Borç yiğidin kamçısıdır sözü, sanırsın Batmanlılar için söylenmiş.
Ama borç günümüzde ilerlemek ve güçlenmek için kamçı olmuyor, daha çok bataklığa girmeye yarıyor.
Batmanın zengini, fakiri, kurum ve kuruluşları da borç altında.
Kime dokunsan borçludur.
Aşırı bir borçlanma söz konusu.
Batmanlılar adeta borç düşkünü veya bağımlısı olmuş.
Borçsuz duramıyorlar.
Borçlanmayı huy edindikleri gibi borçlarını ödememeyi de alışkanlık haline getirmişler.
Borçlanma ve borç ödenmemesinin alışkanlık haline gelmesi, itibarı da zedelemektedir.
Batmanın kredi notu gittikçe düşüyor.
Bu da ekonomik ve sosyal yaşamda olumsuzluklara neden oluyor.
Toplumsal sorun ve problemlere neden oluyor.
Batman'da yaygın olan intiharlar, kavga ve kan davalarının sebebi de bir nevi yaşanan alacak verecek ve para trafiğinden kaynaklıdır.
Batmanlıların borçlanma düşkünlüğü, basına da konu oldu.
Sosyal medyada en çok konuşulan konulardan biri olmuş.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulunun 3 aylık periyotlar dahilinde yayınladığı borçlu şehirler sıralamasında Batmanın yeri dikkat çekiyor.
En borçlu iller sıralamasında Batman, birçok ili geride bıraktı.
Hangi veriler esas alınmış bilemiyorum ancak Batman 22 milyar 557 milyon 871 bin TL borç tutarı ile 26 ili geride bırakarak Türkiye sıralamasında 51. sırada yer aldı.
Şaşırılacak bir durum değil bu.
Çünkü Batmanda kontrolsüz bir borçlanma var.
Sanırım Bankacılık Düzenleme Kurulu sadece kredi kartı ve kredi borçlarını esas alıyor.
Vergi borçları, su, elektrik, kira borçları ve piyasa borçları buna dahil değil.
Bankalara olan kayıtlı borçlar, bir de bankacılık dışında kamu alacakları ile kayıt dışı borçlar var.
Tefecilerin alacağı, Allah bilir bunun on katıdır.
Tefeciler bankalardan bile daha aktif durumda.
Pratik ve sağlam bir borçlandırma sistemleri var.
Tefecilerin en önemli özelliği de, borçlandırdıklarını kurutuyor olmalarıdır.
Bazı bankaların da tefecilerden farkı yok.
Önüne gelene kredi açıyorlar.
Sonra da kapıya dayanıyorlar.
Elde avuçta ne varsa alıyorlar.
Batman’da son günlerde artan icra davaları da aşırı borçlanmadan kaynaklıdır.
Batmanlılar borçlanmada demek ki ayaklarını yorganına göre uzatmıyorlar.
Bu kural sadece zenginler için değil, fakirler için de geçerlidir.
Fabrikası, market zincirleri ve galerisi olan kişiye bakıyorsun, dışarıdan milyoner gibi geliyor ama borç karnesi sermayesinden daha fazladır.
Batmanda borçlanma ve alacak verecek mevzuları tehlikeli boyuta ulaşmış durumda.
Borçlanma noktasında ayağını gazdan çekip, biraz frene basmak gerekir.
Yoksa ekonomik anlamda büyük facialar kaçınılmazdır.
Eskiden borç, yiğidin kamçısıdır denilirdi.
Şimdi ise borç, yiğidin kamburu olmuş.
Sadece yiğidin de değil, borçlunun ailesi için de mağduriyete dönüşüyor.
Borç çıkmazı, aile ve toplumsal huzura da etki ediyor.
Bu yüzden borçlanma işini sıkı sıkıya dizginlemek lazım.