Sen yasayı bilmeyen, sen kurumunu tanımayan, sen başına buyruk burnunun dikine ezberinin kibrine göre memurunun iş yapmasını umursamayacaksın ondan sonra kalkıp, mahkemelerin iş yükü çok fazla diyeceksin.
İş bilmeyen memurun işgüzarlığından doğan ve doğacak mahkemelerin yükü bitmedi bitmez.
Onun için “mahkemelerin iş yükü çok” demeyin, hiç demeyin. Önce toplayın trafik polislerinizi eğitin, onlara hangi durumlarda nerde nasıl ve kime ceza kesebileceklerini iyice kavratın. Vatandaşın onların düşmanı olmadığını vatandaşın beyanına, kartına ve evrakına güvenmeyi öğretin. Hele ki o kartı ve o hakkı, o trafik polisinin bağlı olduğu Emniyet Genel Müdürlüğü vermiş ise. Kurumuna ve kendine güvenmeyi öğretin.
6 Nisan sabahında takip ettiğim bir haber için havaalanının giden yolcu kapısında aracımı park etmiş bekliyordum. Aracımın ön kısmında Emniyet Müdürlüğünden aldığım basın trafik kartı bulunduruyordum.
Bu kart Başbakanlık Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü ile Emniyet Genel Müdürlüğü arasında imzalanan bir protokole istinaden sarı basın kartı sahiplerine verilen bir kart.
Ve aynı protokolün Tanımlar bölümünün b bendinde basın trafik kartı şöyle tanımlanıyor: Basın Kartı bulunan basın mensuplarına, görevli olmak şartı ile görevlerinin ifası sırasında, 13.10.1983 tarihli ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun temel kurallarına uymak, trafik güvenliğini bozmamak ve trafik zabıtasınca alınan tedbirlere uymak kaydıyla trafik zabıtasınca gerekli kolaylığın sağlanması için Başbakanlık Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen ve Emniyet Genel Müdürlüğünce mühürlenen kartı
Protokol’ün “Basın Trafik Kartlarının Kullanılması ve Sağlayacağı Kolaylıklar” başlıklı üçüncü bölümünde 11. Madde diyor ki “Basın Trafik Kartları, basın kartı taşımakta olan kişilerin görevlerinin ifası sırasında bizzat kullandıkları veya bulundukları aracın ön camında, görevlilerce kolayca görülebilecek şekilde bulundurulur.”
Bulundurdum ama görevli baktığı halde ve görmedi ya da görmezlikten geldi.
12. Madde de ise “Basın Trafik Kartı sahiplerine, görevli olmak şartı ile görevlerinin ifası sırasında, 2918 sayılı Kanunun temel kurallarına uymak, trafik güvenliğini bozmamak ve trafik zabıtasınca alınan tedbirlere uymak kaydıyla aşağıdaki kolaylıklar sağlanır.”
b) Trafik zabıtasınca, basın mensuplarının araçlarına, trafiği aksatmamak şartıyla durma, duraklama ve park etme gibi kolaylıklar sağlanır.
Emniyet Müdürlüğü memuruna diyor ki kolaylık sağla.
Ben de sağlandığını sandığım kolaylıktan faydalanmaya çalıştım.
Kolaylık sağlaması gereken görevli memur park cezası kesmek için, aracımın arkadan fotoğrafını çekip 92 lira park cezası kesti. Özellikle kartımı gösterdim ve bilmesi gereken protokolle ilgili de bilgilendirdim. Ama kolaylık sağlaması gereken memur maalesef ki kendi kurumunun verdiği kartı ve hakkı umursamaksızın ceza işlemi yaptı. İtirazıma da sulh ceza mahkemelerine başvur diye cevap verdi.
Mahkemelerin iş yükü neden mi fazla?
İşte bunun için fazla.
İtiraz etmeme ilişkin dostlar diyor ki 92 lira için o kadar uğraşmaya değmez.
Doğru 92 liraya değmez ama memura işini öğretmeye, hakkını çiğnetmemeye, iş bilmezliğin resmini çekmeye değer.
Ezcümle ya Emniyet Genel Müdürlüğü Basın Trafik Kartını dağıtmaktan vazgeçsin ve dağıttıklarını toplasın ya da o kartların ne işe yaradığını memuruna öğretsin.