ORTAYA KARIŞIK

Yurdun her yerinde yağan karı sonunda Batman'da da görüyoruz.  Otobüse bindim.  Evde otura otura yazacak bir şey bulamadım desem pekte haklı sayılmam çünkü yazacak çok şey var.  O halde başlayalım yolculuğumuza lapa lapa yağan kar eşliğinde bakalım kelimeler bizi nereye götürecek.  Kar bana mutluluk hissi veriyor.  Umut vaad ediyor.  Birçok şey sayabilirim.  Ama şartları farklı olan bir insan için mesela evi olmayan bir insan için daha farklı anlamı vardır karın.  Bir kitapta okumuştum tamda şöyle yazıyordu "Bazen gülenler ile ağlayanların nedenleri ortak olabilir hayatta." Hayat herkesin şartlarına göre farklı anlamlara sığınmış durumda.  Evet bu bir köşe yazısı olduğu için felsefik bir ütopyaya dönüşmeden Sezai Karakoç'un Kar şiirinden birkaç dizeye yer verip çekiliyorum kenara. "Karın yağdığını görünce/  Kar tutan toprağı anlayacaksın/  Toprakta bir karış karı görünce/  Kar içinde yanan karı anlayacaksın/  Ben bu şiiri yazdım aşık çeşidi/ Öyle kar yağdı ki elim üşüdü/  Ruhum seni düşününce ışıdı/  Her şeyi beni anlayınca anlayacaksın" (Sezai Karakoç) Otobüsten indim.  Yağan kar eşliğinde yürüdüm.  Kahvehaneler kapalı, kafeler kapalı, birçok işyeri kepenk indirmiş ya da indirmek zorunda kalmış.  Kiraları ne durumda nasıl geçiniyorlar Allah bilir.  İnanıyorum  Batman halkı her ne olursa olsun esnafına sahip çıkmaya çalışıyordur.  Ama ne kadar yeterli oluyor sorgulamak lazım.  Bu konuda esnafa, zor durumda olan herkese desteğimizi eksik etmememiz lazım.  Gün birlik günü.  Gün birlik günü demişken son aylarda yağda yüzde yüzü aşan artış yaşanması birçok temel gıdanın böyle artması düşük ücretle çalışan ve çoğunluğu açlık sınırı altında yaşayan insanları hesaba katmadan yapılan zamların durdurulması lazım.  Çünkü bu durum birçok insan için endişe vermeye başladı... Hayatta nasıl yürüdüğümüzden ziyade yürüdüğümüz yollardan ne anlamlar çıkardığımız önemlidir Ne kadar aldığımız önemli değildir.  Aldıklarımızı koşulsuz hesapsız vermek önemlidir.  Tam anlamıyla yaşayamayız belki ama bunun için elimizden geleni yapabiliriz.  Tek gerekli olan birinin hayatına dokunmaktır.  Tam da bunun üstüne Medical Park Hastanesinden geçiyorum.  Batman'da hapşırma nöbeti geçiren kızı duymuşsunuzdur.  (Ben duydum çok üzüldüm inşallah en kısa zamanda sağlığına kavuşur burdan geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.)  Medical Park Hastanesi bu kızın tedavi masraflarını üstlendi ve tedaviye başladı.  Medical Park Hastanesi gerçekten takdir edilecek bir şey yaptı.  Birinin hayatına dokunmaktan söz ettiğim işte tamda buydu. Birinin hayatına dokunabilirsiniz çok uzaklarda aramaya gerek yoktur belki de çok yakınınızdadır.  Öyle çok bir şey yapmanıza da gerekte yoktur kim bilir sadece bir gülümsemenizle her şeyi iyi yönden değiştirebilirsiniz.  "Birinin hayatına, birinin üzüntüsüne, birinin mutluluğuna,  Birinin ruhuna, birinin eline, yüzüne, sırtına, omzuna, yüreğine;  Bazen söz, bazen göz, çoğu zaman kalbinizle minicik de olsa, tüm samimiyetinizle dokunun." (Farid Farjad)