LAHMACUNDA TEK ADRES “ARATTO LAHMACUN”

Gap Mahallesi’ndeyiz. Bu günkü durağımız, Siirt Çevre Yolu üzerinde. “Aratto Lahmacun”un kapısından içeri giriyoruz. Tabi girmeden önce bu mekanın, engelli yurttaşlarımızı da düşündüklerini görüyor, onlar için ayrılmış yolu da fark ediyoruz. Girer girmez temizliğiyle dikkatimizi çeken mekanın kurucusu  Hüseyin Aydın’ın bizi, çok güzel karşılamasının ardından masamıza oturuyoruz. Çaylarımızın gelmesiyle başlıyoruz Hüseyin Aydın’ın lezzet hikayesine.

Basın Kavşağında kaldığı 10 yıllık bir zaman diliminden sonra “Aratto Lahmacun” adres değiştiriyor ve 6 Ocak 2015’te şimdiki yeri olan Gap Mahallesi Siirt Çevre Yolu üzerine taşınıyor. Hüseyin Aydın “Eski yerimiz, küçüktü. gelen konuklarımızı istediğimiz gibi ağırlayamıyor, hizmet veremiyorduk. yakaladığımız müşteri potansiyelimizi de kaybetmek istemiyorduk. Daha büyük, daha modern bir mekanda konuklarımızı ağırlamak adına buraya taşındık.  

Aratto’nun nerden geldiğini merak ederek, bir anlamı olup olmadığını sorduğumda Hüseyin Aydın “Arat, benim oğlumun adı. Arat büyük adam, büyük zat demek. Sonuna da ‘to’ hecesini ekledik. Baktık güzel oldu. Biz de çok güzel benimsedik. Batman Halkı da insanlar da benimsemiş durumda bu ismi. Öyle ki marka oldu. Bu gün artık lahmacun dendi mi, akla ilk ‘Aratto’ geliyor. Lahmacunla özdeşleşmiş bir isim olmuş durumda, artık Aratto.” açıklamasını yapıyor.

Hüseyin Aydın’ın, yemek sektörüne lahmacundan yola çıkarak girmesinin öyküsünü merak ediyor ve “Neden lahmacun?” diye soruyorum. Aydın “2005 öncesinde de yine böyle büyük lokantalar işlettim. Bunu yaparken, Batman’da lahmacun kültürünün yaygın olduğunu gözlemledim. Kaliteli bir lahmacunun da tutacağını anladım. Aratto Lahmacunu’nu açarken, buradan yola çıktım. Ve sadece lahmacun sektöründe hizmet vermek istedim. Lahmacuna küsen, lahmacunu yemeyi bırakan çoğu kişi bizimle beraber bu yemekle barıştı ve tekrar lahmacun yemeye başladı.” yanıtıyla merakımı gideriyor.

Tercih edilmelerinin, isim yapmalarının nedenini sorduğumda, Hüseyin Aydın “Hedefimizi büyük tuttuk. Bir kere hijyen bizim için çok önemli. Bunun yanısıra lezzetimiz var. Ve hizmeti ön plana aldık. Bakın lahmacun öyle bir şey ki, içine her şey koyulabilir. Yani etin dışında, her şeyi koyabilirsiniz lahmacuna. İnsanlar, bilmeden de yiyebiliyor. Dolayısıyla tabiri caizse, insanlar kolay kandırılabiliyor ne yazık ki. Biz bunu yapmayarak, Batman Halkı’na dürüst davrandık. Kaliteden ödün vermedik. Şöyle söyleyeyim: ben yiyemeyeceğim bir şeyi başkasının da yemesini istemem. Buna izin vermem. İşte biz ‘Aratto Lahmacun’ olarak, bu felsefeden yola çıktığımız için istikrarlı bir şekilde yürüdük ve ilerledik. Batman Halkı da bizi sevdi, benimsedi ve yalnız bırakmadı.” karşılığını veriyor bana.

Gelen konuklarına lahmacun, pide çeşitleri, döner ve kavurmalı mercimek çorbası (çorba 07.00-11.00 arası) servis eden bu eşsiz mekan, içecek olarak da ayran, şalgam, kola, çay, kahve ve meşrubat çeşitlerini sunmaktadır. Sadece gelen konuklarına değil, dışarıya da büyük bir özveriyle servis yapmaktadır.

Dilerseniz burada yemekli iş toplantılarınızı da kaliteli hizmet çerçevesinde gerçekleştirebilirsiniz.

Konseptiyle, atmosferiyle göz dolduran bu eşsiz mekanın kurucusu Hüseyin Aydın, lahmacunları, soğansız yaptıklarını belirtiyor. Nedenini de “Bizim yörenin insanı, eti çok seviyor. Biz de onların damak tadına hitap etmek adına, ete ağırlık verip soğan kullanmıyoruz.

Eski yerimizde lahmacun ve pidede isim yaptık, tanındık. Buradaki yerimizde de bu ismimizi devam ettirip döner ve kavurmalı çorbamızda da iddiamızı sürdürüyoruz.” şeklinde açıklıyor.

Batman sınırları dışına çıkarak Ankara, İstanbul, İzmir gibi büyük şehirlerde de “Aratto Lahmacun”nu tanıtmayı hedefleyen Aydın, lahmacun, pide ve diğer yemeklerinin çok lezzetli olduğunu dile getirerek fiyatlarının da gayet uygun olduğunu, diğer benzer yerlerle eşdeğer olduğunu belirtiyor.

500 metre kare artı 180 metre karelik terasıyla, 160-170 kişilik kapasiteye sahip olan bu muhteşem mekanda, ahşap ve granit konsept kullanılmış. İki katlı olan mekana girerken, ferahlığı hemen hissediyorsunuz.  Beyaz granitlerle döşeli zeminin duvarları, taş görünümlü. Kapıdan girişte hemen sol tarafta fırını görüyorsunuz. Beyaz olan zemine yine beyaz masalarla vizon renkli sandalyeler kurulmuş.

İkinci kata yine beyaz merdivenlerden çıkıyoruz. Konseptiyle olsun, atmosferiyle, ambiyansıyla olsun insanın içini açan “Aratto Lahmacun”nun ikinci katında da zemin, beyaz granit; duvarlar ise taş görünümlüdür. Büyük geniş pencereleri ve beyaz ağırlıklı renkleriyle asaleti simgeleyerek size gülümseyen  bu eşsiz mekanda kolonlara yer verilmiş. Taş kolonlara ahşap giydirilen mekanın tavanında da yine ahşap kaplamalar kullanılmış. Bu katta da beyaz masa ve vizon renkli sandalyeler, buluşturulmuş. Mekan annelerin de rahatlığını düşünerek bebek sandalyeleri bulunduruyor ikinci katta.

Mekanın bir de VIP odası var. Hüseyin Aydın VIP’i açmalarındaki amaçlarını “Bu odayı düzenlememizdeki amaç; konuklarımız misafirlerini, özellikle il dışından gelen misafirlerini rahat ağırlayabilsin diye böyle bir oda dizayn ettik; evdeki o sıcaklığı, o samimiyeti hissetsin diye. Nasıl ki evde yemek yenir, arkasından tatlı, çay-kahve, meyve vs. gelir. VIP’da da bu doğrultuda bir hizmet sunuluyor. Anlayacağınız VIP’da yok yok!” şeklinde anlatıyor.

“Aratto Lahmacun” 07.00-22.00 saatleri arası, 22 çalışanıyla birlikte konuklarını ağırlamak için beklemektedir. “Aratto Lahmacun” nerde mi? Gap Mahallesi Siirt Çevre Yolu üzeri, Altın Dilim Pastanesinin yanında.

O halde daha iyi bir hizmet anlayışıyla daha ferah ve güzel bir ambiyansta daha kaliteli, daha lezzetli lahmacun, pide ve diğer yemekleri yemek için şimdiden yola koyulun. Eminim ki bayılacaksınız. Çünkü ben bayıldım.