Yaşamak elimizden alındığından beri;
Ne günleri sayar olduk ne de geceleri,
Gün batımıyla yüreğimize çöken o göl saatleri,
Gün ayınca ömrümüze pervane olan o güneşleri,
Sevdaya dair verdiğimiz birbirinden renkli sözleri
Unuttuk galiba yaşamak elimizden alındığından beri.
Yaşamak elimizden alındığından beri…
Delide değiliz, divanede, avarede,
Bir bilinmez koyun kıyınsındayız,
Yaşamak elimizden alındığından beri,
Uykulara bürünür yüreğimiz seher vakti,
Biraz daha uyku, biraz daha geç hatırlamak acıları,
Sükûta hasret dudaklarımız, çığlıklardan usanmış kulaklarımız,
Tesiri olmayan umutlarımız, belki gelir diye sandıklarımız,
Anlamsız bir koyun kıyısında artık ömrümüz!
Kimin çarkına malzeme olacak ömrümüz?
Yaşamak elimizden alındığından beri…
Hangi yalancı çobanın kavalındandır bu sesler?
Hangi sürünün çobanı kaç kurda yem edecek bizi?
Ömrümüzün eğrisi doğrusu kalmadı,
Işımıyor yarına dair bir umut feri,
Kalmadı aklımızın terazisi, gönlümüzün neferi,
Kaç satır sonra son bu bulacak bu üç maymun hikâyesi?
Her şey bulanık bir sis bahanesi,
Yaşamak elimizden alındığından beri…