İnsanlar, Neden ölüm yokmuş gibi yaşar? Neden sonsuz olana değil de geçici olana yatırım yapar? Bu soruların öncelikle nedeni Allah`ın, yaşamın ve ölümün yeterince kavranmamasıdır.
İnsanların çoğu kuralsız hayatı tercih etmesi ve peşinen elde edeceklerinin yolunda gitmesidir. Dünya hayatı geçicidir oyun ve oyalanmadan ibarettir. İnsan her anını, hesabını ahrette vereceğini unutmamalıdır.
Kişilerin hayatları ile ilgili bütün kararlarını belirlemede fayda ve zarar hesabı ile maddi unsurlar ön plana çıkmaktadır. Tüm değerlerini bu dünyadaki dengeler üzerine kurma sevdası çoğu kişiyi gaflet zindanına mahkum etmekte, istek ve arzularının esiri kılmaktadır. Kur`an-ı kerim bu konuda insanları uyarmakta dünya hayatının geçici ve tutkulu bir oyun ve eğlence olduğunu, daha üstün ve varılacak gerçek yurdun ahiret olduğunu ifade etmektedir.
"Ne var ki siz (müşrik ve kafirler) dünya hayatını tercih ediyorsunuz." "Oysa ki ahiret hayatı daha hayırlı ve daha süreklidir."(ala suresi 16-17. ayetler)
"Bu dünya hayatı, yalnızca bir oyun ve eğlence türünde tutkulu oyalanmadır. Ahiret yurdu ise gerçek hayattır. Keşke bunu bilseler"(ankebut suresi 64. ayet)
Bu insanların yaşam tarzı, hayata ve olaylara bakışı, hep dünya penceresini daracık ve buğulu camı ile sınırlıdır. Hayattan beklentileri oldukça sığdır. Gününü gün etme sevdası gelip geçici oyalanmaktır. Heves peşinde koşmakla geçen bir ömür sonunda geriye dönüp baktığında üzerinde tek bir ot dahi gitmemiş çorak bir arazidir geride bıraktıkları. Yaşamları, hayatı ve ne için var olduğunu bir kez olsun sorgulamayan insan kendi kendine var etmediği hayattaki kuralları kendi belirlemek ister. Dini, Allah`a iman ve itaati hiçe sayarak modernlik tutkusuna kapılır. Kendi inançlarını belirleyerek adeta yeni bir din oluşturur. Oluşturduğu bu dinin merkezine kendini koyar. Ne yazık ki ölümden Ahiretten kaçış yoktur. Her anımızın hesabını vereceğiz. İnsanın kendi azaları kendisi hakkında şahitlik edecektir. Dünyevileşenlerin ahiretteki hallerini kur`an-ı kerim bildiriyor "onları ateşin başında durdurulup, ah! keşke geri döndürülsek, rabbimizin ayetlerini yalanlamayıp müminlerden olsak, derlerken bir görsek" (en'am suresi 27. ayet.)
Dünyevileşme insanın hem biyolojik hem de ruhi tabiatına aykırıdır. Çünkü insan ölümlü bir varlıktır. Bir gün dünya hayatındaki yaşamı son bulacak. Dünyevileşme manevi tabiatına aykırıdır çünkü içinde yaşadığı dünya alabildiğine zevk sürüp eğlensin diye yaratılmıştır. Bu tarz bir yaşam ile insanın varlık amacı arasında doku uyuşmazlığı vardır. Gerçek manada inanan biri ne kadar helal dairesi içinde dünyevi nimet ve imkanlardan istifade etse de dünya nimetlerine bakışı gereksinimlerini gidermede bir amaç değil araç hükmündedir. Bu sebeple ahirete yönelik işlerinin yanında dünya işlerinin değeri yoktur. Gerçek huzur ve mutluluğu maddi şeyler değil ruhunu tatmin edecek maneviyatta arar. Manevi yol haritası kur`an-ı kerim ile yol hayatını inşa etme gayretinde olur. Dünya hayatını tercih edene kur`an-ın uyarısı:"kim değersiz dünya hayatını ve onun süsünü isterse, biz onlara amellerinin karşılığını dünyada öderiz. Bu konuda kendisine densizlik yapılmaz." "ancak onların ahirette ateşten başka bir şeyleri olmaz. orada işledikleri bütün iyilikler yok olup gitmiştir. Bütün yaşadıkları boştur." (hud suresi 15-16. ayet) "kim önce gelen (dünyayı) isterse, biz orada istediğimizi hemen veririz. Sonra ona cehennemi tahsis ederiz. Orada kınanmış ve rahmetten uzaklaşmış olarak bulunur." (isra suresi 18. ayet) "o halde sen bizim zikrimizden (kur`an'dan) yüz çevirip de, düşük ve değersiz
Hayattan başkasını istemeyen kimselere bakma." (necim suresi 27. ayet) "büyük felaket kıyamet geldiği zaman, o gün insan niye koştuğunu anlayacaktır."
"Görecek kimseler için cehennem gösterilir." "artık her kim azgınlık etmişse şüphe yok ki cehennemdedir. Evet o'dur onun varacağı yer." (naziyat suresi 34-39. ayetler)
"Her canlı ölümü tadacaktır. Kıyamet günü ecirlerimiz size eksiksiz olarak verilecektir. Kim cehennemden uzaklaştırılıp cennete konarsa o gerçek kurtuluşa erecektir. Dünya hayatı aldatıcı zevkten başka bir şey değildir." (al-i imran suresi 185. ayet).
Dostlar, insan hayatının kıymetini iyi bilmeli. Nereye gittiğinin ve sonunun ne olacağının muhasebesini yapmalı. Dünyevileşme tutkusundan uzaklaşarak, Allah'a kulluk bilincinde, yaratılış gayesine uygun hayat tarzını gaye edinmelidir. Bunun için Allah'ın mesajı kur`an-ı kerime göre her anımızın hesabını verecek bir hayat tarzını benimsemeliyiz. Ne mutlu bu bilincin farkında olanlara. selam ve dua ile.