Kabe'yi yıkmaya gelen ve fillerin öncülük ettiği Ebrehe'in meşhur ordusunun Kabe'ye bir kaç kilo metre kala Ebabil kuşları tarafından yok edilmesi üzerinde elli gün geçmişti.
Rebi-ül evel ayının on ikinci gecesi; miladi 571 yılının Nisan ayının 20 si idi.
Hz. İbrahim'in duası Hz. İsa'nın müjdesi ve dedesi Abdulmuttalip rüyası olan Hz Muhammed sallallahu Aleyhi ve Sellem Annesi Amine'nin yanlız kaldığı Pazartesi gecesinin sabahına doğru dünyaya geldi.
Doğduğu gece "İran'da Kisra'nin (İran hükümdarı) sarayında sütunlar yıkılmış, Mecusilerin taptiklar ve hiç sönmeyen ateşleri sönmüş ve Sava gölü kurumuştu."
Dedesi büyük bir ziyafet vererek "gökte hak, yerde halk pek çok medhedip övme" umuduyla ataları arasında olmayan "MUHAMMED " İsmini vermişti.
Üstad Bediüzzaman: "Öyle de, maddi ve manevi hayatı Muhammediye aleyhisselatu vesselam dahi; hayattan ve Ruh-u kainattan süzülmüş Hülâsatü'l-hülasadır ve risalet-i muhammediye aleyhisselatu vesselam dahi kainatın his ve şuur aklından süzülmüş en safi hülasasıdır...." (Sözler)
Önümüzdeki Salı yı Çarşambaya bağlayan gece mevlit kandili yani Peygamberimiz sallallahu Aleyhi ve Sellem doğum gününün sene-i devriyesidir.
Bu gecenin kutlamasına dair tarihi bilgiler ve alimlerin görüşleri;
İ'anetuttalibin (c.3, s.364) sahaviden nakil ile "mevlit Kandili Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'den 3 asır sonra icat edildi."
İbni cezveyj; "hicri takvimine göre 7 asır sonra Erbil meliki el Muzaffer Ebu Sait tarafından icat edildi."
Süleyman Çelebi 15 yy de "vesiletül necat" adlı manzum Türkçe Eser yazmış daha sonra kısaltılarak 'Mevlid' denemiş ve Bursalı sekban adlı Bir müzisyen tarafından da bestelenmiş.
Arapça, Kürtçe Arnavutça... Ve daha birçok dil ve lehçe de mevlid mevcuttur.
Osmanlı döneminde ise 1588 yılında Ayasofya camisi'nde ilk kez resmi törenle kutlanmıştır.
Üstat Bediüzzaman: "Beşinci Nükte: Mevlid-i Nebevî ile Mi'raciye'nin okunması, gayet nafi ve güzel adettir ve Mustahsen bir adet-i islamiyedir. Belki Hayati ictimaiye-i İslamiyenin gayet Latif ve parlak ve tatlı bir medarı sohbettidir. Belki hakkaik-i imaniyenin ihtarı için en hoş ve şirin bir derstir. Belki imanın envarını ve muhabbetullah ve aşkı Nebevi göstermeye ve tahrike en muhayic müessir bir vasıtadır.
Cenabı hak bu adeti ebede kadar devam ettirsin ve Süleyman efendi gibi Mevlüt yazanlara cenabı hak rahmet etsin yerlerini cenneti Firdevs yapsın amin. (mektubat 10)
Şafii mezhebi imamı Haceri-l Askalani de: "bununla beraber mevlit işinin iyi tarafları vardır iyi tarafların yapılırsa Bida-ül hasene olur." demişti.
Mevlit Kandili; içine haram katılmaz, israf yapılmaz, yetimler, kimsesizlere yardım eli uzatılır; anne-baba duası alınır ve çocuklar sevindirilir ise güzel yani hasene bir bidâ olur.
Peygamber sallallahu Aleyhi ve Sellem'e salavat getirmek, Kur'an okumak ve diğer güzellikler göz önünde bulunduğunda "faydanın cem'i zararın defi" kuralı gereği güzel ve yerinde bir kutlama olacağı kanaatindeyim.