“İhraç” kelimesini 15 Temmuz darbe girişiminden sonra sıkça duymaya başladık.
Bir gecede 130 binden fazla kamu çalışanı ihraç edildi adına ise KHK dendi ve yığınla mağdur ortaya çıktı.
O dönemlerde Bazı Büyükşehir Belediye Başkanları da istifaya zorlandı hatta Dönemin Balıkesir Belediye Başkanı Edip Uğur, ağlayarak istifa etmişti.
Kamu ve siyasi ihraçlar günümüze kadar yoğunlaşarak geldi.
Son olarak DEM Partisi ihraç uygulamasını yürürlüğe soktu.
Yapacak hiç bir şey yok.
Kimse partiden üstün olamaz tabi ama keşke böyle olmasaydı.
Parti de yanlış yaptı;
Öztüzün’de fevri davrandı.
Madem aday yapmayacaktın neden ön seçim yaptın?
Hadi buna da eyvallah dedik peki varsa yanlış neden savunma hakkı vermedin?
Madem parti bireylerden üstün, neden eş Başkanlığı kabul etmeyip direndin?
Direndin ise neden devam ettirmedin ve sonra ikinci adam olmaya “evet” dedin?
Serkan Ramanlı senin meslektaşın olabilir ancak tarihsel süreç, geçmiş bir anda unutulmuş gibi bir hava içine neden girildi?
İki aday bir fotoğraf karesinde göründü ise ve bu parti misyonuna aykırı ise neden izinsiz ve imzasız bildiri yayımladınız?
Bir süre sessiz kaldıktan sonra Sayın Öztüzün neden hararetli bir video akabinde sözlü açıklamayı sosyal medyadan servis yaptı?
Tüm bu yaşananlar ve cevaplanmayan sorular seçime saylı günler kala yaşanması DEM Partisi için elbette ki iyi olmadı.
Keşke hiç biri yaşanmasaydı ve ne parti ne de Öztüzün yıpranmasa idi.
Peki, şimdi ne olacak?
Öztüzün kendi ifadesi ile yel değirmenleri (!) ile kavga edecek, parti ise yeni bir eş başkan adayını açıklayacak.
Bu aday ya ön seçimde ikinci gelen aday olacak ya da daha önce Belediye Başkan Yardımcılığı görevini yapmış ve parti yönetiminde yer alan ismi bizde saklı tecrübeli bir aday olacak.
Hangi isim aday olursa olsun parti için o kadar da önemli değil zaten kemikleşmiş oy potansiyelleri var.
Başta da dediğimiz gibi keşke tüm bunlar yaşanmamış olsaydı ve daha sakin davranılabilseydi.
DEM’in diğer partilerden farkı olmalıydı ama nihayetinde bu da siyasi bir parti ve siyasi parti yasasına tabi, kendi içinde her türlü tasarrufa gidebilir ve yapabilir.