Mezopotamya'nın zengin tarihi ve kültürel dokusunun bir parçası olan Turabidin, Kürtçe adıyla "Herema Torê," hem Kürt hem de Hristiyanlık tarihinin en önemli yerleşim bölgelerinden biridir. Dicle Nehri'nin güney kıyısından Suriye sınırına kadar uzanan bu bölge, özellikle Süryani Hristiyanları için kutsal kabul edilir. Sayısız kilise ve manastıra ev sahipliği yapan bu kadim coğrafyada, en dikkat çeken yapılardan biri de Batman’ın Beşiri ilçesine bağlı Ayrancı (Dera Qırê) köyünde yer alan Mor Kiryakus Manastırı’dır. İl merkezine 13 km uzaklıktadır. Yaklaşık olarak 2,5 dönüm alan üzerine inşa edilmiş dehlizlerle yeraltına uzanan bir yer altı katıyla birlikte 3 katlı bir yapıdır.
M.S. 457 yılında inşa edildiği tahmin edilen bu manastır, Turabidin bölgesinin dini ve kültürel mirasını günümüze taşıyan en önemli yapılardan biridir. Bölgenin tarihsel dokusu, 4. yüzyılda Halep'ten gelen misyoner keşişlerin etkisiyle şekillenmiştir. Hristiyanlığı kırsal alanlara yayma çabasıyla inşa edilen bu yapılar, Mor Kiryakus Manastırı gibi dini merkezlerle bölgenin ruhani yaşamında derin izler bırakmıştır.
Mor Kiryakus Manastırı'nın tarihi yalnızca inşaatıyla sınırlı kalmaz; yapının içindeki detaylar, ziyaretçileri büyülemeye devam eder. Süryanice yazılmış taş kitabeler, manastırın manevi değerini vurgularken, İncil'den alıntılarla süslenmiştir. Bu kitabeler tarihsel bilgi vermekten çok, dini bir atmosfer yaratmayı amaçlar.
Manastır sadece ibadet yeri olarak değil, aynı zamanda bir eğitim ve inziva merkezi olarak da önemli bir rol oynamıştır. Burada eğitim gören papazlar, Turabidin bölgesindeki diğer kiliselere eğitmen olarak atanmış ve böylece manastırın dini ve eğitsel mirası kalıcı hale gelmiştir.
Osmanlı İmparatorluğu döneminde de bu yapı önemini korumuş, çeşitli dönemlerde restore edilmiştir. 17. yüzyılda eklenen üst kat ve diğer onarımlar sayesinde manastır uzun yıllar boyunca aktif kalmış, ancak 1940'lı yıllarda cemaatinin bölgeyi terk etmesiyle birlikte terk edilmiştir. Günümüzde manastırda bulunan değerli eşyalar, Midyat’taki Mor Gabriel Manastırı'nda korunmaktadır.
Zamana direnerek varlığını koruyan bu yapı, hem tarihi hem de mimari değerleriyle görenleri kendine hayran bırakıyor. Mor Kiryakus Manastırı, kadim Mezopotamya tarihinin izlerini sürmek isteyenler için değerli bir destinasyon. Kültür Bakanlığı tarafından koruma altına alınan bu anıtsal yapı, Turabidin’in mistik atmosferinde zamana direnen bir simge olarak varlığını sürdürüyor. Manastırın sessizliğinde saklı hikâyeler, yüzyıllardır bu topraklarda yankılanmaya devam ediyor.
Batman'a yolunuz düşerse, bu eşsiz yapıyı mutlaka görmelisiniz.