Psikolojik hastalıklar ruhun boşluğundan kaynaklanır. İnsan Rabbini tanımazsa, haddini bilmezse, acizliğini idrak etmezse tükenmişliğe mahkûm olur. Evham ve kaygıların esiri haline gelir. Haddini bilmeyen daha çok istek ve talepte bulunur. Elde edemeyince de kendi ile iç çatışmaya girer. Neticede psikolojik buhrana düçar olur. Günümüzün kadın hastalıklarının başında psikolojik rahatsızlıklar gelmektedir. Ülkemizde yılda 35 milyon kutu antideprasan ilaç tüketiminin olması bunun ispatıdır. Değer ölçülerini yitiren nerede nasıl duracağını bilmeyen günümüz insanı bu rahatsızlığa zemin hazırlamaktadır. İnsana değerini veren Rabbidir. Bu gün insanımızın Rabbi ile Rububiyyet ilişkisi bozuktur. Allah’ın insana verdiği değere, Allah’ın insanı koyduğu yere insan karşı çıkmaktadır. Bu da insanın kendi içinde tenakuza, zıtlaşmasına neden olmaktadır. Rabbi ile barışık olmayan insan kendi ile barışık değildir. Kendini manen ve madden tüketmektedir. Bu tükenişe dur demenin yolunu bir takım uyuşturucu, uyutucu deprasan ilaçlarda bulmaya çalışmaktadır. Neticede bu ilaçların tutsağı haline gelmektedir. Boşluktan geçici kurtuluş çaresi ararken fizyonomisini etkileyerek bünyesinde, organlarında telafisi imkânsız zararlara sebep olmaktadır. Esas ruhi boşluğun tedavisi; insanı inşa projesi olan, insanın fıtratına, bozulmamış haline döndüren Allah’ın vahyi Kur’an-ı Kerimdir. Psikolojik sorunları olan insanlar önce Rabbi ile ilişkisini düzeltmeli. Bunun içinde, Kur’an-ı anlayıp, yaşamaya, hayat tarzı haline getirmeye yönelmelidirler. Bakara suresi (163-255), Araf suresi(54-55-56), Haşr Suresi(24) ayetlerini tefekkür ederek anlayarak ve özümseyerek, hücrelerine geçirerek okumaları psikolojik rahatsızlıkların tek ve değişmez tedavisi budur. Allah C.C. cümlemizi Allah’ı hakkı ile tanıyan, gerçek kul olanlardan eylesin