Yerel gazeteler arasında özel bir konumumuz var o da “SONSÖZ Farkındalığı”
Fakir fukaranın, ezilen ve mağdurların, hep sesi soluğu olduk. Gözü kulağı olduk, yanlarında yer aldık. Bu bizim ilkelerimizdendi. Buna söz verdik çünkü doğrunun, erdem olmanın böylesi davranış gerektirdiğine inandık. İnancımızdan ödün vermedik.
Kuruluşumuz olan ilk gün ve Tarih itibariyle 2 Haziran… Günümüze değin.
Saygın okurlarımız, bizi her konuda destekleyen, değer veren, inançlı ve kararlı bir şekilde ayakta kalmamızı sağlayan abonelerimiz, dostlarımız var.
Bu güzelim ilişkiler güzelliğin, saygınlığın adam gibi adam olmanın bir gazeteden de öte dostluğun, kardeşliğin simetrisi ve yansımasıdır.
Gazetecilik serüveninin ilk yıllarında birçok zorluk ve bürokrasiyle o günün zor koşullarıyla yorulduk.
An oldu gecelerce uykusuz kalıp sabahladık, çile üstüne çile çektik. Bunları benim gibi Marmara Denizini seyrederken yazanlar değil de çekenler ve yaşayanlar daha iyi bilir. Daha doğrusu Üstat Yazar Onurlu Kişilik Ercan Atay Bey en iyisini bilir.
Korkarım ki hakkım olmadan radar bölgesine sarktım, eksik ve yanlışlarım varsa af ola…
Ercan Bey, Hatice Hanım, Medeni Bey ve de Sonsöz’ün bu kadife günlere gelmesinde aktif rol oynayan tanımadıklarıma, aynı zamanda bilinen, bilinmeyen o kahraman emekçilere ve emeklerine en kalbi selamları hak ettikleri sevgi ve saygı dolu kalbimle selam olsun.
Aranıza muhtemelen en son katılanlardanım.
Küçük bir benzetme edatıyla açıklamak gerekirse; birçok kişi çok şey yapmıştır SONSÖZ için, ben ise çile çekmeden hazıra konup şiir yazdım, bu demektir ki en kolayı bana düştü. Kim bilir belki de Sonsöz’de Mehmet Ekmen’e de düşen roller varmış ki bu Dicle’nin saf, deli dolu ve berrak suyu misali bir damla da ben oldum Sonsöz’de. Ama ben’ler bizi biz yaptı. Bizi rol model alınacak klas bir Sonsöz Ailesi yaptı.
Sonsöz camiası ya da ailesinin bir bireyi olarak aranızda olamayıp İstanbul’da olsam bile ailemizle, can’larla, bu değerli kardeşlerle, aydın ve paha biçilmez yazarlarımızla kalben ve ruhen adeta uzakları yakın edercesine birlikteyiz.
Bir’iz, biz biziz, biz Sonsöz’üz… İnanın mutlu, umutlu, hayalleri olan, kendileriyle barışık halk tipi çakma Çin imalatı olmayıp orijinaliz, biz Batmanlıyız, Güneydoğuluyuz.
Bunlar övgü, ego, değil realite olduğu için yazıyorum. Zaten sizler bizi izleyip, okuduğunuz, odaklandığınız için en iyi bilenlersiniz.
Kuruluş yıldönümümüzü Ercan Bey’in, Hatice Hanımın, Medeni Bey’in şahıslarında kutlar, nice sağlıklı ve uzun yayım hayatımızın sürekliliği ve başarıları, getireceği ödülleri doğrultusunda candan tebrik ederim.
Gün be gün, an be an gelişime, değişime bilime ve Güneydoğu’nun en realist aynası olmaya yatkınız, kararlıyız. Olumlu, olumsuz ancak pozitif bir rotayla eleştirileriniz yol haritamız, yayım politikamız olacaktır.
Sizlerle sizin için varız. Lütfen bizi okumaya, bizimle bizim olmaya devam etmeniz, bizlere sınıf atlatacaktır. Çünkü okurlarımız ve ilgililerimiz güç kaynağımızdır. Saygılarımla.