Asgari ücret alanların maaşı yeni zamla birlikte 8.500 lira oldu.
Asgari ücretle ilgili bu köşede yazdığım yazıda oran düzeyinde zam yapıldı.
En az 8.300 olur demiştim yazımda, 8.500 olması ile daha önce 5.500 aylık alan milyonlarca emekçi biraz olsun rahatladı.
Bu oranla bile mevcut şartlarda geçinebilmek özellikle evli ve çocuk sahibi olanlar için adeta mucizedir.
Batman’daki yaşam koşullarından örnek verecek olursak;
En düşük ev kirası olmuş 2.500 lira.
Bu evin elektriği, ısıtılması, telefonu ile birlikte sadece barınma 5 bin lirayı buluyor.
Yemek, eğitim, sağlık, giyim, ulaşım ev ihtiyaçları için geriye 3.500 lira cepte kalıyor, kirada olan biri için.
Çalışan ev sahibi olsa bile sabit giderleri ödediğinde cepte kalacak rakam ancak 4.000 TL olur.
Market raflarındaki fiyatlara bakınca ev sahibi olan asgari ücretliler için bile geçimin ne kadar zor olduğunu görebiliyor insan.
Tabi geçim derdi sadece asgari ücretle çalışanların değil, emekliler, memurlar ve işçilerin de ortak derdi.
Emekçiler ve emekliler cephesindeki hoşnutsuzluk, işverenler cephesinde de farklı değil.
İşverenler de mevcut ekonomik tablodan dolayı zor durumdalar.
Asgari ücretin artması emekçiler açısından her ne kadar olumlu olmuşsa da işverenlere büyük ekonomik yük getirmiş oldu.
Dolayısı ile bu durum üreticinin en büyük gider kalemi olan iş gücü için ayılan paranın yüzde 50 daha fazla artmasına neden oldu.
Tabi işveren 1 işçinin maliyeti sadece ödediği asgari ücret değil, en az 2.500 oranında vergi ve sigorta parasını da ödüyor, bunun tazminatı, yemeği, ulaşımını da eklerseniz vasıfsız 1 kişinin maliyeti 12 bin lirayı buluyor.
Zarar etmemek için işverenin aklına ilk gelen şey, işçi sayısını azaltmak, ürettiği ürüne veya hizmete zam yapmaktır.
Hükümet yetkililerinin ‘sakın zam yapmayın, gözümüz üzerinde’ uyarısından sonra işveren için geriye bir seçenek kalıyor, o da işçi sayısını azaltmaktır.
Umarım böyle bir durum yaşanmaz ve hiçbir emekçi bu zor dönemde işinden olmaz.
Ancak aldığımız duyumlara göre birçok şirket, kurum ve kuruluş, işçi çıkarmayı bir çıkış yolu olarak görüyor.
Bu durum şehrimizde binlerce emekçiyi ciddi bakımdan etkileyebilir.
Her birey için mevcut ekonomik düzen içerisinde işsizlikten, işinden olmaktan daha zor bir durum yoktur.
Bu nedenle işten çıkarmaların önlenmesi için acil tedbirler alınmalıdır.
Hükümet zamlara karşı nasıl önlemler alıyorsa, işten çıkarmalara karşı da önlemler almalıdır.