Deyimler ve atasözleri toplumun aynası konumundadır. Her bir deyim toplumla ilgili bir mesaj içerir. Bazen kullandığımız deyimlerin anlamını bilmeyiz. Bazen de olduk olmadık yerde kullanırız.
Bugün size içinde bulunduğumuz toplumu ifade eden bir deyimin anlamını ve toplumumuzu nasıl yansıttığını izah etmeye çalışacağım.
"Eski Çamlar Bardak Oldu" deyiminin hikâyesi nedir? Öncellikle bunu anlatarak başlayalım yazımıza.
Eskiden orman köylerinde eski çam ağaçlarını ev eşyalarının yapımında kullanırlarmış.
Eski çam ağaçlarından su bardakları yaparlarmış. Günün birinde bir orman köyünde askerden dönen genç, askere gitmeden önceki çam ağaçlarının yerinde olmadığını görünce babasına ağaçların durumlarını sormuş. Gencin babası da "Sen askere gittikten sonra onları kestik ve bardak yaptık. Sattığımız bardakları sana harçlık olsun diye gönderdik"
Şimdi tüm bunları neden anlattık? Ya da toplumumuz ile neden alakalıdır? işte yazımda bunları açıklamaya çalışacağım. 80 sonrası yılların radikal söylemleri gençlerini hatırladığımda bu deyim aklıma gelir.
O dönemin gençleri idealist görüş ve söylemleri ile dikkat çekiyorlardı. Üniversite gençliği arasında revaçta olan fikirlerle ideal toplumu arayan bir nesil vardı. İdeal toplum için ideal insan olmaya ve ideal insanlar topluluğu yetiştirmeye hevesli bir gençlik.
Ancak İdeal toplum yetiştirmeye hevesli gençliğin O dönem için herhangi bir riski yoktu. Herhangi bir risk derken; kaybedilecek bir makam ya da mevki yoktu. Ya da söz konusu gençlik para ile tanışmamıştı.
Okuyan ve araştıran gençlik üniversite mezunu olduktan sonra iş aramaya başladı. Fikirlerinin pratiğe dökülmemesi, filtresiz radikal söylemlerini bir süre söylemelerine neden oldu. Paraya, pula, makama ve şöhrete önem vermeyen; "radikal gençlik" iş bulup çalışmaya başladıktan sonra erimeye başladı.
Ne zaman ki, parayla tanışma dönemi başladı işte O zaman işler değişti. Birden bire, sivri ve radikal cümleler törpülenmeye başlandı. İş bulan ve para kazanan gençlik; parayı ve işi kaybetmemek için her türlü fikrinden vazgeçmeye başladı.
Daha ileriki dönemlerde makam ve mevki hırsı başladı. Bu defa mevkileri ele geçirme hırsı, kimilerinde de daha fazla zengin olma arzusu baş gösterdi. Siyasete ve Partilere uzak duran "Radikal Gençlik" siyasetin merkezinde yer almaya ve siyasetçiler ile haşır neşir olmaya başladı. Zira bu şekilde makam ve mevki elde ediliyordu.
Kapitalist sistemin erittiği; "Radikal söylemli ve ideal toplum heveslisi gençlik" böylelikle "Eski çamlar bardak oldu" misali, bardağa dönüşmüştü.
Diğer taraftan kendini STK kurmakla teselli edenler bu şekilde dernek ve vakıf kurmakla teselli ediyor ve rahatlıyordu.
Kurulan STK veya görev alınan sendikalar; kapitalist sistemde menfaat sağlayan bir araç olarak kullanılıyordu.