Önceki yazımızda Seçimlerin 2019 yılından önce yapılması ihtimali üzerinde durmuş ve Başkanlık seçimlerinin yerel seçimlerden önce yapılması varsayımını yazmıştık. Şimdi ise Başkanlık seçiminin Yerel seçimlerinden sonra yapılma varsayımı üzerinde duralım. Bu durumda yani Yerel seçimler Başkanlık seçimlerinden önce yapılırsa ne olur? Öncellikle AK Parti için Yerel seçimlerde alınan oy oranına göre Başkanlık seçimleri için strateji geliştirme imkânı doğar. Yani çok önceden yapılan Yerel seçimlerde alınan oy oranlarına göre Başkanlık seçimlerini de ardı sıra yapma ya da düşük oy alınırsa Başkanlık seçimleri ile Yerel seçimler arasında uzun bir ara bırakarak zaman kazanma avantajı yakalanabilir. Ancak şunu belirtelim ki, AK Parti zaten düzenli olarak anket yaptırmakta ve oy oranının ne düzeyde olduğunu görmekte ona göre pozisyon almaktadır. Anket sonuçlarına göre AK Parti’nin oy oranı iyi olacak ki, neredeyse her il için yapılan Olağan kongreler miting havasında geçmektedir. AK Parti Afrin harekâtı ile içeride birlikteliği ve desteği yakalamış durumdadır. Bu birliktelik ve destek seçimlerde lehte kullanılacaktır. Başkanlık seçimlerinin Yerel seçimlerden önce yapılması durumunda varsayımında ise Başkanın daha rahat hareket etmesine neden olacaktır. Başkanlık seçimleri sonucunda Yürütme bürokratik engellerden kurtulacaktır. Daha hızlı ve etkin hareket etme kabiliyetine sahip olacaktır. Özellikle Cumhurbaşkanı kararnameleri yürütmedeki işlevselliği ve etkililiği öne çıkaran düzenlemeler olacaktır. Yasama ise profesyonelliği ve fonksiyonelliği ile önceki dönemlere göre daha verimli hale gelecektir. Yasamada uzmanların yer alması önemli hale gelecektir. Önceki dönemlerde Yürütmenin sağladıkları için Yasamada yer almak isteyenler yerine yasama profesyonellerinin yer alması çıkan yasaların daha etkin ve sağlıklı olmasını sağlayacaktır. 2018 yılında seçim olması MHP’nin de seçim barajı altında kalma endişelerini artırmış olacak ki, seçim ittifakını kendisi için zorunlu görmüştür. MHP şimdilik rahat görünüyor. CHP ise siyaset sahnesinde giderek yok olmaya yüz tutmuş bir parti konumundadır. AK Parti ise istikrarlı başarısını kendini sürekli yenilemesi ve halkın nabzını tutmasına borçludur