?>

5 Haziran Dünya Çevre Gününü geçiştirmek…

Recep Kavuş

6 ay önce

Bir çevre aktivisti olarak 5 Haziran Dünya Çevre Gününde de boş durmadım.

Davet edildiğim bir okulda öğrencilerle yaşanılabilir bir dünya ve yeşil bir geleceği konuşmayı amaçlıyordum.
O gün sanırsın ilk konferansımmış gibi hazırlanarak heyecanlı bir şekilde elime bir çam fidanı alarak okulun yolunu tuttum.
Ağacın doğal yaşam ve ekoloji açısından öneminden söz edecektim.

Okula vardığımda konferans için yaklaşık 150 öğrencinin okulun konferans salonunda beklediğini görünce heyecanım daha da arttı.

Ancak öğrenciler ne için orada olduklarının farkında değilmiş gibi bir haldeydi.
Mikrofonu alır almaz önce kendimi tanıttım, sonra ne konuşacağımı anlattım.
Ama salonda o kadar umursamaz bir kitle vardı ki mikrofonda yüksek sesle söylediklerimi ben bile duymadım.
Lise öğrencilerinin temiz bir çevre ve yaşanılabilir bir dünyaya dair bir merak ve kaygıları yoktu.

Konferansa bu şekilde devam edemeyeceğimi söyleyerek dinlenmek istemeyenlerin dışarı çıkabileceğini söyledim.

Salondakilerin yarısı nezaretten çıkarcasına sevinçle dışarı fırladı.
Geriye kalanlar ise belikli öğretmenlerine şirin görünmek veya nezaket gereği salonda beni dinliyor gibi yaptı.
Çevre onların da umurunda değildi belli ki.
Bir kişi de olsa çevre bilincinin artması için konuşmamı tamamlamaya kararlıydım.
Çünkü ben kurumlar gibi göstermelik olarak çevre ve ekoloji mücadelesi vermiyorum.

5 Haziran Dünya Çevre Gününü geçiştirmek aklımdan geçmedi hiç bir zaman.

Tek başıma kalsam da çevre mücadelesine son nefesime kadar devam etmeye kararlıyım.
Salondaki öğrenciler dinlemek istemese de konuşmama devam ettim.

5 Haziran Dünya Çevre Günü çevremizi korumanın ve geliştirmenin önemi konusunda farkındalık yaratmak amacıyla kutlanan bir gündü ama onlar bunun farkında değildi.

Birleşmiş Milletler tarafından 1972 yılından buyana Dünya Çevre Günü’nüm, çevre eylemini teşvik etmek ve halkı sürdürülebilir yaşama dahil etmek için küresel olarak her sene kutlandığını söyledim.

Dünya Çevre Günü’nün, iklim değişikliği, kuraklık, canlı türlerinin yok olması,  kirlilik gibi karşılaştığımız çevresel zorluklar ile ilgili farkındalığın artırılmasını amaçladığını belirttim.

Dünya Çevre Gününde kişilerin, toplulukların ve hükümetlerin çevre konusunda harekete geçmeleri ve daha sürdürülebilir uygulamaları benimsemeleri konusunda harekete geçmeleri gerektiğini hatırlatmak için bir fırsattı.
Ben de bu fırsatı bir okulda değerlendiriyordum.

Bugüne kadar yüzlerce eylem ve etkinlikte yer aldım, öncülük yaptım.

Ama hiçbir zaman yorulmadım ve pes etmedim. 

O gün de pes etmedim.

Konferansta zorla da olsa beni denleyen öğrencilere çevrenin önemini anlattım.
Herkes çevre mücadelesine katılmalı ve mutlaka bu saydıklarımı uygulamalıdır.

Sürdürülebilirlik için tüketimimizi azaltarak, eşyaları yeniden kullanarak, atıkları geri dönüştürerek, çevre üzerindeki etkimizi en aza indirerek doğal kaynakları korumalıyız.

Yürümek, bisiklete binmek veya toplu taşımayı kullanmak gibi sürdürülebilir ulaşım yöntemlerini tercih ederek, karbon emisyonlarını ve hava kirliliğini önemli ölçüde azaltabileceğinizi vurguladım.

Enerji tasarruflu LED ampullere geçmek, evlerimize yalıtım kurmak ve enerji tasarruflu cihazlar kullanmak gibi basit önlemlerle önemli bir fark yaratabileceğimizi belirttim.

Kuraklığın önününe geçebilmek için suyun bir damlasının dahi israf edilmemesi, sızıntıları gidererek, düşük akışlı armatürler kurarak ve suyu verimli kullanan cihazlar kullanarak su tüketimimizi azaltabileceğimize dikkat çektim.
Enerji tasarrufu alışkanlığını yaygınlaştırmak, daha yeşil bir geleceğe katkıda bulunmak, kullanılmadığı zaman ışıkları ve aletleri kapatmak gerektiğini aktardım.

Kâğıt kullanımını azaltmak, çevre koruma girişimlerine aktif olarak katılmak, daha yeşil bir geleceğe katkıda bulunulmak gerektiğini hatırlattım.

Çevre temizliği etkinliklerine gönüllü katılarak, yeniden ağaçlandırma projelerini desteklememiz gerektiğini önemle vurguladım.
Ağaçlandırma, mevcut ağaçları korumamız, ağaçların dünyamıza sağladığı faydaları öğrenmemiz ve bilmemiz gerektiğini de aktardın.
Bunların yanı sıra çok şey anlattım.

5 Haziran Dünya Çevre Gününde sadece çevreyi konuşmak lazım.

Her gün, çevre günüymüş gibi çalışmak ve çabalamak lazım.

Ekoloji ve çevreden dem vuranlar ne yapıyor peki?

5 Haziran Dünya Çevre Gününde bile göstermelik etkinlikler ve basın açıklamaları yapıyorlar sadece.
Oysa sadece bir gün için değil, her gün ormanları korumak, çevre sorunları ve çözümleri hakkında bilgi sahibi olmak, çevre bilinci konusunda kurumları donatıp kişileri eğitmek, çevre dostu uygulamaları benimsemek,  herkes için daha sağlıklı, daha sürdürülebilir ve yeşil bir dünya için gece gündüz demeden çalışmak lazım.
YAZARIN DİĞER YAZILARI