Özgürlüklerin, başkasının özgürlüğünün sınırları ile sınırlı olduğu gerçeğini, bir türlü kabullenemedik!
Önceki gün Hacı annem ile dişçiye gittik.
Hacı annem 2020 şubat ayında çok ağır bir akciğer enfeksiyonu (H1N1+Zatürre) geçirdi. Sonrasında damar tıkanıklığından ameliyat oldu.
Birkaç ay sonra ise Hacı babam ile birlikte Covid 19 kaptı.
Yaklaşık 1 ay yoğun bakımda yattı. Hem Covid’in bıraktığı etki hem uzun süre entübeli olması ve hareketsiz kalması nedeniyle, bünyesi oldukça zayıfladı.
Üstüne yarım asırlık hayat arkadaşını da kaybedince, vücut direnci oldukça düştü.
Bu durumdan mütevellid mecbur kalmadıkça dışarı çıkarmıyoruz annemi.
Hatta ziyaretine bile randevu ile gidiyoruz.
Diğer kardeşlerden bazıları varsa, erteliyoruz ziyareti.
İşte bunun için önemli dişçi ziyareti.
Yaşanan fiziki ve psikolojik travma sonucu annemin dişlerinde ciddi manada rahatsızlık peyda oldu.
Uzun bir süre sonra çarşıya çıkmak zorunda kaldık, muayenemizi olup, korka korka dışarı çıktık. Asansörü bekledik. Asansörün kapısı açıldı.
İçeriden 2 genç indi. Daha doğrusu, kapıda yaşlı bir bayanı görünce, kalan 2 katı yürüyerek inmek için asansörü boşalttılar.
Gençlerden biri inerken elini ters pozisyonda kamufle etmişti. Sigarasını kamufle ediyordu.
Bu arada açık kalan asansör kapısından o iğrenç koku yayılmaya başladı.
Annem ile birlikte kapıda biraz bekleyip asansörü havalandırmaya çalıştık ama ne mümkün. Anne yürüyemiyor, başka da asansör yok.
Mecbur bineceğiz, neyse sadece 2 kat deyip, bindik.
Kaç saniye sürdü bilmiyorum ama çok iğrenç bir zaman dilimiydi.
Kokuyu çektik.
Muhtemelen üzerimize sindiği için eşimiz çocuğumuz da bunu çekecekti ama asıl sorun bu değildi.
Annem hala hassastı.
Rahat nefes alamıyordu ve bünyesi hala zayıftı.
Akciğerleri ise hala toparlanamamıştı.
Annemin öksürüğüyle irkildim. Bir daha bir daha bir daha...
Eve gidene kadar hiç kesilmedi öksürüğü!
Korktum, yaşadığımız yoğun bakım günleri, annemin o entübeli hali, doktorların bu hastanın buradan sağ çıkması çok zor sözleri...
Zor toparlanmıştı ama bir düşüncesiz yüzünden tekrar risk altındaydı!
Eyyy iğrenç yaratık, o binanın en üst katından en alt katına inmen kaç saniye sürer ki?
Birkaç saniye sabredip sonra yaksaydın ne olacaktı.
2 metre kare bile olmayan alanda içtiğin zıkkımın etkisi kaç saat sürecek biliyor musun?
Bu zıkkım yüzünden kaç kişi zarar gördü, kaç kişi rahatsız oldu, kaç kişi kem söz söyledi biliyor musun?
İğrenç diyorum ama bu senin işlediğin fiil için iltifat olur!
Hakkımızı helal etmiyoruz sana!
Aylardır gözümüz gibi baktığımız annemize yaşattığın için üstümüze sindirdiğin pis kokun için ortak alanı dumana gark ettiğin için sana hakkımızı helal etmiyoruz.
Senin gibi asansörde, otoparkta, hastane çıkışlarında, mezar başlarında, cami bahçesinde, spor tesislerinde, yürüyüş alanlarında ve yasak olan her yerde sigara içip hakkımıza girenlere hakkımızı helal etmiyoruz. İğrençsiniz diyoruz.
Yetkililerden de bu konuda net olmalarını istiyoruz!
Denetimler yetersiz.
Bu saydıklarım yerlere her gün bir tur atılsa, yüzlerce kişiye ceza yazılır.
Çözüm ceza mı demeyin. Laftan anlamayanlara ceza şarttır.
Hastane'de canıyla cebelleşirken, kapıyı çıktığı gibi hatta bazen koridorda yürürken (yangın merdiveninden) dumana gark olan vatandaş sanırım size sadece hakkımı helal etmiyorum demiyordur!
Mezarın başında acısını yaşamaya çalışırken, kesif bir dumana maruz kalan da.
Yürüyüş yaparken hemen dibindeki dumanı soluyan, camideki manevi atmosferden çıkarken iğrenç kokuya gark olan...
Bir not, bu iğrençliği yapan cahil, görgüsüz aptal biri değildi.
Yaşlı bayanı görünce yol verecek kadar kibar, içtiği sigarayı saklayacak kadar da görgülüydü. Ama gösterdiği bu pozitif hal yaptığı iğrençliği örtmüyordu.