Merak ettiniz mi hiç, engelliler ne istiyor?
Dünya Engelliler Gününde engellilerin ne istediği anlaşılamadı.
Bir engelliler günü daha göstermelik etkinlik ve içi doldurulmayan mesajlarla geçti.
Dünya Engelliler Gününün kutlanacak gün olmadığının bir kez daha farkına varamadık.
Farkına varmadığımızdan dolayı 3 Aralık Dünya Engeliler Gününün farkındalık oluşturma günü olduğu bir kez daha anlaşılmadı.
Kendilerine kimsenin acıyıp iyilik yapmasını istemeyen engellilerin tam olarak ne istediği yine anlaşılmadı.
Engelli bireyler senede sadece iki gün, (3 Aralık Dünya Engelliler Günü ve 10–16 Mayıs Engelliler Haftası) hatırlanıyor.
Bu günlerde icraattan daha çok engellilerin bayramıymış gibi bir hava estiriliyor.
Sadece mesajlar ve birtakım sosyal etkinliklerle geçen engelliler gününde bile engellilerin sorunları masaya yatırılmıyor.
Bu çerçevede bir çalıştay, bir konferans düzenlenmiyor.
Önemli günlerde engelliler arasında bile ayırımcılık yapılıyor.
Haklarını dillendirmeyen engellilere sunulan ufak tefek olanaklar, bir lütuf ve büyük bir minnet gibi görülüyor.
Herkes gibi insanca bir yaşam isteyen, engelli olmayanlarla eşit şartlarda yaşamayı savunan engelli bireyleri kimse muhatap ve esas almak istemiyor
Engellilerin ne istediğinden ziyade, ‘ne söylersek kabul edin, bizi yüceltin, size bazı haklarınızı size veririz’ yaklaşımı var adeta.
Senede iki kez bu hak var, ondan sonra da engeliler unutuluyor.
Oysa herkes bir engelli adayıdır.
Engellilik sadece doğuştan gelişen bir durum değildir.
Bu gün kendini sapasağlam görenler, her an tekerlekli bir sandalyede kendini görebilir.
O yüzden 3 Aralık ve 10–16 Mayıs’ın neyi amaçladığını iyi anlamak lazım.
Engelli bireylerin gündelik yaşamda nasıl zorluklarla karşılaştıkları ve nasıl bir hayat geçirdiklerini anlamak gerekir.
Bunun için özel günlerin, farkındalık oluşturma günü olarak görülmesi gerekir.
Korkmadan, ayırımcılık yapmadan engellileri dinlemek gerekir.
Engelliler ne istiyor, beklentileri ve istekleri nelerdir, bunu öğrenip bilmek gerekir.
Engelliler gününü kutlamayla ve bol bol mesaj yazmakla engellilerin meramı anlaşılmaz.
Onların dünyasına girmek gerekir, onları içten sevmek gerekir.
Engellileri sınıf ve derecelerine göre sağır, kör, topal, deli olarak görmek, sakat bir anlayıştır.
Onların her biri, saygın ve bu toplumun bir parçasıdır.
Onları görmesek, anlamasak da sayıları hiç de az değil.
Batman’da engelli nüfus oranı yüzde 10’lardadır.
Bu da nereden bakarsanız bakın, 30-35 bin kişi demektir.
Engellilerin karşılaştığı birçok engel ve sorun var.
En büyük engel de toplumsal yaklaşımdaki zihinlerdeki engeldir.
Bu aşılmadığı sürece, engelli bireylerin sorunları ve dertleri bitmez.
Engellilerin içi boş mesajlar ve kendilerine şirinlik yaparak gülümseyen bir toplum değil, kendilerini anlayan bir topluma ihtiyaçları var.
Bu sene de 3 Aralık Dünya Engeliler Gününde bu anlaşılmadı ne yazık ki.
Engelliler kendi engelli durumundan daha çok, insanların bakışları ve kendilerine yönelik yaklaşımlardan rahatsızdır.
Zihinlerdeki engel, onları daha çok yaralıyor.
Bu yaklaşım var oldukça engellilerin ne istediği anlaşılmaz.
Engellilerin ne istediğini merak ediyorsanız, buyurun size cevabı;
Engelliler öncelikle ön yargısız bir şekilde muhatap alınıp, anlaşılmak istiyor.
Bunu yapmadığınız sürece ne yaparsanız yapın, engelliler ile ilgili yapacağınız hiçbir etkinlik ve farkındalığın bir anlamı olmaz.
Bu önemli günde bir farkındalık yaratma adına bunu hatırlatmak istedim.