İstanbul; ülkemizin en büyük şehri, her ilden vatandaşların yoğun yaşadığı, adeta Türkiye’nin küçültülmüş halidir.
Osmanlı devletine payitahtlık yapan bu şehir, büyük şehir belediye seçimleri 23 Haziranda yenilenecek.
Açıklayacağım gerekçelerle Ak Partili milli ve manevi değerlere önem veren seçmenin Saadet Partisine oy vererek tarihi bir görev yapması gerektiğidir.
Seçimin yenilenme gerekçesi, YSK tarafından karar verilip yasal olsada, bizleri tatmin etmemiş ve içimize sinmemiştir.
Özellikle aynı sandığa atılan, aynı kurul tarafından denetlenen, yapılan tüm itirazları değerlendiren ve yeniden oy sayımı yapmasına rağmen, YSK’nın dört oy pusulasından üçünü kabul edip yalnızca büyük şehir belediye başkanı oylarını geçersiz sayması ve sandık kurulunu suçlaması vicdanları rahatsız etmiştir.
Yine yenilecek bu seçimde aynı kişilere görev vermesi ise trajikomik bir karar olmuştur.
Özellikle İstanbullu seçmen, olanları değerlendirecek, oy kullandığında yapılan bu haksızlıkları bilecek bilgi ve aklî selime sahiptir.
Merak edilen bir konuda, Ekrem İmamoğlu’nun az bir farkla kazandığı bu seçim sonucunun kilit partisi haline gelen ve seçime giren Saadet Partisi seçmeninin tavrının ne olacağıdır.
Yapılan kamuoyu anketlerine ve bizim gözlemlerimize göre CHP adayı İmamoğlu’nun seçimi kazanacağı ve yapılan haksızlığın gidereceği yönündedir.
Saadet Partisinin tavrına gelince içinde olduğum istişarelerinde; İmamoğlu’na yapılan haksızlığa karşı durulması ve desteklenmesi gerektiği.
Bir başka kesimde; Ak Partilerin Saadet Partisine karşı yürüttükleri hakaretvari politikalar, aşağılayıcı ifadeler, genel başkana atılan iftiralar ve haksızlıklara karşı durulması yönünde fikir beyan ederken ekser çoğunluğu ise kendi adayımızı çıkarmak yönünde olmuş ve bu son karar kabul görerek seçime girme kararı alınmıştır.
Saadet Partisi seçmeninin tavrından çok, Ak Parti seçmeni içinde yer alan milli ve manevi değerlere önem veren seçmenin ne yapacağıdır.
Aslına bakılırsa AB uyum için çıkarılan yasaların düzeltilmesi ve Ak Parti’nin tekrar Ak Parti olması için bu seçimin bir fırsat olduğudur.
"Avrupa Birliği'nin talepleri doğrultusunda yapılan zina düzenlemesiyle yanlış bir adım atıldığını ifade eden Cumhurbaşkanı, bu konunun yeniden ele alınmasının çok isabetli olacağını söyledi."(akit com.tr.2018-02-20 21:02:10)
Zina yasasının kaldırılması,
Ayasofya için sayın Başkan Erdoganın:
“Olmayacak bi şey değil. Rahatlıkla olabilir." (25 Mart 2019 13:38 T24) Ayasofyanin ibadete açılması,
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Sözleşmesi ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği projelerine ilişkin, “İstanbul Sözleşmesi nas değildir, fesh edilebilir.” dedi.
(02.06.2019 19:05:04 / Güncel), Kumar yasası, Domuz etinin kasaplık et statüsüne alınması...
Milli görüşe sahip Ak Parti içinde yer alan, gönül ve oy verenler; iktidarın AB uyum yasaları ile milli ve manevi değerlerimize aykırı çıkardığı yasaları iptal etmesi ve vebalden kurtulmanız için Saadet Partisine oy vermelisi gerektiğidir.
Secimi kim kazanır yerine bu vebalden nasıl kurtuluruz mantığı ile oy vermeliyiz.
Kötülükleri bir nebzede olsa oylarımızla dur deme imkânına sahibiz, bunu yapmazsak vebal büyük olacaktır.
Ebû Saîd el-Hudrî (ra) rivayetle, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’ i şöyle buyuruldu:
“Kim bir kötülük görürse, onu eliyle değiştirsin. Şayet eliyle değiştirmeye gücü yetmezse, diliyle değiştirsin. Diliyle değiştirmeye de gücü yetmezse, kalbiyle düzeltme cihetine gitsin ki, bu imanın en zayıf derecesidir.” (Müslim, Îmân 78. Ayrıca bk. Tirmizî, Fiten 11; Nesâî, Îmân 17) bir başka hadiste devamla " hardal tanesi kadar imani olmayacağı" ifadesidir.
Belki de bir daha fırsat ele geçmeye bilir.
Gerçekleşmeyen vaadlerle kandırmayalım özellikle milli görüşlü kardeşlerimiz, Saadet Partisi’ne oy vererek tavrımızı net biçimde gösterelim.