Parklar; Belediye ve Valiliğimizin en güzel çalışmalarından. Kayyumumuz park ihtiyacını iyi değerlendirerek her mahalle ve ilçe de birden çok park yapıyor.
Bu taktir edilecek bir durum.
Eski Batman’da yaz aylarında damlarda tahtlarda yatmak vardı. Yazın bunaltıcı sıcaklarından kaçanlar damlarda ki tahtlarda yatarak serinlerdik.
Şimdilerde öyle mi?
Yazın sıcaklar basınca klimaların hasta bıraktığı odalardan kaçan insanlar, rahatlamak için park ve bahçelere akın ediyorlar.
Parklar; Batman için bir kaçış, bir nefes alma yerleri. Ayrıca yıldızları seyredebilecekleri açık alanlar. Bu güzelim yeşil alanlarda serinleyebiliyorlar.
Parkların hepsi büyük meblağlarla, önem verilerek ve de hassasiyetle gerçekleştiriliyor. Tabi ki bu çalışmalar haklı olarak taktir ediliyor. Halk, bu alanları geceyarılarına kadar doldurarak memnuniyetini gösteriyor.
Taktirlerini ve memnuniyetlerini parkları doldurarak sunuyorlar.
Aynı çalışma, ilçelerde de gerçekleştiriliyor. Batmanın her ilçesinde yeni yeni park ve bahçeler yapılıyor. İnsanlar akın akın bu parklara gidiyor, dinleniyor, haftanın stresini atıyorlar.
Ne de güzel imkanlar bunlar. Bizler de taktir ediyoruz. Önemsiyoruz.
Bu tür korunaklı parkların yapımını lütuftan çok bir ihtiyaç olarak görüyoruz.
Buraya kadar söyleyecek bir şeyimiz yok…
Ama durup düşünmemiz gereken bir konu var.
Bir örnekle meseleyi açıklayalım. Bundan önce Batman’ın sadece Atatürk parkı vardı. İnsanların en çok gezip dolaştığı yerdi. İnsanlar, zamanın Valisi ve Kayyumu olan Vali Yardımcısından bir talepte bulundular.
“Şehrin ortasında kalan güzel bir parkımız var. Bu güzel parkın bir köşesine halkın vakit namazlarını kılabileceği estetiği güzel bir mescid yapılsın.” Dediler. Bu istek makul bulundu ve bugün aynı yerde “Kardeşlik Mescidi” adında çok güzel bir Mescid yapılıyor. Herkes yapılan bu mescidle gurur duyuyor. Bulunduğu yere ne de güzel uyum sağlıyor.
Şimdi aynı güzelliği diğer parklar için de istiyoruz. Şehrin dört bir tarafına çok güzel parklar yapılıyor. Bunlar, bizler için tabi ki sevindirici…
Şöyle bir örnek verelim. Çok güzel bir sanat eseri yaparsında o sanat eserini lekeleyen bir eksik kalırda “Keşke şu eksiği de tamamlansaydı. O zaman ne güzel olurdu.” Denir ya… İşte aynen onun gibi parkların bu güzelliğini lekeleyen çok önemli bir eksik bırakılıyor.
O önemli eksik…
Camiler, mescidler, namazgahlar tabi ki…
Ne yazık ki bu güzelim parklarda ibadethaneler eksik bırakılıyor. Bu da bizim için büyük bir ayıp oluyor.
Bizlerde bu nedenle yetkililere sesleniyoruz.
İstiklal Parkı, Karabağ Parkı gibi halkın çok büyük teveccühüne sahip bu güzel eserler maalesef mescidsiz bırakılmış şekilde.
Yazık günah değil mi?
Halkın yüzde doksan dokuzunun müslüman olduğu bir ilde yaşıyoruz. Halkın ibadethane gibi ihtiyaçlarının karşılanması çok makul değil mi?
Milyonların harcandığı bu güzelim parklarda görsel olarak güzel ve estetik mimariye sahip namaz kılınabilecek ibadethanelerin yapılması bu güzellikleri kemale erdirecektir.
Şimdi bizler, sesimizi yetiştirebileceğimiz kadar yüksek bir sesle büyüklerimize sesleniyoruz.
Sayın Vekillerimizden, Sayın Valimizden ve Sayın Belediye Başkanımızdan rica ediyoruz.
Şu yapılan güzel parklarımızın güzelliğini daha da arttırmak ve yapılan hizmetleri daha da güzel güzel bir şekilde taçlandırmak için şu büyük parklarımızı bir mescidle şereflendirmenizi bekliyoruz. Bu güzel kentimizin güzel parklarına ancak bu yakışır.
Halkımızın büyük kesiminin talebi bu yönde olduğunu biliyorsunuz…
Bizlerde Sayın Valimiz, Belediye Başkanımız ve Yetkililerden halkın bu haklı talebine kulak vermelerini ve parklarımızın Batman’a yakışır İbadethanelerle, mescidlerle taçlandırılmasını bekliyoruz.