyor. Atalarımızın mesleği, vergilerle mücadelede ve yok olma ile karşı karşıya. Üreten çiftçi vergi ve maliyetlere karşı yalnız kalmış durumda. Gübre, mazot ve ilaç almış başını, verginin ipine bağlanmış. Vergi enflasyon çiftçinin elini yakıyor. Çiftçi ürününü tarlada yarı fiyatının yarısına satıyor. Tüccarların üretenden daha çok kazandığı bir sistemde ezilen hep üreten çiftçi olur. Hasat, nakliye ve işçi ücreti çiftçiyi tarlaya hapsetti. Bunun anlamı çiftçiye elini topraktan çektirmektir. Bu, tarımın bitirilmesidir, dışarıya döviz aktarımı demektir, dışarıya bağımlı olmak ve pahalılık demektir. Çin’e, Kanada’ya ve Rusya-Ukrayna gözümüzü dönmekten bıktık. Çiftçinin talep ve sorunlarına kulak asılmalı, sorunlar giderilmelidir” dedi. (Deva Partisi Bülten)
Batman’ın Beşiri İlçesi’nden Dünya’ya açılan kapı; turkisemart….
2024-08-22 16:54 - ROPÖRTAJ