?>

Fakirin Umudu Ramazan

Boran Türkan

2 yıl önce

On bir ayın sultanı Ramazan ayının sonlarına doğru yaklaşmış  bulunmaktayız.
Evvela bu mübarek ayın tüm Batman’a sonra tüm İslam alemine hayırlar getirmesini diliyoruz.
Biliyorsunuz Ramazan ayı rahmet aydır, mağfiret ayıdır, ibadetlerin arttığı bir aydır...
Dini duyguların zirve yaptığı bir aydır.
Sosyal yönü itibariyle de son derece önemlidir; yardımlaşma ve fakirleri, yoksulları hatırlama ayıdır. Bu ayda her kalbi insan sevgisi ile dolu insan yardım etmeli.
Batman gibi hem fakirin bol olduğu, hem de yoksalla zengin arasında derin bir uçurumun olduğu bir kentte ramazan ayında yapılan yardımlar bence çok anlamı vardır.

***

Geçmiş Ramazan aylarında bu yardımları sıkça duyuyor ve görüyorduk.
Valilik, Belediye, Dernekler, Partiler ve işadamları elbette Ramazan ayı ve sonrasında Bayram ile ilgili bir takım planlamalar içindedirler.
Ama bu yıl maalesef çok az denecek kadar yardımların yapıldığına şahitlik ediyoruz.
Bazı derneklere, STK temsilcilerinin söylemleri kulaklarımıza geliyor.
Bu yıl yardımlarımızı Deprem bölgesine gönderdik.

Tamam güzel yaptılar da,

Peki,

Batman’da fakir, işsiz, muhtaç sayısı çok fazla insan olduğunu unutmamaları gerekir.
Batmanlı yardıma ihtiyacı olan insanların unutulmaması dileğiyle, internetten okuduğum çok güzel bir hikayeyi sizinle paylaşacağım.

***

AZ KURU..!

Üniversite'ye yeni başlamıştı. Ekonomik durumu iyi değildi. Ailesi yeteri kadar para gönderemiyordu. Mühendislik okuyordu.

Çarşıda bir lokantaya girdi;

- "Az kuru alabilir miyim? “ dedi.

- Lokantacı hali anladı. Ağzına kadar dolu bir tabak kuru, bir de1 pilav getirdi.

Para ise, sadece az kuru parası aldı.

Talebe her gün" az" dedi; lokantacı çoook verdi.
Yıllar geçti, okul bitti. Yıllar daha da geçti. Talebe zengin bir mühendis oldu.
Aklına "az kuru" geldi. Atladı okuduğu şehre gitti. Çarşıda lokantanın olduğu yere gitti. Baktı ki lokanta yok. Hemen esnafa sordu:

- "Buradaki lokanta nerede, sahibi nerede? “

Esnaf,

- Lokanta kapandı, amca da az aşağıda oturuyor. Tarif ettiler.
- Talebe gitti evi buldu. Kapıyı çaldı. Amca kapıyı açtı.

-" Buyurun dedi"

- Amca ben yıllar evvel burada okudum. Hep az istedim sen hep çook verdin.
Amca talebeyi hatırlamadı. O her talebeye öyle yapardı.
- "Hatırlamadım oğlum, yıllar oldu." dedi.

Talebe,

- "Burada oturuyorsun galiba, ev senin mi amca dedi?"

Amca, - "Yok oğlum kira, hanım ben idare ediyoruz. " dedi.

Talebe,

- Peki dedi. Gitti ev sahibini buldu. Evi satın alıp amcaya verdi. Üstüne hatırı sayılır bir paket para da bıraktı.
Amca, - Aman oğlum ne yaptın? Ne gerek vardı? dedi.

Talebe,

- Amca senin az kurun olmasaydı ben aç yatar aç kalkardım. İhtimalle okulu bile bitiremezdim. Şimdi öyle zenginim ki! İnan benim sana verdiğim, senin bana verdiğinden daha değersiz. Sen hakkını helal et o bana yeter. Sarıldılar, ağladılar.

Ahh insanlık.

İşte Rabbim dilerse az kuruya bir ev ikram eder.
Rabbim Cömerttir Cömert olanı sever. Cömertlere selam olsun.
YAZARIN DİĞER YAZILARI