Durun, hemen kızmayın.
Fetva işine girmedim.
Sadece çok merak ettiğim bir konuyu biraz araştırdım.
Bazı tespitler yaptım ve bunu kamuoyuna sorma gereği hissettim.
Bu işin dini ve tıbbi boyutları var.
Aslında din ve tıp birbiri ile ilintili konular.
Çünkü dinin izin vermediği her şey, tıbben mutlaka bir veya birkaç sistemimize zarar vermektedir.
Tıbbın zararlı kıldığı her şey zaten yüce dinimiz tarafından yasaklanmaktadır.
Çünkü dinimiz vücuda zarar veren her türlü yiyecek, içecek ve girişimi yasaklamıştır.
Çok teferruata girmeden kolaya geleceğim.
Kola derken Yahudi sermayesi veya verdiğiniz her para size kurşun olarak dönüyor bandından yürümeyeceğim.
İsmi Mekke, Medine, din, iman veya ne koyarlarsa koysunlar, hepsinin içerisinde standart bazı maddeler vardır.
Mesela, Türk gıda kodeksine göre her litreye 3 gram (eskiden 5 gramdı) alkole izin veriliyor.
Bu sadece kola için değil meyve suları, gazoz ve diğer alkolsüz içecekler içinde geçerli.
Yani alkolsüz diye etiketlenen içeceklere 3 gram katabiliyorsunuz.
Bu yasal ve bunu size söylemek zorunda değiller.
İslamiyet, %3 veya %0003 alkol tüketmeye izin veriyor mu?
Bunu diyanete veya mahallenin imamına sorun!
Alkol meselesini de geçtik diyelim. Kolanın kemik erimesinden, zihinsel problemlere kadar sayısız zararları olduğu birçok kaynakta yazılmaktadır.
Ama bizim Müslüman, aydın, çağdaş kardeşlerimiz lıkır lıkır içiyor ve çocuklarına da içiriyor. Sorunca da “amannn sizde onu içme, bunu içme, ne içelim o zaman” diyorlar.
İyi de onu içmesen ölmezsin. Ama içersen ölmen kolaylaşır. Bunu biz değil tüm bilim adamları söylüyor. Bu kadar zararlı bir maddeyi içmek ve çocuklar içirmek bence intihardır. Hele birde Ramazan’da içmek…
Yüce Rabbimiz Bakara süresi 168 de şöyle buyurmuştur.
“Ey İnsanlar! Yeryüzündeki temiz ve helal şeylerden yiyin, şeytana ayak uydurmayın, zira o sizin için apaçık bir düşmandır.”
Şimdi birçok kaynakta geçen kolanın bazı zararlarını ben yazayım, sağlıklı ve temiz mi siz karar verin. Helal mi haram mı din adamları karar versin.
Kolanın (1886’da Atlanta doğumlu Yahudi asıllı Eczacı John Pemberton tarafından üretilmiştir) içerdiği bazı maddeler şunlar:
Fosforik Asit: Genç kadınlarda osteoporoz hastalığı riskini artırmaktadır.
Yani kemiklerin kolay kırılması hastalığıdır.
Kafein: Kafein kullanımı sinir, huzursuzluk, uykusuzluk, heyecan, fazla idrar ve sindirim şikâyetleri gibi rahatsızlıklara yol açar. Daha yüksek dozlarda ise kas seğirmesi, konuşma ve düşünmenin düzensiz akması, yorgunluk, duymama ve fizikomotor ajitasyonu oluşabilir.
Kafein, sindirim sistemi ve kalp rahatsızlıklarının ağırlaşmasına ve gelişmesine neden olur.
Üst karın ağrıları, peptik ülser ve kanamalar oluşabilir.
Biraz daha yüksek dozlarda ritim bozukluğu ortaya çıkar. Tansiyon düşer ve kan dolaşımı durabilir.
Boyar madde (Karamel): Şekerin 170 derece ısıtılması ile elde edilir.
Alerjik bünyelere zararlı bir maddedir.
Karbondioksit: Sağlığa zararlı bir gaz olup yüksek oranda alınması ani ölümlere neden olur. 2001 yılında Delhi Üniversitesi’nde “kim daha fazla kola içecek” diye bir yarışma düzenlendi.
8 litre kola içen bir genç herkesin gözü önünde 10 dakika içinde öldü.
Ölüm sebebi ise karbondioksit zehirlenmesi idi.
Karmin: Renklendiricidir. Cochineaal adlı bir böcekten elde edilir.
Şampuan ve kozmetik sanayide kullanılan bir böcektir. (Bu konu başlı başına bir konudur.)
Yapay Tatlandırıcılar: Aspartam E951, Asesulfan E950, Sakarin E954 bu maddeler Alzheimer riski oluşturmaktadır. Özellikle aspartam çocukların zihinsel gelişimini önler.
%5 Oranında Etil Alkol: Alkol zaten zararlı bir madde olmakla beraber İslamiyet’e göre çoğu sarhoş eden şeylerin azı da haramdır. Yani; %5 de olsa haramdır.
Kokain: Mide duvarında tahrişlere neden olur.
Kolanın zararlarını anlamak için bir tabağa et parçası koyup üzerine kola döker ve 2 gün beklerseniz etin tamamen kaybolduğunu göreceksiniz.
Ayrıca bir bardak kolanın içine öldükten sonra bile en fazla dayanan organımız olan diş attığınızda 3-4 gün sonra lastik gibi olduğunu göreceksiniz.
Çünkü kolanın asitlik derecesi yüksektir. (ph:3,4)
Şeker: Bir bardak kolada 32 küp şeker vardır.
Kolanın sebep olduğu hastalıklar
Kolanın sebep olduğu hastalıklardan bazılarını sayacak olursak:
1. Fazla kilo ve yağlanma
2. Karaciğer hasarı
3. Diş çürümesi
4. Böbrek taşları ve böbrek hastalığı
5. Asit reflü
6. Kemik erimesi
7. Hipertansiyon
8. Kalp hastalığı
9. Sindirim bozukluğu
10. Alzheimer
11. Kanser
12. Şeker hastalığı
13. Böbreklerde kalsiyum alımını hızlandırır.
14. Diş çürüklerini artırmaktadır.
15. Aşırı içilmesi kas hastalıklarına neden olmaktadır.
16. Ani olarak kan şekerini yükselttiği için vücudun yağ depolamasına neden olmaktadır.
Kolanın vücuttaki bir saati
Kalp ve iç hastalıkları uzmanı Canan Karatay bir bardak kolanın vücuttaki ilk bir saatini anlatıyor:
§ İlk 10 dk ’da kanınıza 10 çay kaşığı şeker girer. Bu normal günlük dozun 100 katı kadardır. Ancak kolanın içinde bulunan fosforik asit sayesinde bulantınız olmaz.
§ İlk 20 dk’ da kan şekeriniz aşırı şekilde yükselir. Bunun sonucunda pankreasınızda aşırı derecede insülin salgılanır ve kan şekerinin fazlası karaciğerde yağ olarak depolanmaya başlar.
§ İlk 40 dk’ da kafeinin tamamı dolaşıma girmiş olur. Kan basıncı yükselir. Karaciğerden daha fazla şeker yapılarak kana geçer ve kan şekeri tekrar yükselir.
§ 45. dk içinde dopamin yapımı artar. Mutluluk hissi başlar. (Eroinin yaptığı etkiyi yapar.)
§ 60. dk içinde ani açlık hissi oluşturur. Tekrar kolaya ve tatlılara saldırırsınız.
§ Bu kısır döngü devam ettiği sürece karaciğer ve böbrek yağlanması artar. Vücudun tüm hücrelerinde leptin ve insülin direnci gelişir.
§ Şişmanlık hastalığını başlatmıştır ve bütün dejeneratif hastalıkların nedenidir.
Yapmayın bu kötülüğü kendinize ve ailenize yapmayın.
Ne Ramazan’da nede sonrasında kola içmeyin, içirmeyin!
Yiyip içtiklerinizin helal ve temiz olup olmadığını mutlaka araştırın.
Ramazan’ın hakkıyla eda edildiği yarınlar dileğiyle, sağlıklı ve mutlu kalın…