?>

BİZ BİZE ÖLÜRÜZ

Ubeyd Baş

4 yıl önce

Çöpü de ziyaretçisi de hastası da aynı asansörde. Daha iki gün önce Allah hiç birinizin yolunu düşürmesin Batman Eğitim Araştırma Hastanesindeydim.
Yatan hasta yakınım için yatan hasta servisine çıkmak için asansörün başında bekliyorum. Yan yana sıralanmış  6 asansörden biri faal değil. Bir diğer kapı kapanmadı sinyali veriyor. Geriye kalan dördünün başında herkes gibi bekliyorum.
Her biri 16 kişilik asansörler tıklım tıklım. Duruyor, kapı açılıyor binemiyorsunuz zaten 16 kişi doldurmuş vaziyette.
Asansörde bulunanların az bir kısmı maskesiz. Mesafe desen yok. Olsa kapıda o mesafeyi değerlendirip dolduracak vatandaş atılmaya hazır.
Neyse ki yaklaşık 10 dakika sonra birinde yer bulabildim. İçerisi tıklım tıklım. Nefes bile almak güç ki havalandırması ya yok ya da çalışmıyor.
Her katta dur kalk epeyce daralıyor herkes. Sonra fark ediyorum ki asansörde sedyede taşınan hasta da var. Hasta asansörü ayrı olması gerekmez mi diye düşünüyorum. Sesli düşünmüş olmalıyım ki daha bir sürü eksik var oturmayan bir sürü mevzu var diyor arkamdan bir ses.
İneceğim katta maskemin altında terle iniyorum. Yakınımın yattığı odaya girip lavaboda elimi yıkayayım diyorum. Maalesef sular kesik. Dezenfektan arıyor gözlerim o da yok.
Bir müddet hiçbir şeye dokunmadan ve ellerimden korunmaya çalışarak duruyorum oda da. Sonra aşağı inip bir su alayım diyorum.
Asansör macerasının yoğun takipli macerasının ikinci bölümünde daha da garip bir şeye tanık oluyorum. Az önce asansörle yukarı çıkarken, hasta ve ziyaretçilerin aynı asansörü kullanmasını sorgulayan ben aynı asansörle ayrıca çöplerin de taşındığına şahit oluyorum.
Sonradan öğreniyorum ki daha çok eksik varmış ara ara sular da kesiliyor tuvaletlerdeki sabunluklar da bozuluyormuş. Asansörlerin de isyan edip durduğu oluyormuş.
Eğitim ve Araştırma hastanesinden çıkıp eve geçeyim diyorum. Tam kapanma dedikleri sözüm ona sıkı tedbir zamanları, eve yaklaştıkça bir miting gürültüsü gittikçe artıyor.

***

Bu ne ola ki diye merakla slogan seslerinin geldiği yöne doğru gidiyorum. Gültepe Su Parkında İsrail protestosu var. Tıklım Tıklım insanlar omuz omuz omuza. Herkeste bir heyecan bir nefret. İsraile lanet okunuyor.
Kabil desen kimse hatırlamıyor bilmiyor hatta. Bir okulun girişinde yapılan saldırı da yapılan saldırının çoğu çocuk 85 kurbanını kimse umursamıyor gibi. Kimse failleri için mitingler de düzenlemiyor.
Belki de siyaseten İsrail karşıtlığı kadar pirim yapmadığından. Bu tutarsızlık değil de nedir. Demek ki vicadanlarımızda politik, mezhebi ya da ideolojik filtreler taşıyoruz. Öyle olmasa HÜDAPAR’ın basın açıklmasına davet mesajında açıkça şuna vurgu yapılmazdı herhalde, “Gelirken sadece tevhid bayrakları ve HÜDAPAR bayraklarını getirelim”
 Zalimi ayırıyor, mazlumu seçiyoruz ve protestoda da siz filtreye takılıyorsunuz. Türk Bayrağı mı yok olmaz Ak Parti bayrağı o da olmaz. Sadece HÜDAPAR.
Neyse kalabalığa bakıyorum herkes bir ağızdan slogan atıyor. Omuz omuza ve maskesiz her sloganla milyonlarca virüs havaya karışıyor.
Batman’da bütün toplantı ve yürüyüşleri yasaklayanların böylesi bir şeye göz yummasını ve ikiliğini tartışmaya lüzum yok zaten.

***

Maske mesafe Hijyen hiçbiri yok anlayacağınız. Hadi belki aşılar kurtarıyordur diye düşünüyorum. Biraz haberleri kurcalayıp Batman’da aşılanma oranı sayısı nedir diye bakayım diyorum.
Karşıma Batman Tabip Odasının 5 Mayıs tarihli haberi çıkıyor:
“Batman Tabip Odası Başkanı Selahattin Oğuz, Kovid-19 vaka sayısının her gün 160 dolayında seyrettiği kentte aşılama oranının yüzde 7’de kaldığını söyledi.”
Allah sizi ve sevdiklerinizi önce virüsten sonra virüse karşı mücadele ettiklerini iddia eden Batman’ın sağlık yönetiminden korusun. 
YAZARIN DİĞER YAZILARI