Değerler noktasında ortak yönlerimiz varsa da görüş olarak farklı bakıyoruz dünyevi meselelere. Sanırım biraz da bundan olacak, kendileri sıkı bir okuyucum da değildir. Eminim ki arada bir bile olsa “bu ne yazmış?” diye de merak edip Sonsöz Gazetesindeki köşeme de bakmıyordur. Baksa beğendiğini belli etmese de mutlaka arada bir eleştirilerini bana söylerdi. Her işime karışır ama gazetede yazdığım yazılara pek karışmaz. Bu tutumunu üç neden bağlıyorum; 1-Yaptığım işi o da çoğunluk gibi önemsemektedir 2-Düşünce ve ifade özgürlüğüme saygı duymaktadır. 3-Üzerimizde yeteri kadar baskı olduğunu düşünüyordur. Otuz yıldır yazılar yazıyorum, bugüne kadar herhangi bir konuda yazı yazmam için bir talep ve öneride de bulunmadı. Bunun da yazdığımız haber ve yazılarla bir şey değişmediğine inanıyor olmasından kaynaklı olduğunu düşünüyorum. Şimdi siz benim kimden söz ettiğimi merak ediyorsunuzdur. Tabi ki 30 yıllık eşim Aslı Hanımdan söz ediyorum. Her işime karışma hakkını kendisinde bulunan Aslı Hanım nedense gazetecilik mesleği alanındaki çalışmalarıma müdahil olmadı. Allah’tan olmadı. Olsaydı emin olun yazılarım herhalde daha çok yemek tarifleri ile dolardı. Çünkü kendisi sıfır risk alan ve aza kanaat getiren, daha çok çekirdek ailenin sorunları ile ilgilenen bir anlayışa sahip, ben ise tam tersiyim. Dünyanın bütün sorun ve dertlerini kendi derdim olarak gören, haksızlığa karşı, mazlum ve mağdurlar için, hakikat için, ideallerim, amaçlarım ve hedeflerim için her türlü fedakârlıkta bulunan ve riski alan biriyimdir. Neyse asıl mevzuya gelelim; Aslı Hanım ev ihtiyaçlarını karşılamak için market ve mağaza alışverişlerini pek sever. Her market ve mağaza dönüşünde yorgun ama evin ihtiyaçlarını temin ettiği için mutlu olur. Son market dönüşünde onu hem yorgun hem kızgın gördüm. Hışımla bulunduğum odaya geldi, Acaba kredi kartı limiti mi yetersizdi? diye düşünürken, birden zam şampiyonu ay çiçek yağı fiyatına isyan etti ve ilk kez bana bir konu yazmam konusunda adeta talimat verdi: “Yaz, yağ fiyatları uçmuş, neden kimse buna müdahale etmiyor?” Zam oranını da söyledi. Meğerse 5 litrelik 35 Liralık ayçiçeği yağı 70 liraya yükselmiş iki ay içerisinde. Tabi bu durum ekonomik olarak aylık geliri son altı aydır 5 bin TL’nin altında olan, 2 üniversite, 1 dershane 1 biriside ilkokulda okuyan öğrencisi olan, 7 kişilik ailemizi de ciddi manada etkilemeye başladı. İsyanı biraz da bundan. Bu güne kadar ne yazdığımı merak bile etmeyen ve hayatta en yakın olduğumuz kişi bana yazı yazma talimatı veriyordu, şaşkındım. Şaşkınlığımın bir nedeni de hiçbir zaman talimat ve sipariş üzerine yazı yazmadığımdan kaynaklıydı. Bana talimatı veren de hiçbir zaman yazılarımdan medet umup sorunlarına gazeteciliğim üzerinden çözüm yoluna başvurmamıştı. Demek ki son zamlar, bizim bütçeyi de ciddi manada etkilemeye başlamıştı. Sorun sadece kendisinin değil, aslında ailemizin ve memleketin ortak sorunuydu. Bu nedenle yazı hayatımda ilk kez talimat üzerine yazı yazmış oldum.