Batman’a gurur katanlar yazı dizimin bugün ki konuğu Sanatçı Ahmet Güneştekin. O, sınırları Batman’ı aşan, Türkiye’yi saran, Dünyaya yayılan bir sanatçı. Bu yüzden Batman’a her gelişi, Batman’ı her anlatışı, Başlı başına bir değer. Namı dünyayı yayıldı ama o memleketinden kopmadı. Halen her “Batman” deyişi, Duygu yüklü ve içlidir. “Batman denildiğinde, çocukluk evini hatırlarım. Batman, sanatsal dilimi oluşturma serüvenime başladığım yer” Diyor övgüyle. “Olağanüstü hikâyeleri ve masalları dinlediğim, Düş kurmaya başladığım ilk evrenim. Biliyorum ki nerede olursam olayım Şimdi olduğu gibi yaşam, Deneyimlerimi şekillendirmeye devam edecek. Batman’a her gelişimde, Çocukluğumu yaşadığım sokakları her adımlayışımda Bu gerçeği hatırlıyorum” diyor Güneştekin. Batman’a böyle büyük anlamlar yüklüyor. Kendini bu coğrafyanın bir parçası olarak gördüğünü, Her sohbetimde, derinden hissederim. Batman’ın esnafını sorar, gazetelerini sorar, Üniversitesini, yöneticilerini sorar. Yakından takip eder her şeyi. Güne, Batman’ın gazetelerini okuyarak başlayanlardan biri o da. “Düşünce evrenimi, yaşadığım coğrafyaya borçluyum. Renklerle oynamak, çocukluk oyunlarımdan biriydi. Olağanüstü renk uzayına sahip bir dünyanın içine doğdum. Çocukluğumda ailemin evindeki Halıların, kumaşların ve masa örtülerinin üzeri Motifler ve renklerle dolup taşardı. Kilimlerin, Yeni yıl şenliği Newroz’larda Giyilen kıyafetlerin ya da duvar halılarının Üzerindeki renkli bezemeleri anımsıyorum. Geometrik motifler, formlar ve mitolojik şekiller Aklımdan çıkmazdı. Bugün eserlerimde Sezgisel olarak kullandığım Renkler ve formlar da Bilinçaltıma çocukluk zamanlarımda Yerleşmiş olmalı” Yeni yıl şenliği Newroz’larda Giyilen kıyafetlerin ya da duvar halılarının Üzerindeki renkli bezemeleri anımsıyorum. Geometrik motifler, formlar ve mitolojik şekiller Aklımdan çıkmazdı. Bugün eserlerimde Sezgisel olarak kullandığım Renkler ve formlar da Bilinçaltıma çocukluk zamanlarımda Yerleşmiş olmalı” diyerek memleketiyle arasındaki bağı anlatır. Batman’da Ahmet Güneştekin’in adını taşıyan Bir müze açılması planlandı. Yer bakıldı. Projeler çizilmeye başlandı. Bu proje, bana da bu kente de heyecan kattı. Güneştekin Sanat Rafinerisi adlı çağdaş sanat müzesi projesi, Gelişme aşamasında. Kültür projelerinin, Kentlerde birtakım değişimler yarattığı, Müzelerin de Bu değişimde stratejik öneme sahip olduğuna inanıyor Güneştekin. Müzenin tasarımı Land Art Projesi olarak Emre Arolat tarafından yapıldı. Dicle Nehrinin kollarında, 1700 dönüm alanda, 30 Bin metrekarelik kapalı alanıyla kurulacak. Ve eminim, Batman’ın marka değerini arttıracak. Müzenin çevresiyle etkileşim içinde olmasını, Yaratacağı kamusal alanlar üzerinden, Kent dokusuyla bir ilişki kurmasını amaçlıyor Güneştekin de. “Batman büyük kültürel medeniyetlerin yaşadığı katmanlı bir coğrafya. Doğduğum coğrafyada gerçekleştirmek istediğim bu kültür projesi Bu özel coğrafyanın görülebilir ve erişilebilir olmasını sağlayarak Bölge için önemli dönüşümleri önceleyecektir” sözlerinden anlıyorum bunu. O hem tarihi hem doğayı inanılmaz önemsiyor. Fırçalarını, Hasankeyf’te toprağa gömüşünü hatırlarım. Çocukluğunun keşif ve oyun alanlarından biri olarak görüyor Hasankeyf’i. “Yüzyıllar süren dünya uygarlıklarının iç içe geçmesi, Hayatta kalan yapıların dokusunda ve Bu süreklilik içindeki yeri değil sadece söz konusu olan. Olağanüstü doğal güzelliği ve ihtişamlı görünümünün yarattığı estetik de benzersiz. Hasankeyf artık sular altında ne yazık ki. Afetler ister doğal ister insan yapımı, Hızlı veya yavaş, büyük veya küçük olsun etkileri aynıdır. Doğa, insanlar ve kültürel miras yerinden edilmiş veya kaybolmuştur. Hasankeyf’in önemi burada sürekli bir yerleşimin olmasıydı. Artuklu’dan bugüne kadar. En güzel tarafı da bu. Kültür araç gibidir, kök salar, onu özümsetir. Burada böyle bir devamlılık vardı. Bu karmaşa önemliydi. Hasankeyf’i Hasankeyf yapan da buydu” diyor Ve yok edilen bu coğrafyada, Anılarıyla kültürüyle bir eser bırakmayı hayal ediyor Güneştekin. En önemsediğim yanlarından biri de şüphesiz, hayvan severliği. Kedilerini çok seviyor. Sokak kedilerine yuva oluyor. Şafii olduğu için çocukken evde köpek beslemesine izin verilmezmiş. Sokaklarda beslermiş köpeklerini. Şimdi İstanbul’da Sanat atölyesini ziyaret ederim kimi zaman. Kedileri, köpekleri var, boy boy, renk renk. Elinde fırçayla, motifler işlerken, Kucağına alır bir kedisini, Diğerini omzuna. Dünyaya verdiği en önemli mesajlardan biri de budur bana göre. Güneştekin, gerçek bir hayırsever. Çok açıklamaz ama burslu öğrencileri vardır, Batman’da yüzü yanan Eren Bebek’ten hatırlayın, Ona yeni bir yüz kazandırmak için Türkiye’yi harekete geçirişini. Eren Bebek iyi şimdi. Tedavisi devam ediyor. Hemşerilerine ilgisi, Memleketiyle arasındaki gönül bağı ile o, Batman’a gurur katanlardan biri.