Yaşasın kar yağıyor. Buna sevinmemek mümkün mü? Her kar yağışında yollarımız delik deşik olmasaydı. Belediye üstüne düşeni yapıp buzlanan yollarımızı tuzlayıp temizlese, kaldırımlarımızı yürünebilecek hale soksaydı.
Toplu taşıma araçlarımız zamanında insanları gidecekleri yerlere ulaştırabilseydi. Elektrik dağıtım şirketi adam akıllı hizmet verip elektriğimizi kesintisiz verseydi. Bir karganın tepesine konmasıyla trafolarımız patlayıp durmasaydı.
Hemen yanı başımızda yaşanan devletin ve örgütün acımasız savaşı ortasında, çoluk çocuk, kadın, yaşlı, hasta, elektriksiz, susuz ekmeksiz kalıp donmasaydı. Bilmem kaç ilçede onca halk, zalimce, adice alçakça kutsanmış kirli bir savaşın ortasında yağan kara donarak bakmasaydı. Cizre’deki çocuklar devletin çıkın oradan dediği öğretmenlerin yokluğundan değil de yoğun kar yağışından tatil yapsaydı.
Hala yoksulluk ve yoksunluk insanları soba ve kömür kullanımına zorlamasa her kış soba zehirlenmelerine bu kadar kurban vermeseydik. Doğalgaz altyapısı ve kullanımı konusunda daha bilinçli olup hala doğal gaz zehirlenmelerine bu kadar kurban vermeseydik.
***
Her kar yağışında yüzlerce köy yolu kapansa dahi insanlar sağlık hizmetlerine kolay ulaşabilseydi. İnsanlar bu kadar mağduriyet içerisindeyken sokakta kalmış hayvanları düşünmek aklımıza gelmez ama her kar yağışında sokaklarımızda kimsesiz hayvanlarımız olmasa, onlar için barınaklarımız olsaydı.
Bilmem kaç yıllık ve su altyapımız adam akıllı olsa her kar yağışında donan paylayan şebekelerle susuz kalmasak ve hatta hayvanlar için de bir kap su koymak gelseydi aklımıza.
Bütün çocukların ayağında sıcak ayakkabılar ellerinde sıcak eldivenler, ceplerinde para olsa, arkadaşlarıyla yapacağı kardan adamın burnu için havucun hesabını yapmak zorunda kalmasaydı.
Bir savaş coğrafyasında olmasaydık, yüz binlerce insan evinden yurdundan göç etmek zorunda bırakılmasa ve barınak sorunu yaşamasaydı.
Yoksul bir savaş coğrafyasının içinde doğduk ve yaşamaya çalışırken bunca mahrumiyet, bunca sorun, bunca yokluk bunca cehaletin içinde, yaşasın kar yağıyor demek ve kar romantizmine uzanıp neşelenmek lüksümüz yok bizim.
Yok, yağmasın artık, yeter toprak aldığını aldı ekinler içtiğini içti her kar yağışında üşüyorum, yağmasın artık üşüyoruz.
Allah dışarıda kalmışın yardımcısı olsun deyip işin içinden sıyrılmak kolaylığı kurtarmıyor vicdanlarımızı.
Allah sana yardım et diyor. Siz yardım etmeyip onca yardıma muhtacı bir duanızla kurtaracağınızı mı sanıyorsunuz.
Hani o kendin için isteyip de Allahın verdikleri var ya, işte onun içinde, o yoksulun, acın, açıkta kalmışın rızkı da var.
Allah yardım et diyor, sen yardım et ben sana yardım ederim diyor.
Bakın bir hadiste ne diyor peygamberimiz “Müslüman, Müslümanın kardeşidir Ona zulmetmez, onu (düşmanına) teslim etmez Kim, (mümin) kardeşinin bir ihtiyacını giderirse Allah da onun bir ihtiyacını giderir”
Ne güzeldir İslam ne güzeldir Müslüman olmak.