Yüce Allahın belirttiği son resul Muhammed “Daha önce ne bir kitap okumuş, ne de eliyle Yazmıştır. (ANKEBUT süresi 48.Ayet) O, Kitap nedir, iman nedir bilmezdi.
Muhamedün Emin Diye Anılırdı. Ancak rahmetiyle rabbi, ona kuranı vahdetti. “işte böylece sana da kendi buyruğumuzdan, bir ruh (Kuran) vahdettik. Sen kitap nedir iman nedir bilmiyordun. Ama şimdi onu dilediğimiz kurlarımızı sayesinde doğruya eriştirdiğimiz bir ışık kıldık. Hiç şüphe yok ki sen doğru yolu göstermektesin.” (Şura süresi 52. Ayet)
Hira mağarasında yaşadığı bu tecrübe resulü Ekrem’in kuranla ilk tanışması. Alak suresinin ilk beş ayetiyle başlayan vahiy süreci 23yılda tamamlandı. Çeşitli zaman ve mekanlarda değişik vesilelerle nazil olan kuran ayetleri hem resulün hem de onun etrafında toplananları yetiştirdi. Yepyeni Müslüman toplum oluşturdu.Mekke’de nazil olan süre ve ayetler okunduğunda putperest bir toplumun cahiliyetten nasıl kurtulduğunu,eğitildiğini ve vahyin aydınlığında İslam toplumunun oluştuğunun ifadesidir.”Allah kendilerine içlerinden ayetlerini okuyan, onları temizleyen ve onlara kitap ve hikmeti öğreten bir resul göndermekle müminlere şüphesiz büyük bir lütufta bulundu.Oysa onlar daha önce açık bir sapıklık içinde bulunuyorlardı.”(Ali İmran süresi 64.Ayet)
Hz. İbrahim’in duası “soyumuz içinden, onlara senin ayetlerini okuyacak, kitap ve hikmeti öğretecek onları temizleyecek bir elçi çıkar rabbimiz! Çünkü sensin kudret ve hikmet sahibi.”(Bakara süresi 129.Ayet) zira o vahiyle donanmış, hikmetle bezenmiş bilge bir muallimdir. Kur-anı yaşayarak öğrenmeyi tercih etmiştir. Hayatın her alanını ilgilendiren sünnet kuranın hayatı inşasıydı. Kuran ilahi iradenin yazılı bir senaryosu, Resul Muhammed’in onun hayata tatbiki bu senaryonun canlandırılması. Allah resulü insanları Allahın dinine davet ederken Kuranın kendisine öğrettiği yöntem olan hikmet ve güzel öğütle muhataplarıyla mücadelesinde kuran yolunu kullanmıştır. ”Rabbinin yoluna hikmet ve güzel öğütle davet etti. Onlarla en güzel yöntemle tartış, kuşkusuz senin rabbin yolundan sapanların kim olduğunu en iyi bilendir. O, doğru yolda olanları çok iyi bilir.”(NAHL Süresi 125. Ayet) Kuran onun din, dava dünya görüşü ve öteki ile mücadelesini temelini oluşturmuştur.” Öyleyse artık inkarcılara boyun eğme,bu Kuran-la onlara karşı bütün gücünle mücadeleni sürdür.”(Furkan süresi 52. Ayet)
Hz. Ayşe’nin tespiti :Allah resulü Muhammed kendisine nazil olan kuranı adeta ete kemiğe bürünmüş haliyle. Onun Ahlakı kurandı.”Şüphesiz sen büyük ahlak üzeresin”(Kalem süresi 4.Ayet) Mümin süresinin ilk 9 ayeti resulün hayatının bir göstergesidir. Resulün geceleri nasıl ihya ettiğini. Sorunlara ise Münzemmil suresiyle cevap vermesi bunun göstergesiydi. Resulün söz ve davranışları kurandı.Zira ahlak bunların hepsini karşılamaktadır. Sünnet kuranın hayata açılımı, onun yaşanmış bir tefsiri, İslam’ın pratik ve örnek tatbikatıydı. Netice itibariyle resul Muhammed Kuran ile yatar kuran ile kalkardı. Yatarken Felak ve Nas sürelerini okur. Gece namaz için uyandığında ali İmran süresini son 10 ayetini (190-200)okurdu. Kuran duygularına varıncaya kadar Allah resulünün hayatını nasıl yansıtmaktaysa bütün eylem ve söylemlerinden dolayı daima Kuran vahyini tebliğ etmiştir. Risalet Kuran idi.ve Resul Muhammed kuranın canlı hali haliydi.
Yüce Rabbimiz “ Andolsun Allah’ın resulünde sizin için, Allah’a ve ahret gününde kavuşmayı uman, Allah’ı çokça zikreden kimseler için güzel bir örneklik vardır.”(AHZAP süresi 21. Ayet) buyurmaktadır. Resul Muhammed Risaleti boyunca öncellikle kendisine vahyolunan ayetleri uygulamış, yasaklardan sakınmıştır. Böylece örnek şahsiyetiyle ilahi vahyin en büyük delili olmuştur. Çünkü ilahi irade Resulün Müslümanlara, Müslümanlarında diğer insanlara örnek(şahit)göstermekteydi.
Muhammed Resulün vahiy tebliği ve tilavetinin yanı sıra, inanlara kitabı, hikmeti ve hatta onlara bilmedikleri şeyleri öğretmek önemli bir vazifesi vardır. Zira vahiyle donamış hikmetle bezenmiş bilge bir muallimdir. Allahın kitabını insanlara öğretmesi ve açıklamasıyla görevlendirilmişti.”Yüce Allah; Sanada İnsanlara kendilerine açıklayasın diye bu zikrin(Kuran-ı)indirdik.(NAHL Süresi 44.Ayet) buyurmaktaydı.
İnsanlar Dünya amaçlarına ulaşmak için uygun örnek ve rehber ararlar ve edinirler. Bu rehberlerinin yollarını izleyerek, tavsiyelerine uyarak hareket edip isteklerini elde etmeye çalışırlar. Allah’a iman edip, onun rızasını isteyen, ahrette lütfedeceği emsalsiz nimetlere mashar olmayı uman ve daima Allah sevgisiyle yaşamak isteyen insanlar için eşsiz bulunmaz örnek onun sevgili kulu elçisi, Rahmeti, şahidi, müjdecisi davetçisi, ışığı olan, yaşayan kuran Allah resulü Muhammed Mustafa’dır. Ne mutlu onun yolunda gidenlere.