Sevgili Sonsöz Gazetesi okuyucuları, hatırlarsanız bu gazetede ilkyazım ‘İşsizlik kenti Batman’ olmuştu.
Sanırım bu konuda şahsıma sitem eden okurlar da olmuştu.
Ancak basın ve basın mensupları net, yalın ve olabildiğince bağımsız tarafsız olmalılar.
Zaten ben deniz öyle bir kimlik öyle bir şahısım ve haberin doğruluğuna önem veririm sitemleri es geçmiştim.
Salt ve mutlak doğruları; yapıcı onarıcı bir edayla yazmak, mevcut iktidarın dikkatini çekmek sanırım minik de olsa bir yarayı tedavi etmeye şifa verdirmeye benzer zaten ben de bu amaçla yazmıştım.
Ancak yıllar geçti aradan ve görüyor, araştırıyor hatta dostlarıma soruyorum meğerse halen Batman ilimizin halen bu işsizlik sorunu bitmemiş hatta artmış bile.
O halde teorik olarak hiç bir birey veya kitle işsiz kalmak istemeyeceğine göre ve işsizliğin on’larca negatifleri varken ve bu bireyler işsizliğe bireysel ve kitle olarak çare bulamıyorlarsa, işsizlikle baş edemiyorlarsa işte o zaman İktidar otomatik olarak devreye girmeli.
Yine uzun ve geçmiş yıllarda güney doğu mahrumiyet ve sürgün bölge olarak bilinir tanınırdı yasal olarak olmasa bile. Ancak bu tabuları yıkmanın ve revize ile iyileştirmenin zamanı çoktan geldi geçiyor bile.
Hem söz konusu olan sadece Batman olmamalı.
Batman gibi ve bu kategoriye giren ülkemizin diğer şehirlerinde de kendine has ama mutlaka revize edilmeye muhtaç hatta masaya yatırılmaya, sentez ve analiz edilerek yapılması gereken Devlet yardımları: İşsizliğe çare, eğitim standartlarını yükseltmeye bu ve buna benzer birçok sosyal eksikleri telafi etmek de yine İktidarın asli görevidir.
Bu Yozgat olur, Siirt olur, Urfa olur hangi şehrimiz olursa olsun fark etmez ama yeter ki ehil ve yetkili ilgililerce yerinde aralaştırıp analiz ve sentez edilmesi şartıyla yapılması zorunlu olan eksiklikleri telafi edilmeli.
Vatan bir bütündür sözünü sadece teoride değil de pratiğe ve güncel hayata da uygulayabilmeliyiz. İşte bu mega boyutta olan sorunları bireyler düzeltemez. Ancak milyar dolarları bu ülkede kazanıp ancak yurt dışında yatırım yapmaları yerine kendi ülkemize.
Ve ülkemizin bu güzel insanlarına yararlı hale getirebilmeliyiz. Yapacağımız her alanda eksikliği olan istihdam ve ekonomik yatırımlarla.
Mesela her il’in valisi il’in sorunlarını tespit etmeli, tespit etmek yeterli değil teşhis ve tedavi anlamında çareler bulmalı.
İnanıyorum ki, Valiler bu misyona sahip ve bu konuda yeterince bilgilidirler de. Ancak sorunlar hem çok hem de Valileri aşabilecek durumda da olabilir.
İşte o zaman yine iktidarın vekilleri, Bakanları devreye girip çare bulmalılar.
İstenilirse yapılabilir.
Başarılamayacak gibi değil yeter ki ülkemize aşık olup vatandaşlarımızı sevgiyle, şefkatle koruyup kollayalım onları içinde bulundukları bir çok sorunlardan el ve fikir birliğiyle kurtaralım çareler bulalım.
Kalkınmanın olumlu sonuçları yine ülkemize ve milletimize pozitif olarak rantabıl şekilde dönecektir. Kim kalkınmış bir Türkiye istemez ki…
Kalın sağlık ve mutluluklarla değerli Sonsöz okurları ve siz Batmanlı hemşerilerimiz.