Bu aralar herkesin gündeminde zamlar var.
Bütün kalemlere neredeyse zam geldi.
ÖTV yüzde 8'den 10'a, KDV yüzde 18'den yüzde 20'ye...
Arttı her şey arttı.
Benzin, motorin, doğalgaz, elektrik, markette gıda malzemeleri her şeye zam geldi.
Gelelim ne oldu da bu zamlar üst üste geldi meselesine...
Şimdi EYT diye bir şey var.
2 milyon memur çalışan erken emeklilikten faydalandı.
Açıkçası ben devletin EYT'nin altına gireceğine inanmıyordum.
Çünkü;
Çok ağır bir yük bu.
Gelir vergisi ve sigorta öderken şimdi alıcı konumunda.
16 milyon memur ve Bağ-Kur emeklisine yüzde 25 zam, 4.5 milyon çalışan memura yüzde 17'55 artı 8000 lira seyyanen zam.
İşçiye yüzde 45 zam.
Bunun öncesinde küresel salgın ve etkileri ardından gelen küresel ekonomik kriz, wibra Rusya-Ukrayna savaşı ve dünyadaki etkileri ve en son, Maraş, Hatay, Adıyaman ve 11 vilayette gerçekleşen üst üste depremler.
Şimdi gel bu işin içinden çık.
Devletlerin en büyük kazancı vergilerdir ve zamlardır.
Bakın iktidarı haklı kılma çabasında değilim ama fotoğraf bu.
Dolayısıyla olacak olanda bu...
Kim iktidar olsa bu bedeller ödenecekti.
Ve maalesef sıkıntı büyük ve bir süre daha böyle devam edecek.
Mehmet Şimşek hemsehrimiz durumun vehametini en iyi o biliyor.
Belki de bu yüzden bu kadar sorunlu bir süreçte ekonominin başına geçti.
Zaman tanımalıyız sayın Mehmet Şimşek’e başka da çaremiz yok...