Ne maçtı ama! Hava soğuk, zemin sentetik, rakip zorluydu. Ama unutulan bir şey vardı. Petrolspor zoru severdi. Tüm deplasmanlarını kazanmış, çıktığı sentetik zeminlerin hepsinde galip gelmiş ve zorlu rakiplerinin çoğunu yenmişti. İki hafta üst üste kendi evinde puan ve puanlar kaybedince bunları unutmak, liderliği farklı devam ettiren takıma haksızlık olurdu. Arnavutköy Belediyespor deplasmanındaki 2-0’lık farklı galibiyet zirvenin haklı sahibi olduğumuzu bir kez daha gösterdi. Bu güzel galibiyet ile sezonun ilk yarısının bitmesi de ayrı bir keyif. Hemen arkandaki rakibini yenerek puan farkını açmak ta apayrı bir keyifti.
Önemli isimlerinin arka arkaya sakatlanması ile zor zamanlar yaşayan Zafer Hızarcı Hoca, Savaş Çakır’ın dönmesine sevineyim derken hafta arası idmanda, takımın formda ismi Hasan Çavdar’ın sakatlanmasıyla o sevinci kursağında kaldı. İki hafta da hem de kendi evinde 4 puan kaybederek zirvede kan kaybetmesi de kafasında bir sürü soru işaretine neden oluyordu. Arnavutköy deplasmanına çıkardığı ilk 11’de bunu gösterir nitelikteydi. Kaptan Erdi’yi kulübede oturtan Hızarcı, Hasan’ın yokluğunda oynatmayı planladığı Savaş’ı maç eksiğini göz önüne alarak riske atıp oynatmadı. Ferhat Canlı ve Orhan Nahırcı tercihleriyle sahadaki yerini aldı. Sistem olarak ta sanki bu maça mı özel bilinmez farklı bir sistem ile sahadaydı. 3’lü ön libero anlayışından ikili ön liberoya geçmiş ön tarafta rakibi karşılayan bir oyun anlayışı tercih edilmişti. Bazen 4-4-1-1’e dönen seçenekte tercih edilmişti. İşe yaradı mı bence fazlasıyla. Stoperde Ömercan’ın hızını, orta alanda Orhan Nahırcı’nın fiziksel gücünü ve Ferhat Canlı’nın mücadeleci oyunu takdir topladı. Akın Akman’ın başrol oynadığı maçı iki gol ile süslemesinin yanı sıra takım oyunu içindeki katkısı ve becerisi parmak ısırttı. Her zaman dediğim gibi zekası ile çok iyi işler yapıyor. Kral Aykut Çift bu haftayı boş geçse de kaçırdığı net pozisyonlar gözümün önüne gelmiyor değil. Özellikle dakikalar 9’u ve 23’ü gösterdiğindeki sahneler! Onları atsa maçı erkenden koparabilirdik ama canı sağ olsun. Koşuları, mücadelesi ve hırsı ile rakip savunmayı kendine mahkum etmesi de bu maçta yetti. Tüm takım iyiydi ve tek tek yazmanın da anlamı yok sanırım ama Okan Toprak yüreğini de yazmadan edemeyeceğim. Ali Kemal ile uyumu bir tarafa her topa kafa göz dalan ve 90 dakika boyunca savaşarak formasının hakkını veren isimlerdendi. Takımın aksayan yerleri yok muydu derseniz vardı elbette. Yine bariz pas hataları, son vuruşlardaki aksaklık, bölgeler arası kopukluk ve duran topları faydalı kullanama hastalığımız. Mücadele ve ‘’Akın’’ dolu vuruşlar ile gelen goller sonrasındaki zaferimiz bunları konuşmamamıza neden oldu.
Evet yarı devreyi zorlu bir süreçten sonra galibiyetle kapattık. Tüm futbolcuların hepsinin ama hepsinin yüreğine sağlık. Haftalardır çok yoruldular. Haftalardır aynı iskelet kadro sahadaydı. Bu iskeleti bozacak başka isimler de bekledik ama olmadı sanırım. Şimdi aksiyonu bol sezonun 2.yarısı için takviye zamanı. Yedek kulübesinin güçlenme vakti. Tüm seriyi, tüm galibiyetleri, tüm sevinçleri, tüm üzüntüleri, tüm kavgaları unutup yeni başlıyormuş gibi, 8 puan farkla lider değilmiş gibi başlama vakti. Bunun için teknik heyet ve yönetime iş düşüyor. Uyum, anlayış ve çaba çerçevesinde hemen transfer çalışmalarına başlanılmalı. Vakit birlik olma vakti, vakit takım bu kadar yakınken hayallerimize el uzatma vakti. Sarılalım hepimiz birbirimize. Taraftar inanmış ellerinden geleni yapıyor. Kendi sahasında binler tribüne akıyor, deplasmanlarda kötü hava koşullarına rağmen yalnız bırakmıyor. İnanmışlar ve istiyorlar. Arnavutköy’de bunu yeniden gördük.
Şimdi Teknik Heyet, yönetim, taraftar, basın, şehir ve bu takıma gönül vermiş herkes tek yumruk, tek ses olsun. Kazanacaksak birlikte kazanacağız.