Yönetime talip olanlar yönelimlerini ortaya koymaya başladılar. Taleplerin en başında “Cinsel Yönelim Serbestliği” ve " halkların, inançların, kimliklerin, kültürlerin, cinsel yönelimlerin” bir arada ve eşit hak olarak dile getirilmesi.
Seçime doğru gidilirken “İnsan hakları” veya “Cinsel Yönelim Serbestliği” adı altında seçim vaatleri arasına giren LGBT sapkınlığı, halk deyimi ileİb..lik,Türkçe g.. ver…lik,Kürtçe qun..lik, ilahi adla “Lutilik” ve benzeri Cinsel Sapkınlıklar ve savunucuları hakkında Psikiyatrist, Yazar Dr. Mustafa Merter oldukça önemli bilgiler veriyor.
Bunları savunan kim bir görelim…
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğluseçim vaatleri arasında "Cinsel Yönelimi yasayla dezavantaj olmaktan çıkaracağız" diyerek LGBT’yi ve benzer sapıklıkları destekliyor. CHP’nin Büyükşehir Belediyeleri "Onur Haftası" adı altında eşcinsellerin düzenlediği etkinlikleri kutluyorlar.
“Aynı şekilde HDP Eş Genel BaşkanıMithat Sancar seçimlere girecek aday konusunda "Bütün halkların, inançların, kimliklerin, kültürlerin, cinsel yönelimlerin adayını arıyoruz" diyerek “Cinsel Yönelimler” adı altında LGBTve benzerisapık ilişkilerin de içinde olacağı temsili adayı arıyorlar.”
Dr. Merter; “Politikacıların üç oy daha alayım diye olayın esas boyutunu anlamadan çok ucuz sebeplerle LGBT'ye destek vermesi cehalettir.” diyerek. Bizleri uyarıyor. “Okumuyorlar işin ne olduğunu anlamıyorlar.Ancak bir politikacının ahmak olmaması gerekir. Ama birde hınzırlık var. Dünyada oynanan bir oyun bu. " diyor.
Dünya Çocuk ve Aile Koruma Platformu'nun kongresinde bir İrlandalı ile karşılaştım. Ona “siz Katolik’sinizeşcinsel evliliğe nasıl izin verirsiniz?”Dedimanlamlı bir şekilde gözlerime baktı ve “Sorosgelir bir buçuk milyar dolar yatırırsa bu iş olur.” dedi.
“Bunlar da hınzırlar grubu, satın alınmış olanlar.. Bunların içinde politikacılar, medya mensupları, daha vahimi yasal kuruluşlarda var. ABD Yüksek Mahkemeside Avrupa'da Almanya'da var. Olmadık kanunların, yasaların çıkarılmasını sağlıyorlar.” Diyor.
“Bu bir cinayet… Bu bir savaş! Biz, bir savaşın ortasındayız. Bunun ucu herkese dokunacak. Olayın ne olduğunu anlamıyorlar. Olay sadece eşcinsellik değil. Bütün insanlığın yapısını değiştirmek, kadınları erkekleştirmek, erkekleri kadınlaştırmak, baba otoritesini ortadan kaldırmak istiyorlar.Bu insan hakları falan değil. Bu küresel çapta teşvik edilen bir durum...
LGBT'nin bu şekilde ön plana çıkarılması esas projeyi görmemizi engelliyor. Olay çok daha derin. Çok ince hazırlanmış bir proje. İnsanlık yeniden yapılandırılmak isteniyor. Eğer politikacılar, doktorlar, psikologlar bu tehlikeyi göremiyorlarsa ya cahil, ya ahmak, ya da hınzırdırlar. Yani bile bile yapıyorlar…” diyor.
Dr Merter’e ister katılırsınız ister katılmazsınız; bu sizlerin bileceği bir şey fakat ortada bir gerçek var ki o da bazıları halkımızı “Cinsel Yönelimlerin Serbestliği” adı altında sapıkların sapıklıklarına kurban etmeye çalışıyor.
Toplumu “Cinsel Yönelim Serbestliği” adı altında Ahlaksız, edepsiz, sınırsız ve soysuz hale getirmek istiyorlar.
Bazıları “halkların, inançların, kimliklerin, kültürlerin”mücadelesine “Cinsel Yönelimler”i de ekleyerek davalarını sapık ve kabul edilemez emellere kurban edip daha çok kirletiyorlar.
Aynı şekilde asırlar boyunca izzeti, şerefi, namusu ve edebi ile yaşamış, övgülere layık halkımızı da yönlendirerek sapıklıklarına alet ediliyorlar.
“Cinsel yönelimlerin halklar, inançlar, kimlikler ve kültürlerle bir arada zikredilmesi ile bunlara eşit ve aynı derecede önemli bir hak olduğunu kabul ettirmeye çalışıyorlar.
Böylelikle toplumun asimile edilmesine, yozlaştırılmasına, kimliksizleştirilmesine, kültürünün değiştirilmesine, inançların yok edilmesine neden oluyorlar.
Aynı zamanda insanlarımızın kimliğinden, kültüründen, inancından uzak kişiliksizleştirilmiş bir toplum haline getirilmesi hedefliyorlar.
Cinsel Yönelimlerin serbestleştirilmesiLGBT’lik, Lezbiyenlik, lutilikle beraber buna benzerParafililikle başlayan tüm sapıklıkları da içine alıyor.
Tarihin hangi döneminde halklar,inançlar, kimlikler ve kültürler için verilen mücadeleler; Cinsel Yönelimlerin Serbestliği ile bir addedilmiştir ki biz bunları bir kabul edelim?
İnsani haklar ile insanların sapıklıklarını bir sayandan daha sapık kim vardır? Bunu doğru bulup savunmak, hak ve özgürlük iddiası ile birlikte saymak kabul edilebilir mi?