Tevhit inancının ağacını beyinlere dikme, gönüllerde geliştirme sorunudur.
Bu sorun Kur’an-ı bakış açısıyla çözülmedikçe, doğru din inancı ve yaşantısını hayata geçirmek mümkün değildir.
Peygamberimizin insanlara ilk tebliği; Lailahe illallah deyin kurtulun ifadesidir.
Tevhit inancının temeli Allah tasavvurudur.
Allah ile kâinat, Allah ile insan ilişkilerini Kur’an-ı Kerim belirlemiştir.
Kur’an-ın belirlediği Allah kavramında, Yüce Rabbimiz kendisine yüklediği olumlu özelliklerin ve reddettiği özelliklerin iyi bilinmesi gerekir.
Herkes bunu iyi kavramalı, hayatına uygulamalıdır.
İnanç yapısını ve insanlarla ilişkilerini, Kur’an-a göre uyarlamalı ve uygulamalıdır.
Bu durum net şekilde anlaşılıp hayata geçirilmelidir.
Aksi durumda; yüce Allah’ın yarattığı bu dünyada, sahte tanrılar türeyecek ve etrafı dolduracaktır.
Neticede insan Allah’tan uzaklaşacak, Allah’ın yardımının önü kesilecek, çözümü zor problemler insanlığın hayatını kapsayacaktır.
Şirkin karanlığı, insanların gönüllerini ve hayatın güzelliklerini yok edecektir.
Yüce Allah’ın mülkünde sahte tanrılara yer verme onursuzluğunu, şerefsizliğini bu insanlık yaşamak zilletinde kalacaktır.
Yüce rabbimizin buyurduğu ‘’onlar Allah’ı hakkıyla takdir edemediler’’(enam suresi:91. Ayet) ayetinin muhatabı olunacaktır.
Din eğitiminin temelini Kur’an-i bakış açısıyla Allah tasavvuru oluşturmalıdır.
İnsanımız nasıl bir Allah’a, neden ve niçin inanmalı kavramları gençlerimizin zihnine yerleştirilmeli.
Akıl ve iradelerinin rehberi olmalı, hayatlarının vazgeçilmezi haline getirilmelidir.
İsra; 44. Ayeti kerime insanımıza iyi anlatılmalı hayat idealini oluşturmalıdır.
Bunun için de Prof. Dr. Bayraktar Bayraklı’nın Allah tasavvuru kitabı okullarda ders kitabı olmalıdır.
Dünya okyanusunda yüzen insanımızı, Allah’ın limanına yönlendirmek, bunun yol haritasını tanıyan, haddini bilen nesil haline getirmekle mümkündür.
Bu günkü eğitim sistemini, 1954 yılında NATO ile yapılan Ful Brayd anlaşması şekillendirmiştir.
Batının bize layık gördüğü din anlayışı insanımıza benimsetilmekte, Batı anlayışı din eğitiminin temelini oluşturmuştur.
Bu anlayışın en belirgin örneği, Anadolu İmam Hatip Okulunda Kur’an İslam’ını öğretmek isteyen öğretmen hakkında okul idaresi soruşturma açmış.
Öğretmene ceza verilmiştir.
Yeni Milli Eğitim Bakanımız Sayın Prof. Dr. Ziya Selçuk’un niyet ve gayretlerinden şüphemiz yoktur.
Kendisinden tek dileğimiz, din eğitiminde hedefin rabbi tanıyan, haddini bilen neslin oluşmasını gerçekleştirecek Kur’an merkezli eğitimin verilmesidir.
Aynı zamanda çocuklarımızın kabiliyetlerine göre eğitimin sisteminin oluşturulması tek gayemizdir.
Ancak bu sayede ideal nesil oluşacağı inancımız tamdır.
Böylece din eğitiminde temel sorun olan insani düşünce ve kavramlar ortadan kalkacak. Gerçek inanç, mutluluk, beraberliğe ulaşacağız.
Yaratılış gayemize uygun hayata kavuşacağız İnşallah.