“Siyasetin tek limanı ahlak...”

“1978 Batman doğumluyum. Batman Lisesinde okudum. Selçuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi, Anadolu Üniversitesi Sosyoloji ve İlahiyat Bölümlerinden mezun oldum. Üniversite yıllarım hariç hep Batman'da yaşadım. Serbest avukatlık yapıyorum. Batman’da çeşitli sivil toplum kuruluşlarında görev yaptım. Uzun yıllardır AK Parti’de siyaset yapıyorum. Evli ve üç çocuk babasıyım”

“Çözüm Süreci Türkiye tarihinin dönüm noktalarından olup geleceğimiz açısından büyük bir şanstı. Temel hedefi PKK’nın silah bırakması, böylece Türkiye demokrasisine dair atılması gereken ne kadar adım varsa siyasetin öncülüğünde bu adımları atmaktı. Tarihten bu yana süre gelen Türk-Kürt birlikteliğine en büyük darbeyi vuran terör sonlandığında yeniden şekillenen Ortadoğu denkleminde Türkiye şemsiyesi altında Türkler ve Kürtler çok belirleyici olacaktı. Ancak PKK ve HDP süreci baltalamak için her şeyi yaptılar. PKK ve HDP sürekli üsttenci ve tehditkar bir dil kullandı. Geriye dönüp baktığınızda devletin attığı onlarca adıma rağmen HDP’nin sürekli süreci bitirmeye yönelik, PKK’nın güdümünde ve sürecin olgunluğuna yakışmayan onlarca açıklamalarını görebilirsiniz. Ayrıca PKK Emperyalistlerle anlaşıp Suriye’de yeni bir oluşum iştahına girdi. Bu sebeple süreci bitirmeye yönelik her türlü provokasyon ve terörü devreye koydular. Kürtlerin bütün umutlarını adına özerklik dedikleri çukurlara gömdüler.  Barış yerine terörü, Türk-Kürt kardeşliği yerine emperyalistlerin hizmetkârlığını tercih ettiler. Bunda o dönemler aktif olan FETÖ’nün de emperyalistler adına çok dahil oldu. Hepsi Kürt Meselesinde tarihin en cesur lideri olan Recep Tayyip Erdoğan’a karşı aldıkları talimat gereği birleşip cephe aldılar. Böylece süreç maalesef akamete uğradı”

“Üniversite yıllarımdan itibaren sıkı bir Milli Görüşçü çizgiyi takip ettim. 28 Şubatı derinden hissettik ve o yıllarda Merhum Erbakan Hocamızın liderliğinde hep daha müreffeh, daha özgür bir Türkiye hayali kurduk. Çok şükür bu ülkümüzü gerçekleştirmek Recep Tayyip Erdoğan öncülüğünde AK Parti’ye nasip oldu. AK Parti benim aktif siyasetteki ilk partim. Uzun yıllar  sivil toplum kuruluşu temsilciliği yaptıktan sonra 1 Kasım 2015 seçimlerinde Sayın Cumhurbaşkanımızın takdiriyle aday adayı olmadığım halde re’sen Batman milletvekili adayı gösterildim. Bu benim için büyük bir onurdu.  O gün bugündür bu onuru taşıyıp, Sayın Cumhurbaşkanımıza layık bir siyaset çizgisi takip etmeye çalışıyorum. Ayrıca yıllardır AK Parti genel merkezinde yöneticilik yapıyorum. Bizler milyonlarca üyesiyle Türkiye’nin en büyük ailesiyiz. Çok emeklerimiz, çokça mücadelelerimiz var. Her şeyden öte Dünya siyasetine yön veren, siyasette daima ufkumuzu ve önümüzü açan büyük bir liderimiz var. Genel Başkanımız ve Cumhurbaşkanımız öncülüğünde, dava arkadaşlarımızla birlikte daha kat edecek çok yolumuz var. Cumhurbaşkanımız ve dava arkadaşlarımızla olan gönül bağımız, gözümüzün başka partileri görmesine müsaade etmiyor”

“AK Parti’nin en büyük özelliklerinden biri gerçekçi seçim kampanyaları yürüterek seçim beyannamelerinde vaat ettiği tüm vaatleri gerçekleştirmesidir. Bu manada AK Parti hizmet siyaseti açısından yapmak istediği her şeyi yapmıştır diyebiliriz. İktidarımız öncesi sağlık, ulaşım, ekonomi, özgürlükler vs pek çok konuda Türkiye adeta batmış bir ülkeydi. AK Parti 20 yıllık iktidarında Türkiye’nin alt yapısını yeniden kurdu diyebiliriz. Bütün şehirlere devasa yatırımlar yapıldı. Şehirlerimiz güçlendikçe ülkemiz güçlendi. Şu an için Türkiye’nin alt yapı sorunu kalmadı. 2023 hedeflerinin tamamı yıl sonunda gerçekleşmiş oluyor. Bundan sonrası ise Türkiye Yüzyılı hedefleri doğrultusunda ülkemizi küresel güç haline getirmektir. Türkiye AK Parti’nin kurduğu büyük alt yapının da desteğiyle bu gücü mutlaka elde edecektir”

“İktidarımız öncesi Batman’ın genel durumunu hepimiz iyi hatırlıyoruz. Yıkık dökük bir SSK Hastanesi, Batman’a yetmeyen bir devlet hastanesi, hava kirliliğinde Türkiye’de en önlerde olup nefes alamadığımız bir Batman vardı. Şehirlerarası ve Köy yollarımız berbattı. Dicle Üniversitesine adı sanı bilinmeyen bir yüksek okulumuz vardı. Stadımız içler acısıydı. TPAO 90’lı yıllardan itibaren küçülmeye başlamış, bölgemizdeki üretim kapasitesi hayli azalmıştı.  Askeri havaalanına yapılan tek tük uçak seferlerine otobüsle gidiyor, otobüse binen askerlerin ellerinde silahlarıyla ‘telefonunuzu kapatın, telefonla konuşmayın!’ diyen azarlamaları ile yolculuk yapıyorduk. Bu anlamda iktidarımızda yapılan makro hizmetlerden sadece bazılarından bahsedersek sanırım okuyucularımız için yeterli olacaktır. Şuan Batman’ın Eğitim ve Araştırma Hastanesi var. Ayrıca yakın zamanda ihalesi yapılan 500 yataklı yeni bir hastanemiz daha yapılacak. Batmanın dört bir tarafına yapmış olduğumuz semt polikliniklerini saymıyorum bile. Bugün kanser hastalığı dahil Allah’a şükür Batman’da tedavisi yapılmayan hiçbir hastalık yoktur. Radyasyon Onkolojisi alanında eksikliğimiz var. Bu konudaki talebimizi de Sağlık Bakanımıza ilettik. Tabi gerçekleştirmek istediğimiz bir de tıp fakültesi hayalimiz var. İnşallah o da AK Partimize nasip olacaktır diye düşünüyorum. Bizler doğal gazı Ankara ve İstanbul’da görüyor Batman için hayal bile edemiyorduk. Çok şükür Batman’ı doğal gaza kavuşturup, hava kirliliğinden kurtardık. Şu an ilçelerimize doğal gaz yatırımı yapıyoruz. Bu, başlı başına bir devrimdir. Batman’ın Diyarbakır ve Hasankeyf’e çıkışı olan 10 km’lik yolları bölünmüş yollara çeviriyoruz. Bunlar da tamamlandıktan sonra köylerimiz dahil Batman’ın hiçbir yerinde yol sorunumuz kalmamış oluyor. Artık en ücra köylere bile rahat ulaşıyoruz. Hayalini bile kuramadığımız Batman Üniversitesini biz kurduk. Üniversitemiz günden güne büyüyor. Şehrimize ekonomik, kültürel ve pek çok katkısını hepimiz biliyoruz. Üniversitemizin yönetim kabiliyetini daha da güçlendirmemiz gerekiyor. Bunu sağlayıp üniversitemizi toplumla daha da bütünleştirirsek var olan açıklarımızı kapatacağımızı düşünüyorum. Batman’a büyük ve modern bir stat kazandırdık. Batman’ın sportif alt yapısını güçlendirmek için onlarca tesis yaptık. Batman’da artık gece maçı bile oynanabiliyor. Unutmayalım ki bu da bizim için bir hayaldi.

TPAO tarihinde ilk defa bu kadar sondaj yapılıyor. Batman bölge müdürlüğü üretim rekorları kırıyor. Her kuyu açıldıkça, TPAO büyüyor ve yeni istihdam kapıları açılıyor. Batman’ın artık modern ve sivil bir havaalanı var. Uçuşlarımızı Dünya standartlarında gerçekleştirip, rahatlıkla seyahat edebiliyoruz. Havaalanımızın kıymetinin bilinmesi açısından söylemek isterim. Avrupa ve ABD’nin Batman büyüklüğündeki şehirlerinde böyle modern apronlar yoktur. Burada yerel siyaset olarak mücadele vermemiz gereken tek şey seferlerin arttırılması konusu kaldı. Onu da inşallah bir şekilde çözeceğiz. Özetle sorumuza dönecek olursak, Batman’ın altını, üstünü, çevresini ve çevresini değiştirdik. Burada sayamadığımız yüzlerce hatta binlerce yatırım yaptık. Bundan sonrası için Batman siyasetçileri olarak şu soruya kafa yormamız gerekiyor. Türkiye Yüzyılında Batman’ın rolü ne olacak? Nasıl bir Batman tahayyül ediyoruz? Bu soruyu doğru cevaplarsak, Batman Türkiye’nin parlayan yıldızı olacaktır”

“Siyasetin pek çok tanımı var. Ancak bizler en kaba haliyle siyaseti sorun çözme ve yönetme sanatı olarak tanımlayabiliriz. Ancak siyasetçiler bir yerde sorun çözme yerine bizzat kendileri sorun teşkil ediyorsa, orada ne siyaset üretilir ne de yeni siyasetçiler çıkar. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın meşhur bir sözü var. ‘Siyasetin tek limanı ahlaktır’ der. Eğer ahlaklı siyaset yaparsanız, küçük olsun benim olsun mantığından sıyrılır, büyüme ve çözüm odaklı düşünürsünüz. Böylece hem siyaset hem de siyasetçi üretmiş olursunuz”

“Batman açısından bize yansıyan en büyük sorun işsizlik ve iş talepleridir. Genç bir nüfusumuz var. Onlara istihdam kapısını açmak için geceli gündüzlü çalışmalıyız. Bunun tek yolu üretmektir. Batman’ı daha çok üreten bir şehir haline getirirsek işsizlik sorununu daha hızlı çözeceğiz. Yeni OSB’ler dahil pek çok alandaki yatırımlarımızı hızlandırmalıyız. Ancak bölgemiz açısından şu gerçeği de kabullenmek zorundayız. Herkes kamu istihdamı istiyor. Herkesin devlette çalışması mümkün değil. Dünyanın hiçbir yerinde öyle bir sistem yok. Artık insanlarımızın özel sektördeki iş alanlarını da takip edip, buralarda üretime katkıda bulunması gerekiyor. Biz üretimi güçlendirdikçe eminim ki işsizlik sorunu da bitecektir”

“Pandemi, savaşlar ve etkileri sebebiyle Dünya bütüncül olarak bir ekonomik kriz yaşıyor. Kriz Allah muhafaza sadece Türkiye’ye özgü olsa herhangi bir düzelme öngörüsünde bulunamazdık. Şunu ifade etmek isterim ki hükümetimiz vatandaşımızın krize karşı ezilmemesi için olağanüstü bir mücadele veriyor. Cumhurbaşkanımızın Dünya liderliği sayesinde Avrupa ülkelerinin yaşadığı enerji ve tahıl tedariki sorunlarını yaşamıyoruz. Ücretli kesimin alım gücünü yükseltmek için bütün imkanlar seferber ediliyor. Klasik bir sosyal devleti aşan sosyal yardımlar yapılıyor. Özetle şunu söyleyebiliriz. Küresel kriz bittiği anda tüm Dünyada olduğu gibi Türkiye’de de ekonomi sorunu düzelecek ve Türkiye büyük bir sıçrama yapacaktır. Kaldı ki şu an bütün veriler küresel krize rağmen ekonominizin büyüdüğünü gösteriyor. Bu da demektir ki küresel kriz sonrası Türkiye, dünyanın yükselen yıldızı olacaktır”

“AK Parti MKYK üyesiyim. Bildiğiniz üzere MKYK Partinin en üst karar alma organıdır. Her ay düzenli olarak Genel Başkanımız ve Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan Başkanlığında toplantı yapıyoruz. Yeni alınan kararla toplantılarımıza artık bakanlar kurulu da katılıyor. Toplantılarımızda ülkemizin iç, dış politikaları ile güncel siyasi konuları değerlendiriyoruz. Ayrıca Cumhurbaşkanımızın onayıyla AK Parti Genel Merkezi Sivil Toplum ve Halkla İlişkiler Başkan Yardımcılığı görevini yürütüyorum. Bir de genel merkez teşkilat başkanlığına bağlı olarak il koordinatörlüğü görevini yapıyorum. Saha siyasetimiz dışındaki zamanlarda genel merkezde çalışmalarımızı yürütüyoruz. Görevli olduğumuz alanlarda pek çok faaliyetimiz oluyor. Bir de ziyaretçilerimizi ağırlayıp, siyasi konuları istişare edip varsa bize iletilen problemleri gücümüz oranında çözmeye çalışıyoruz”

“Öncelikle şunu ifade etmek isterim ki son on yılda vekil sayıları artmasına rağmen HDP siyaseti ve milletvekilleri Batman’a hiçbir katkı sunmadılar. Batman’da yaptıkları talimatlı ve gürültü koparmaya yönelik basın açıklamaları, yürüyüşler ve Ankara’da danışmanlarına hazırlattıkları asparagas soru önergeleri dışında hiçbir şey yapmadılar. Hatta seçilen çoğu milletvekillerinin Batman’ı tanıdıklarını bile zannetmiyorum. Batmanlılar da onları tanımıyorlar. Sürekli ithal siyasetçileri Batman’a dayattılar. Batman’ın bütün yükünü AK Partili siyasetçilerimiz ve teşkilatlarımız sırtlıyor. Şimdi diyeceksiniz ki iktidar partisi olduğunuz içindir. Elbette doğrudur ancak memlekete katkı sunmak için iktidar partisi milletvekili olmanız şart değildir. Derdiniz hizmet ise bunun pek çok yolu daha vardır.  2023 seçimlerinde en büyük temennim halkımızın her alanda Batman’a katkı sunan AK Parti’ye daha güçlü bir destek vermeleridir. Türkiye Yüzyılı vizyonunda Batmanımızı layık olduğu yere taşımak için Batman’daki temsil gücümüzü arttırmalıyız. 2023 seçimlerinde halkımızın güçlü desteğini istiyoruz. Bunun için partimize teveccüh gösteren herkese kapımız sonuna kadar açıktır. 2023 seçimleri temenni ediyorum ki Batman’da farklı olacaktır. Öngörümüz temsil gücünün yükselmesi, vizyoner adaylarla AK Parti ailesinin Batman’da daha da büyümesidir”

“Altılı masa oluşumu ilkesel bir yapı değildir. Kim ne derse desin kökü dışarıda olan bir üst aklın ürünüdür. Burada temel hedef Türkiye’yi yönetme ya da ileriye taşıma değil, sadece ve sadece Recep Tayyip Erdoğan’dır. “Erdoğan gitsin de ne olursa olsun” mantığı üzerine kurulan bu yapıdan ne Türkiye’ye ne de özelde Kürtlere bir hayır gelmez. Altılı Masanın patronu hali hazır CHP ve İyi Parti’dir. Öteki partiler dolgu malzemesi olarak kullanılmakta ve Erdoğan karşıtlığında birleşmektedirler. Parçalı ve istikrarsız bir yönetimle Türkiye’yi küçültmek isteyen küresel çetelerin gönlünden geçen ne varsa, altılı masa bunları vaat etmektedir.

Hepimizin bildiği net bir şey var. Kürtler, Cumhuriyetin kuruluşunda canları ve mallarıyla büyük emekler verdiler.  Ancak cumhuriyet kurulduktan sonra CHP zihniyeti Kürt ve Kürtçe yoktur diyerek büyük bir asimilasyon süreci yönetti. Rahmetli Menderes, Erbakan ve Özal bu politikalara direnseler de CHP güdümündeki askeri vesayetin baskıları ve darbeleri ile karşılaştılar. Asimilasyon politikaları kamil manada Recep Tayyip Erdoğan döneminde sona erdi. Recep Tayyip Erdoğan Kürt de vardır Kürtçe de vardır diyerek her türlü inkar ve asimilasyon ayaklarımın altındadır dedi. Kürtlere ve Kürtçeye dair sayısız adımlar atıldı, reformlar yapıldı. Hepimiz biliyoruz ki Kürtlere dair atılacak adımlar kaldıysa bu adımları da ancak ve ancak Recep Tayyip Erdoğan atar. Bu hakikatler ışığında Kürtler için 2023 seçimi önemli bir tercihi yansıtacaktır. Kürt ve Kürtçe yoktur zihniyetini bu ülkeye getiren ve onulmaz acılar yaşatan Altılı Masanın şefi CHP zihniyetini mi yoksa Kürt de vardır Kürtçe de vardır diyen Recep Tayyip Erdoğan’ı mı tercih edeceğiz? Bu sorunun cevabı Kürtler için çok önemli ve tarihi bir dönüm noktasıdır. Kürtleri temsil ettiğini iddia eden HDP istediği kadar Kürt Sorununu var eden CHP’ye yaslansın, bizler Kürtlerin dahil tüm Türkiye toplumunun gerçek temsilcisi Recep Tayyip Erdoğan’a destek vermeye devam edeceğiz. Altılı masanın ve üst akıllarının bir kez daha “Kürtleri Kürtler üzerinden” kullanıp kandırmasına müsaade etmeyeceğiz”

BATMAN İÇİN GÜÇ BİRLİĞİ YAPMALIYIZ

“Tüm siyasal farklılıklarımız, fikri ayrılıklarımız bir yana, Batman için güç birliği yapmalı ve bu şehri emekleriyle kuran büyüklerimize layık bir şekilde hak ettiği yere getirmeliyiz. Gelecek nesillerimiz adına bu, hepimizin üzerine bir vazifedir. Çevre dostu, huzurlu, barışçıl ve müreffeh bir Batman dileğiyle tüm hemşerilerime selam, saygı ve muhabbetlerimi iletiyorum”