FETÖ darbe girişiminde yapılan ihbarlar, gözaltlıları, tutuklamalar sayıca hayli kabarık total olarak yüz binleri bulup geçiyor bile.
Hani Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan’ın söylemiş olduğu o meşhur deyim: “at izi, it izi karışmış” sözüyle yola çıkarsak. İstemeyerek olsa da mutlaka aralarında mağdur olanlar, iftiraya kurban olanlar da yok değil. Cemaat çok sinsi plan ve programlı hareket ettiği için çoğu kaçtı. Yurt dışındalar şimdi. Bu konuda yargıyı da önceden ele geçirdikleri için işleri çok kolay olmuştu. Özellikle de lider kadro.
Kaçmış oldukları ülkeler de ne yazık ki onlara hem kucak açıyor, iade etmedikleri gibi onlara yardımcı bile oluyorlar.
Sözüm ona modern, adil ve hukuka dayalı bir dünya da(!) yaşıyoruz güya.
Arabesk takılmak gerekirse akla ünlü arabeskçi Orhan Gencebay’ın “Batsın bu dünya” geliyor.
Olaylar, gördüklerimiz ve okuduklarımız ne yazık ki hayal kırıklığına götürüyor bizleri ve ister istemez koro halinde: Batsın bu dünya! diyoruz.
Esas itibariyle mağdurların haklı olup olmadığı konusunda filtreler, ayıklama ve hızlı sorgulama, belgelere dayatma gibi çok daha güzel süzgeçler kullanabilir. Çünkü hayat mayat meselesi. Basit bir konu değil bu.
Çünkü görevden alınanlar mesleklerini, özlük haklarını ve daha sayılacak bir çok haklarını kaybediyorlar. Geriye dönüldüğünde ekonomik olarak, ailevi olarak kitleler mağdur olarak etkilenmektedirler.
Toplumun içine çıkamayan öğretmenler var. Açığa alınmışlar. Aylardır bekliyorlar belki, aylarca daha bekleyecekler de. Yol da eski öğrencileriyle karşılaştıklarında, mağdur öğretmenler yollarını değiştiriyorlar. Damgayı yemiş, açığa alınmışlar çünkü.
Ama aylardan beri aklanamamış, beklemeye devam. Ben sadece öğretmenlerden söz ettim.
Benzer örnek polisler de devletin daha birçok ayrı branşlar ve kademelerinde de geçerlidir.
Esas itibariyle bu açığa alınmalar ve soruşturmalar bir kaç maddelik kesin ve ispata dayalı kriterlerle olabilseydi çok daha yararlı olmazmıydı? diye düşünmemek elde değil.
***
Bir diğer önemli konuda, bu konular da kurulmuş olan komisyonların, araştırmacıların hızlı, isabetli ve objektif kararlar almaları fazla uzatmamaları ülkemizin saygınlığı ve prestiji açısından çok önemlidir hem dahili hem de harici olarak.
Mağdurlar ama gerçekten mağdur olanlar Amazon ormanlarından gelen yamyamcılar olmayıp bizim öğretmenlerimiz, polislerimiz, memurlarımız yani öz be öz bu vatanın evlatlarıdırlar. Onları üzmeyip hakikaten mağdurlarsa, mağduriyetlerini daha da arttırmayıp nihayetlendirmemiz gerekmez mi?
Bir şiirimle bitiriyorum.
SEVGİ
-To My Jeniffer...
Benim bahtım kara,
Senin ise giysilerin
Benim ümitlerim yeşil,
seninse gözlerin.
Benim şiirlerim var,
Seninse şairlerin.
Benim hiç sevenim yok,
Senin ise sevmeyenin.
Benim mevsimim kış,
Seninse hep ilkbahar.
Rica etsem çıkar mısın?
Kalbimden, ruhumdan
Dünyamdan ve bana ait olan
Hatıralarımdan, anılarımdan.
Hem de senli rüyalarımdan.
PLEASE GO OUT..!
29/12/1980 - New York/USA M.Ekmen
Kalın sağlık ve saygıyla siz Batmanlılar ve değerli Batman Sonsöz okurlarımız.