SEYFETİN ŞEKER (SEYYAR ESNAF)
Gençlerin sorunları ile ilgili konuşmak istiyorum. Batman’da gençler ne yazık ki hak ettikleri değeri görmüyorlar. Onların sorunlarına eğilen yok, istihdamda sorunları bitmiyor, geçim sıkıntısı yaşıyorlar, evlenirken, üniversite okurken türlü sorunlarla karşılaşıyorlar. Aslında sadece Batman’da değil, her yerde böyledir. Bu sorunlar ne zaman çözülecek merak ediyoruz. Üniversitelerde okuyan binlerce gencin ne tür sorunları var, bunu soran, sorgulayan var mı? Çözüm üretme konusunda kim, ne yapıyor?
MEHMET SALİH EKİNCİ (Esnaf)
Askeri malzemeler satarak ekmeğimi kazanıyorum. Batman, yıllarca her şeyden mahrum edilmiş bir kenttir. İş sahaları yok, sorunları bin bir türlü. Batman’a her alanda pozitif ayrımcılık yapılmasını istiyoruz. Batman halkı, her şeyin en iyisini hak ediyor. Ancak bunu gören kimse yok. Tayinle gelen idareciler ve memurlar, bir an önce görev süremiz dolsun da gidelim derdindedir. Kimse bu kentte taş üstüne taş koymuyor. Kentimiz bugün metropolleşmeye doğru gitmeliydi. Ancak gel gör ki ihmalden, mahrumiyetten dolayı yıllardır bir arpa boyu kadar yol alamıyor.
SEYİT USLU (ESNAF)
Ben kentte sağlık hizmetlerinin yetersiz olduğunu düşünüyorum. Özel hastaneler ardı ardına açılıyor ama bir tane diş hastanemiz var. Batman’ın tamamı bu hastaneden hizmet almak zorunda kalıyor. Hastanenin topu topu kaç doktoru var ki? Gidin orda bir gün bekleyin, akşama kadar çekilen eziyetleri göreceksiniz. Sadece o değil, Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi de aynı öyle. Poliklinik sayısı yetersiz, doktor sayısı yetersiz, yatak sayısı yetersiz. Tadilat falan yapıyorlar da bu işe yarıyor mu sanıyorsunuz? Ben sağlık alanında Batman’ın hak ettiği değeri gördüğüne inanmıyorum.
VEDAT ÇOBAN (DERNEK BAŞKANI)
Yaşam Boyu Engellileri Koruma Derneği Başkanıyım. Engelli kardeşlerimizin sorunlarının çözümü için buradayız. Kurslar düzenliyoruz, meslek sahibi olmaları için girişimlerde bulunuyoruz. Engellilerin istihdamına yönelik, kendi kullanabilmelerine yönelik, meslek edinmelerine yönelik çalışmalarda bulunuyoruz. Ne kadar yan yana olursak, sesimiz o kadar gür çıkar. Sesimiz ne kadar gür çıkarsa, o kadar çok dikkate alınırız.