Hafta sonu Batman Barosunun seçimi vardı.
İki gün süren genel kurul toplantısının ilk gününü kısmen izleme şansım oldu.
Hesap verebilirlik açısından işleyiş son derece şeffaftı.
Hem mevcut Başkan Erkan Şenses hem 4 başkan adayı, demokrasiyi içselleştirmiş, kurumlarının geçmişi ve geleceği için öyle güzel bir duruş sergiliyorlardı ki hayran olmamak elde değildi.
İki günlük kongre esnasında yapılan ve yapılacak icraatlar anlatıldı.
Başkan adayı olanlar ilk gün kürsüye çıkıp neden adayı olduklarını anlattı.
Proje, hedef ve amaçlarını sıraladılar.
Başkan Erkan Şenses, 2’şer olmak üzere 2 dönem toplam 4 yıl Baro Başkanlığı görevini gayet başarılı bir şekilde yaptı.
Batman Barosu’nda 2 dönemden sonra aday olmama kuralına uyarak, son genel kurulda aday olmadı.
22 yıldır bu kural fiilen tüzükte olmamasına rağmen baroda başkanlar 3. kez üst üste aday olmadı, olanlar ise seçimi kaybetti.
Erkan Başkan, etik kurallar gereği 3.kez aday olmayacağını henüz geçen genel kurulda deklere etmişti.
Keşke Batman’daki tüm oda başkanları, dernek ve sendika başkanları, meslek odaları, tüm milletvekilleri ve tüm siyasi parti il başkanları iki dönem kuralına uyup tekrar aday olmasaydı...
Bu sayede değişime fırsat verilseydi...
Gençlerin önünü açsalardı.
Ama nerde?
Koltuğa oturan bir daha kalkmıyor.
Başkanlıklarını hanedanlığa dönüştürenler var.
Öyle sarılmışlar ki koltuğa, bazılarını öldürsen bırakmaz.
Sanırsın Batman’da onlardan başka bu işi yapacak yetenekte kimse yok.
Öyle bir üyelik ve çıkar ilişkileri kurmuşlar ki kimisini seçimle devirmek bile mümkün değil.
Naylon üye, kağıt üzerinde üyelik, meslekle ilgisi olmayanların üyelikleri, küçük olsun benim olsun yaklaşımı ya da paranın gücü ile neredeyse yarım ve çeyrek asır o koltukta oturanlar var.
Bu tip başkanların kendileri ve çevrelerinden başka ne kurumlarına ne topluma ne de üyelerine bir faydası olamaz.
Sisteme, feodalizme ve çıkarcı naylon üyelere sırtını dayamış başkanlar, saltanatını yıllardır sürdürüyor.
Kutsanmış sanıyorlar kendilerini…
Onlara tapan üyeler de var.
Batman’ın, kendi kutsanmış sanan o kadar çok başkanı var ki hangisini yazsam bilmiyorum.
Adlarını yazmasam da tüm Batmanlılar onları tanıyor ve biliyor.
Çoğu o kadar gündemden uzak ve içine kapanmış ki basını bile takip etmiyorlar.
Ama biliyorum bu yazımı bazı tırşıkçılar hemen kendilerine bildirecektir.
‘Bak Recep Kavuş seni seni kast etmiş, seni eleştirmiş’ diyerek yaranmaya çalışacaklar.
Bu yazımda söz ettiğim bir kişi tek değil, 2 dönemden sonra da aday olup seçilen tüm başkanlaradır.
2 dönemden sonra başkanlık koltuğuna oturmaya devam edenlere ‘artık yeter, hizmetleriniz ve emekleriniz için teşekkür ediyoruz’ diyoruz.
Mümkünse bir daha aday olmayın.
Hatta genel kurulu beklemeden şimdiden bırakın görevi.
Bir oturdunuz başkanlık koltuğuna, pir oturdunuz.
Batmanlıya ve Batman’a ne verdiniz ki bırakmıyorsunuz koltukları?
Batmanın kaderidir, koltuğa bir kere oturan bir daha kalkmıyor.
Yarım asırdır, çeyrek asırdır Batman’da aynı koltukta oturanlar var.
Sırf oda ve dernek başkanlığını kaybetmemek için her yolu deniyorlar.
İşlevsizleştirilen ve tabeladan ibaret bir sürü kurum var Batman’da.
Ne yazık ki koltuk sevdalısı başkanlar sayesinde çok önemli olan oda ve dernekler de işlevsiz hale geliyor.
Ama gel gör ki emekliliği çoktan gelmiş olan başkanlar, işgal ettikleri koltuğu bırakmaya niyetli değiller.
Baro Başkanı Erkan Şenses gibi örnek bir duruş sergilemiyorlar.
Bunlar yüzünden kaybeden de Batman oluyor.
Kendini kutsamış başkanlara artık yeter diyoruz.