Batman şehri gittikçe büyüyor.
Şehir büyüdükçe ihtiyaçlar da artıyor.
Enerji, yol, kanalizasyon gibi ihtiyaçların yanı sıra su ihtiyacı da şehirlerin temel ihtiyaçlarıdır.
Özelikle şebeke suyu, şehrin olmazsa olmazlarındandır.
Şu anda Batman’ın su ihtiyacı Batman Çayı Kenarındaki kuyulardan karşılanıyor.
Diyarbakır yolu ile hava alanı arasındaki belediye su kuyularının bulunduğu yaklaşık 200 dönümlük alanda 30’a yakın su kuyusundan çıkarılan sular Çamlıtepe, Esentepe, Raman Dağı Etekleri, Doğa Kolejinin bulunduğu alanlardaki yaklaşık 10 depoda klorlandıktan sonra şehre veriliyor.
Şehre verilmek üzere kuyulardan çıkarılan su oranı yaklaşık 2200 litredir.
Bu oran normalde sadece mesken ve iş yerlerinde israf edilmeden ihtiyaçlar için kullanılırsa yaklaşık bir milyon nüfusa yetmektedir.
Buna rağmen özellikle yaz aylarında bazı kenar semtlerde su kesintileri ile ilgili şikâyetler gelmektedir.
Batman’da aşırı derecede su israf edilmekte, bazı kişiler tarım başta olmak üzere amaç dışı ve kaçak olarak şebeke suyunu kullanmaktadır.
Bundan 5 yıl önce yapılan bir araştırmada Batman’da kayıp ve kaçak su oranı yaklaşık yüzde 50 civarındaydı.
Bu durum su kaynaklarının bilinçsiz tüketilmesine ve su kesintilerine neden olmaktadır.
Önümüzdeki dönemde su tüketimin artması ile birlikte ve yeraltındaki su kaynaklarının azalması ile şehrimizde su sıkıntısı yaşanabilir.
Bunun için şimdiden önlemlerin alınması gerekir.
Batman Valisi Ekrem Canalp’ın şehrimizde görev başlar başlamaz önüne koyduğu projelerden biri de şehrimize su temini için alternatif bir su kaynağının oluşturması projesiydi.
Bunun için fizibilite çalışmalarına başlanmış.
Daha öncede Zilek Su Kaynağından şehrimize su getirilmesi ile ilgili çalışmalar başlatılmış ancak proje hayata geçirilememişti.
Tabi şehrimizin dört tarafında akarsular bulunmasına rağmen kuyulardan su çıkarmak çok da mantıklı bir iş değil.
Elbette yeraltı ve yerüstü kaynaklarımızdan istifade etmemiz lazım.
İlk etapta kurulu olan bir sistem var, Batman Barajından şehre su sağlanması öncelikle gündemde olmalı.
Garzan Barajı da çok önemli bir kaynak.
Çok temiz bir su arıtmaya ihtiyaç olmadan şehre verilebilir.
Uzaklığı ise en fazla 50 kilometre olsun.
Zilek Suyu da alternatif olarak önümüzde duruluyor.
Hem buraya ciddi manada bir harcama da yapıldı.
Bu tesis çürümeye bırakılmamalı.
Su kaynaklarının gittikçe değer kazandığı bir dönemden geçiyoruz.
Bağımsız kurumların tespitlerine göre dünyada gittikçe temiz su kaynaklarında azalma ve kurumalar oluyor.
Gelecekte su kaynakları, petrol kaynaklarından bile daha değerli olacak.
Dünyada artan nüfus, küresel ısınma, kuraklık gibi nedenlerle her gün suya olan talep artıyor.
Bu gerçekle şehrimizdeki su kaynaklarını korumamız ve şehrimiz için mutlaka alternatif bir su kaynağı bulumamız gerekir.