Tarih, zıtlıkların çarpışması sonucu kazananın hüküm sürmeye başladığı örneklerle doludur. Katolik mezhebinin Ortaçağ Avrupa’sında hüküm sürmesi, zıtlıkların çarpışmasına sebep olmuştur.
Katolik mezhebinin aklı devre dışı edip tahrif edilmiş Hıristiyan taassubunu ileri sürmesi aklın putlaştırıldığı Protestan mezhebini doğurmuştur.
Aklın putlaştırılması ile inançsızlığın başlaması aynı anlayışa bağlanmıştır.
Pozitivizm ve Rasyonalizm tüm ilke ve kuralların deney ve akılla bulunabileceğini iddia etmiştir.
1789 Fransız Devrimi Sanayileşme ile beraber artan üretimi pazarlama amacıyla kapitalizmin gelişmesi merhamet tanımaz inançsız insanların oluşmasına yol açmıştır.
Böylelikle ateizm, deizm gibi din tanımaz, inanç tanımaz moda terimler türemiştir.
Tamamen kazanmaya ve tüketime endeksli ruhsuz prototip insanlar ortaya çıkmıştır.
Hıristiyanlık; Pazar ayinlerine sıkıştırılmış, her türlü günahın Papaz ve Rahip tarafından belirli bir menfaat karşılığında af edildiği, miladı yılbaşında eğlence düzenlenen rahat ve konforlu bir din haline getirilmiştir.
Hıristiyanlık Dünya’ya ait bir şey söylemez, karlı ve avantajlı belirli ve sınırlı zaman ve mekânların Din’i haline gelmiştir.
Hıristiyanların besleneceği ve yönleneceği herhangi bir kaynak olmadığı ya da gerçek ve doğru bir kitap kalmadığı için böyle olmuştur.
Peki, İslam böyle mi?
İslam dininin kaynağı Kur’an 1400 yıl öncesinde ne ise bugün de aynen öyledir.
Yani ilk indiği haliyle devam etmektedir.
O halde neden bizim yaşantımız Hıristiyanların yaşantısına benzemeye başladı?
Günümüzde, birçok Müslüman Hıristiyanların Pazar günü kiliseye gitmelerini yeterli görmesi gibi Cuma namazına gitmeyi yeterli görmektedirler.
Birçok Müslüman Hıristiyanların yılbaşını kutlamaları gibi yılbaşını kutlamaktadır.
Birçok Müslüman Hıristiyanların günah çıkartmasına benzer günah çıkartmaktadırlar.
Birçok Müslüman Hıristiyan geleneklerinde bulunan örf ve adetlere uymaktadır.
Örneğin sevgililer günü, anneler günü, babalar günü vs gibi Hıristiyan menşeli günleri kutlama gereği duymaktadır.
Modanın kurbanı ve kulu olan gençlerimiz Hıristiyan ülkelerinden gelen yırtık pantolon, Papaz sakalı gibi adet ve biçimleri tereddütsüz uygulamaktadır.
Şu anki halimiz;“Kim bir kavme(topluluğa) benzemeye çalışırsa O, onlardandır”(Ebu Davud) hadisine benzemektedir.