Batman’ın kaynak açısından iki büyük zengin potansiyeli var. Birincisi petrol, ikincisi de tarım ve hayvancılık. Ne yazık ki Batman bu iki sektörün nimetlerinden de yeteri kadar yararlanmıyor. Petrolün şehrimize olan katma değerlerinden geçenlerde söz etmiştim. Bu yazımda da tarım ve hayvancılığa biraz değinmek istiyorum. Tarımın şehrimizde yanlış yapıldığı ile ilgili daha önce de yazılar yazdım. Bu yazımda sadece hayvancılık sektörünün şehrimizdeki durumuna değineceğim. Hayvancılık 90’lı yıllara kadar şehrimizin genelinde en önemli uğraş ve gelir kaynaklarından biriydi. Küçükbaş hayvancılık, mera yasakları, güvenlik alanları ve köyden şehre göç nedeni ile büyük bir darbe yedi. Büyük baş hayvancılık da yanlış politikalar yüzünden şehrimizde yeteri kadar gelişmedi. Coğrafik açıdan, iklim ve tarım şehri olmamızdan kaynaklı Batman, hayvancılık yapmak için çok elverişli bir şehir. Ama maalesef hayvancılığın gelişimi ile ne özel sektör ne de kamu sektörünün izlediği politikalar fayda sağlamıyor. Yıllardır Hükümet, hayvan alımını teşvik ediyor. Sıfır faizle, hatta hibe paralar veriliyor. Çiftlik oluşturma ve kooperatifler için destek olunuyor. Canlı başına ödeme yapılıyor her sene. Ama çözüm olmuyor. Hayvan yemi de sahip olunan mera ve tarım arazileri nedeni ile neredeyse (saman ve otlatma ) bedavaya geliyor. Hayvancılığın temelinde bakım, besleme ve yem temini var zaten. Ama işin garip yanı, genelde hayvancılığı bilmeyenler hayvancılıkla uğraşıyor. Hayvancılık için destek alanlar, genelde bu parayı başka yerlerde değerleniyor. Hatırlıyorum Tansu Çiller’in başbakan olduğu dönemde Ziraat Bankasında çuval dolusu para götürenlerin hiçbirinin niyeti hayvancılık değildi. Hepsi hayali hayvancılık yaparak paraları yedi. O zamandan bu zamana kadar yüzlerce kez hayvan dağıtıldı, para dağıtıldı ama şu anda bir tane bile hayvan entegre tesisi ve başarılı bir çiftlik yok. Üstelik etin de sütün de en pahalısı Batman'da. Sütün üreticiden çıkış parası 3.200- 4 lira arasında. Etin kilosu 50 liranın üzerinde. Oysa dışarıdan gelen sütün litresi 2 lira civarında. Market zincirlerinde satılan etin fiyatı da kasaplarda satılandan daha uygun. Süt ürünleri peynir ve yoğurt da pahalı. Yemek ve sütlü ürünlerin ham maddesi olan süt ve et pahalı olunca, fiyatlara da etki ediyor. En önemlisi de insanların alım gücünü etkilemesinden ötürü doğru beslenme ile ilgili de sıkıntılar yaşanıyor. Hayvancılığa elverişli topraklarda et ve süt fiyatlarının cep yakması, düşündürücüdür. Bu sorunun enine boyuna tartışılması ve çözüm önerileri getirilmesi gerekmektedir. Batman’da süt ve et fiyatları neden pahalı? Bu sorunun cevabından başlayarak çözümler üretmek gerekir.