?>

OKKALI BİR 8 MART YAZISI…

Hatice Türkan

7 yıl önce

Her 8 Mart’ta olduğu gibi yine kadını simgeleyen mor fularımı taktım,
Kırmızı ojelerimi sürdüm,
Topuklu ruganlarımla sokağa çıktım.
8 Mart geleneğidir bunlar benim için…
Klavyenin başına geçerken ise pek bir cesur durdum.
Free takılacağım” dedim…
Çünkü 8 Mart ya bugün;

Her şeyi yazmak serbest bana.

Biz kadınların ne denli özenli,

Siz erkeklerin ise ne kadar sorumsuz ama sorunlu olduğunu anlatacağım bugün.
İster kırılın, ister kızın,
“Aman ha küsmeyin” de demeyeceğim.

Ne diyordu sarı mikrofona konuşan kız;

“Ben zaten kitap okuyorum”

Tavsiye ederim, internetten tıklayıp izleyin.

Güzel mesajlar veriyor.

“Dans edin” diyor,

“Amaaaan takmayın onu bunu” diyor.

Biz yapamıyoruz gerçi.

Elalem, asıl öznedir bizim buralarda hep.

Sofranın başköşesine oturur.

Giyimine karışır, yediğine karışır, kilona karışır

Neden evlenmediğine karışır,

Evlenirsin, neden çocuk sahibi olmadığına karışır,
Kocanla neden tartıştın karışır,

Makyajına karışır.

Elalemdir o.

Baş öznedir.

“Tövbe de kız” ayıp!

Neyse, yazımızın da baş öznesi olmayıversin.

Biz gelelim, siz erkeklere…

Bugün 8 Mart ya hani.

Biraz daha özeneceksiniz kibar olmaya, biliyorum.

Belki minibüste yer vereceksiniz kadınlara.

Belki dövmeyeceksiniz,

Belki daha az istismar edeceksiniz

3-5’iniz çiçek alacaksınız, yemeğe falan götüreceksiniz eşinizi, sevdiğiniz kadını ya da kızınızı…

Ya da tam tersi, bilmiyorum…

Ama siz bunları yapıyor ya da yapmıyorsunuz diye biz değer kazanıp kaybetmiyoruz ki…

Biz zaten hep değerliyiz.

Biz hep, asıl kahramanız biliyor musun?

Siz, bırakın dünyayı yönetmeyi, evi bile yönetemezsiniz yanınızda bir kadın olmadan.
İyi, başarılı, çalışkanız da bıdı bıdımız çok, öyle mi?

Wallahi, bizden daha çok gevezelik yapıyorsunuz.

Dedikodunuz da bizden kat be kat daha çok…
Biz biliyoruz ki siz kahvelerde, işyerlerinde erkek erkeğe kaldığınızda kimlerin nelerini konuştuğunuzu.

Bilmiyor muyuz, sanıyorsunuz?

Yanılıyorsunuz…

Üstelik kadın, her zaman daha dayanıklı sizden…
Siz, ağda acısına, doğum sancısına katlanın da görelim sizi.
O topuklu ayakkabılarla şu Batman’ın delik deşik sokaklarında, parke taşlarında yürüyün bi…
Onca saat çalışıp, eve gittikten sonra yemek pişirin, evi süpürün, çocuk bakın;
Bakalım evin hangi köşesine yığılıp kalacaksınız?
Hem kadın, her zaman daha çok üretiyor sizden.

Daha çalışkan.

Daha azimli.

Daha da dirençli…

Bakmayın yumruk atamadığına, tokadının hafif olduğuna;
Öyle laflar eder ki yıkar en kabadayı adamı.
Çünkü bilir, lafı gediğine koymayı…
YAZARIN DİĞER YAZILARI