Diyarbakır Organize Sanayi Bölgesi (OSB), Doğu ve Güneydoğu Anadolu İş İnsanları Federasyonu (DOGÜNSİFED) ev sahipliğinde ve Ekonomi Gazetesi işbirliğiyle OSB Konferans Salonunda “Diyarbakır Ekonomi Buluşmaları; Enflasyonist Ortamda İşletmeleri Bekleyen Riskler ve Fırsatlar” adlı program düzenlendi. Programa, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanları Serra Bucak ve Doğan Hatun, Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası (DTSO) Başkanı Mehmet Kaya, OSB Başkanı Mustafa Fidan, DOGÜNSİFED Başkanı Devrim Türk, Ekonomi Gazetesi yazarları, iş insanları ve çok sayıda davetli katıldı.
Türk: Ek çalışmalar var
İki oturumdan oluşan programın açılışında konuşan DOGÜNSİFED Başkanı Devrim Türk, “Biliyoruz ki makro ve mikro düzenlemeler tek başına bu enflasyonu ve ortamı düzeltmeye yetmiyor. Ülkenin içinde bulunduğu süreçte yapılması gereken ek çalışmalar vardır. Nedir bunlar; anayasa çalışması, demokratikleşme, adil ve gelişebilir bir ortam sağlamak” dedi.
Fidan: Çalışan sayısını 45 bine çıkaracağız
Diyarbakır OSB Başkanı Mustafa Fidan, OSB’de çalışan sayısını 2026’ya kadar 45 bine çıkarmayı düşürdüklerini belirterek, enflasyonun düşürülmesi için üretimin artmasına dikkat çekti.
Kaya: Diyarbakır ticaret merkezidir
DTSO Başkanı Mehmet Kaya ise, Diyarbakır’ın tarih boyunca ticaret merkezi olduğunu kaydederek, “OSB anlamında önemli kademe kat ettik. Bunun taçlandırılması ve hızlandırılması lazım. İller arasında rekabet başladı artık. Yereldeki sivil toplumu güçlendirecek sistemleri kurmadığımız zaman enflasyonla sağlıklı mücadele edemeyiz. Ve her zaman bu sorunla karşı karşıya kalırız” şeklinde konuştu.
Bucak: Ekonomik gelişmeleri destekleyeceğiz
Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Serra Bucak da, belediyelerin, yerel yönetimlerin bir kentte, her alanda sorumlu oldukları gibi yatırım ve ekonomik gelişmelerde de sorumlu olduğunu söyledi. Bucak, konuşmasına şöyle devam etti: “Bu sorumluluğu yerine getirmek zorundayız. Hem kalkınma, hem yereldeki ekonomiyi sürdürmek, hem de partimizin politikaları gereği olarak ekonomik gelişmeleri destekleyecek çalışmaların elbette yanında olacağız ve ön açıcı olacağız. Tüm yatırımcılar, OSB, odalarla bir araya gelip tüm çalışmaları doğru temelde, derin yoksulluğu, derin krizi göreceğimizi daha önce de ifade ettik, bugün de ifade ediyoruz.”
‘Bir sistem kurulmuş, adını koyamıyoruz’
Kayyumlar döneminden krediler ve borçların bulunduğuna dikkat çeken Bucak, “Kullandırılan krediler, yapılmış olan borçları bu kent, bu belediye hak ediyor muydu? Hak etmiyordu. Hesap verilemeyen bir yaklaşım ortada var, farkındayız. 8 yıl çok uzun bir süre. Bu 8 yılda bir sistem kurulmuş, bunun adını koymakta zorlanıyoruz, borçlarını, krizlerini her gün yaşıyoruz. Her kurumun, her devletin bir tercihi vardır. Bu tercihte hangi alanlara yatırım yapılacak, hangi alanda gelişmelerin olacağına dair kararlar olur. Kararlarınız istihdamdan yana değil güvenlik politikalarından yana olursa, ülkenin geldiği nokta böyle olur. Kararlarınız üretimden yana değil, savaş politikalarından yana olursa elbette üretim gelişmez. Sizin yatırımlarınız eko-kırımdan yana olursa ve üretimden yana olmazsa, bu zenginlikler hiçbir şey ifade etmez. Bu kentin zenginlikleri hep anlatılır durulur ama sanayi, üretim, sağlığa yatırım olmazsa bu yıkıcı politikaların yanında halkları daha da yoksullaştıran, krizi derinleştiren, enflasyonu 3 haneye getiren durumla karşı karşıyayız. Bu toplum 3 haneli enflasyonla karşı karşıya ise bunda hükümet, biz ve iş insanlarına çok iş düşmektedir” diye konuştu. (Belediye Bülten)