Uzun süre başarısı çeken Petrolspor, hafta sonu kendi sahasında ve seyircisi önünde oynadığı maçtan galip gelerek bu ağrılarını bir nevi hafifletti. İlaç gibi gelen 3 puan ilk yarının bitimine 1 hafta kala umutlarımızı yitirmememize sebep oldu.
Bizi takip edenler bilirler. Ben demiştim demeyi sevmiyorum ama en son geçen hafta yazdığım yazımda; ''Devre arasına girmeden kalan 2 maçtan en az 4 puan çıkartırsak, 2.Yarıya kaliteli transferler eşliğinde umutla gireriz'' demiştim. Bu tezimin ilk ayağı Tavşanlı Linyitspor maçından mutlak alınması gereken galibiyetti. Zira grubun zayıf takımlarından ve puan sıralamasında da Petrolspor'un altında olan bir ekibi yenmekten başka gaye olmamalıydı. Yönetim, Teknik Heyet, Futbolcular ve taraftarlar sanırım aynı düşüncedeydiler. Bu doğrultuda yönetim hafta arası taraftarları bu kritik maça çekmek için maç biletini 1 TL olarak belirledi. Bu jest karşısında da taraftarlar kapalı tribünleri tamamen doldurarak gerekli cevabı verdi. Sıra Teknik heyet ve Futbolculardaydı. Sakat olan kaliteli ayaklar, kadro kurmada hocaya sıkıntılar yaşatsa da gereken 11'i sahaya sürüldü. Sistemsel olarak küçük dokunuşlar yapan Teknik Direktör Cengiz Seçsev galibiyet için her türlü yolu kullanacağının sinyallerini verdi. Örneğin sakatlıktan yeni çıkan Fazlı Ayan'ı mevkisi dışında oynatması gibi. Yada haftalardır savunmanın sağında oynayan Tolga'nın sağ kanatta önde oynaması gibi. Yadırganacak bir durum değil elbette. Teknik heyetin planları çerçevesinde gelişen bu düşünce maçın ilk yarısında çok verimli olmadı desek yeridir. Zira yarı devrede maç orta saha mücadelesi şeklinde geçti. 40.dakikadan sonra biraz kıpırdamalar oldu ama arzuladığımız gol veya golleri getirecek pozisyonlar yaşamadık. Soyunma odasına golsüz giden takımın ikinci yarı ne getireceği merak konusuydu. Tribünlerde fısıldamalar, geçmiş haftaların da verdiği tedirginlikle hiçte olumlu değildi. Ama bahsini ettiğim gibi bu maçtan, bu rakipten mutlaka galibiyet alınması şarttı. Gözler ve sıra futbolculardaydı. İkinci yarıya yerinde bir değişlik ve olması gereken sistemle çıkan Seçsev sazı futbolculara bıraktı. Enes'in yerine Celal'i aldı ve Tolga'yı yerine çekti. Fazlı da kanadına geçince oyunun tek hakimi temsilcimiz Petrolspor oldu. Kanatları Fazlı ve Celal ile çırpan ekibimiz uçmaya hazırdı artık. Orta alanda direnci eline geçiren ve kanatlarla hücumda etkili olan Petrolspor ardı ardına ataklar buldu. Yakaladığı bir çok pozisyonu cömertçe harcasalar da arzuladığımız galibiyeti 2-0'lık net skorla getirmesini bildiler.
Üstlerine düşeni yapan takımımızın bu performansı rakibin zayıf oluşunun da etkisinin olduğunu söylemeden geçmeyelim. Gerçekten bu kadar kötü futbol sergileyen bir zamanların 1.lig takımı Tavşanlı Linyitspor'a hayret ettim. Ve yine hayret ettim Petrolspor bu takımla nasıl aynı konumda. Evet, kötü dönemler geçirdik ve evet kadrosunda yeterli kapasitede oyuncu yok ama yine bu şartlarda takımın ortaya koyduğu futbol ile bu takımların kat ve kat üstünde olmalıydı. Neyse diyerek, üstüne düşeni yapan yönetime, teknik heyete, futbolculara ve taraftara büyük alkış. Şimdi ilk yarıya girmeden kalan son maçımıza yani zorlu Dardanelspor maçına kenetlenmeliyiz. Bu deplasmanda da puan veya puanlarla dönmenin hesapları yapılmalı. Teknik heyet ne yapıp edip takımı bu rotaya koymalı. Moraller yerine gelmişken motivasyon artırılmalı. Gerekirse yönetim futbolculara galibiyet için prim sözü vermeli. Tuttuğumuz hesap çarşıya uyarsa ve bu şekilde yarı devreye girersek umutlar yeniden filizlenmeye başlar. Demedi demeyin...