TATLARIN GÜLÜ; SARAY GÜLÜ

Bu haftaki lezzet durağımızda, muhteşem lezzetleri ve tatları buluşturan bir mekan var. Sadece adıyla değil, aynı zamanda görünüşüyle de ihtişamlı olan bu mekanın adı “Saray Gülü”. O zaman bir an önce bu ihtişamlı mekanı Erhan Orun rehberliğinde tanımaya başlayalım, ne dersiniz?

Kültür Mahallesi Turgut Özal Bulvarı’nda olan Saray Gülü, henüz çok yeni ancak uzun soluklu olma hedefiyle 13 Haziran 2014 yılında Batman’da doğdu. Mekân hem restoran hem de pastane olarak hizmet veriyor.

Önünden geçenleri adeta davet eden bu ihtişamlı mekâna girer girmez gözleriniz kamaşıyor. Ahşap işlemeli cam kapısı, beyaz zeminde kırmızı küçük desenli halı işlemeleri, yine beyaz tavandaki altın rengi süslemeleri ve ahşap merdivenleriyle bir sarayı andıran bu seçkin yapı, imalathanesiyle birlikte üç katlıdır.

Böyle ihtişamlı bir doğuşun sebebini sorduğumda, mekân sahiplerinden olan Erhan Orun’dan “Daha önce pastane sektöründe 6 yıl kadar hizmet verdik. Dolayısıyla yabancı değildik bu sektöre. Bunun yanı sıra hep bu sektörde işletmecilik yapmak istedim. Ve tabi ki farklı bir mekan açmak istedim. Yani sıradan değil de sıra dışı bir mekânla Batman Halkı’na hizmet vermek istedim” yanıtını aldım.

Merak edip ismin hikâyesini sorunca; yenilikçi olan Orun “Öyle kolay olmadı tabi. Uzun araştırmalar sonucunda Saray Gülü doğdu. İç mimarı Ankara’dan getirttik. Gerek dekoru gerek ambiyansı olsun, farklı bir şeyler yapmak adına çok uğraştık. En son bu gördüğünüz dekorda karar kıldık. Sıra isme gelmişti. Bu ihtişamlı dekora yakışır bir isim olmalıydı. Ve isim de “Saray Gülü” olsun dedik. Böylece Saray Gülü’müz doğdu” cümleleriyle merakımızı gideriyor.

Her ayrıntıyı düşünen işletmeci Orun, kaliteden ödün vermemek adına aylık toplantılar düzenlediklerini belirtiyor ve “Bu bir ekip işidir. Biz personelimize de değer veriyor, saygı gösteriyoruz. Her toplantıda personele birbirlerine saygı çerçevesinde çalışmalarını, işlerini yürütmelerini söylüyorum. Aksi takdirde verim alamayacaklarını dile getiriyorum. Çünkü insanın işini severek yapması gerekiyor. Dolayısıyla ekip ruhuyla çalışmanın birincil nedeni de iş arkadaşların birbirini sevmesi, saymasıdır” diyerek ekip ruhuyla çalışmanın önemini vurguluyor.

Müşteri kaybetmek istemediklerini, bununla birlikte gün geçtikçe daha da fazla müşteri kazanmak için çaba harcadıklarını belirten Orun “Saray Gülü’nün patentini aldık dolayısıyla bu ismin hakkını vermek gerekiyor. Bu yüzden de hedefimiz kaliteden ödün vermeden kulvarımızı genişletmek ve sadece Batman’da değil, Batman dışında da şubeleşmektir” sözleriyle büyüyeceklerinin sinyalini veriyor bize.

Mükemmellikte ısrar eden, aynı zamanda girişimci ruhuna sahip olan Erhan Orun, yemekleri servise çıkmadan test etmekle kalmayıp servisi ve sunumunu da kontrol ettiğini dile getiriyor. Orun’un kontrolü kasada hesapları almakla devam ediyor ve “kasada özellikle bekliyorum. Gelen konuklara lezzette olsun, serviste olsun, sunumda olsun hizmette olsun memnun kalıp kalmadıklarını soruyorum. Varsa şikâyet ve eleştirilerini alıyorum. Zira hatalarımızı, eksiklerimizi bilmeden kendimizi düzeltemez, ilerletemeyiz” sözleriyle müşteri memnuniyetine dikkat çekiyor.

Batman halkıyla çabuk kaynaştıklarını söyleyen mekan sahibi Orun “Dört aydır hizmet veriyoruz. Bu kısa zaman dilimine rağmen tutulduk. Batman halkı bizi çok çabuk benimsedi. Öyle ki artık müdavimlerimiz var. Örneğin bazı masalarda kimlerin, hangi misafirimizin oturduğunu biliyoruz. Gelen konuklarımız masalarını belirler oldu. ben kendi masamda oturmak istiyorum diyor” ifadelerini kullanıyor.

160 kişilik kapasitesi olan bu seçkin mekânın dekorunu nasıl anlatacağımı inanın bilemiyorum. İçeri girmez hijyeniyle, ışıltısıyla ve gösterişiyle dikkatimi çekti. Ahşap merdivenlerden ikinci kata çıkarken şaşkınlığım daha da arttı. Ahşap görünümlü granit zeminde beyaz tavanda gül objeleri ve kocaman gösterişli avizeleriyle, krem, bordo, kahve koltuk ve kahve masalarla, krem duvarlardaki aynalarla muhteşem bir atmosfer yaratılmış. Adının hakkını gerçekten de veriyor bu anlamda “Saray Gülü” en ince detayı bile gözden kaçırmayan mekân, annelerin de rahatlığını unutmayıp bebek sandalyelerini de masaların yanına yerleştirmiş.

Bu gösterişli salonun özel günler için dekore edilmiş bir de VIP bölümü var. Pencerenin önünde dekore edilip hazırlanan bu bölümde beyaz duvarları ve tavandaki gaz lambalarıyla kendine has bir ambiyans yaratılmış.

Salonun balkonuna girdiğimde şaşkınlığım daha da arttı. Beyaz tavanıyla pembe beyaz koltuklarla, yuvarlak cam masalarla ve duvardaki aksesuarlarla gözlerim kamaştı. O kadar şirin ki, orayı görüp de o masalarda oturup bir şeyler içmemek mümkün değil.

Balkonun üstten ve yanlardan açılıp kapanabilen aparatları var. Böylece hem kışın hem de yazın gönül rahatlığıyla burada oturabilirsiniz.

Elit bir servis sunan “Saray Gülü” nün mönüsü de çok zengin. Restoran ve pastane hizmeti veren mekan, kahvaltı, (serpme kahvaltı misafirlerin seçimi doğrultusunda birbirinden lezzetli seçenekler arasından hazırlanıp sunuluyor.) çorba, ızgara, pide, börek, sandviç, balık, omlet, aperatif, tatlı- pasta; sıcak-soğuk kahve ve içecek çeşitlerini bünyesinde barındırıyor. Çökertme kebabı, saç tava, pirzola tava, sarma, kuzu dolma, hünkârbeğendi, içli pilav, kuzu incik, İnegöl köfte, Mevlana pidesi “Saray Gülü” ne dair tatlardan birkaçı sadece.

Ev ve iş yerlerine de servis yapan mekân, bayramlarda da hizmet vermekten geri kalmıyor; baklava ve tatlı siparişlerinizi alıyor. Ayrıca özel günlere dair organizasyonlar ve yemekli iş toplantılarına da ev sahipliği yapıyor.

Restoranın kendine özgü lezzetleri ve güler yüzlü personelinin kusursuz hizmet anlayışını istiyorsanız bu ihtişamlı mekâna gidin. Çünkü burada hijyen var. Muhteşem servis ve sunum var. Deneyimli, güler yüzlü personel var. Güzel bir atmosfer var. E daha ne olsun? “Saray Gülü” 07.00’da sizler için uyanıyor ve 24.30’a kadar yorulmadan zevkle sizlere lezzet ve tatlarını sunmak için çalışıyor. O zaman afiyet olsun…