Urfa’da İmam Hatip Lisesinde okurken (1970’lı yıllar) vakıflar yurdunda kalıyorduk. Yurdumuz balıklı göle yapışık Rızvaniye camiisinde idi. Ramazan ayına girmeden önceki son cumada imam efendi her sene "Recep, Şaban ve Hoş geldin Ramazan" diye hutbeye başlardı. Allah rahmet eylesin bize tatlı bir hatıra bırakmış. Ramazan ayı, orucu ve teravihi ile biz Müslümanlar için bir başka güzeldir. Allah'ın; Rahmet, bereket ve af etmesinin en bol olduğu bir aydır. İbadetlerin, tövbelerin, sadaka ve hasenenelerin dergah-i ilahide kabul gördüğü müstesna bir aydır. Bin aydan daha hayırlı olan Kadir gecesini içinde barındıran Kur'an ayıdır. Bizleri bu aya ulaştıran, oruç tutmayı, ibadet etmeyi, Kur'an okumayı, hayır ve hasene yapmayı bize nasıp eden Allah'a ne kadar şükür etsek azdır. Bediüzzaman: "Her hasenenin sevabı başka vakitte on ise, Receb-i Şeriftr yüzden geçer, Şaban-ı Muazzamada üç yüzden ziyade ve Ramazan-ı Mübarekte bine çıkar ve cuma gecelerinde binlere ve Leyle-i Kadir'de otuzbine çıkar." (Şualar) Ramazan orucu hicretin bir buçuk veya ikinci senesi içinde farz olunmuştur. Taberaniden rivayet edilen hadiste Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem: - "Size Ramazan geldi. Bu ay bereket ay'ıdır. Bu ayda Allah size yardım eder. Rahmetini indirir, günahları afeder, duaları kabul buyurur. Allah, sizin ibadet hususundaki yarışınızı görür de sizinle meleklerine iftihar eder. Binâenaleyh siz Allah'a hayır işlediğinizi gösterin. Çünkü şaki bu ayda Allah'ın rahmetinden mahrum kalan kimsedir. (Sah. Müslim) Ramazan-ı şerif orucu, Şaban ayının otuz gün tamamlanması veya Ramazan ayının hilali, teleskop veya başka bir vasıta ile değil de, normal olarak çıplak gözle görülmesiyle vacip olur. Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellam: "Onu (ay'ı) gördüğünüzde oruç tutunuz, gördüğümüzde orucunuzu açınız (Bayramınızı yapınız). Üzerinde bulut olursa, Şaban ayının sayısını otuz güne tamalayınız." (Buharı. Şafii Ilmi) Oruç ayına girileceği kesin olmayan son güne "Yevum-u Şek" şüphe günü denilir. Şafii mezhebi: Geceleri, Ramazan-ı şerif bayramıyla Kurban bayramı ve bunu takip eden teşrik günleri ve şek günü oruç tutmak için elverişli olmadıklarından oruç tutmak sahih değildir. (Şafii İlmihali) Hanefi mezhebine göre de; Ramazan-ı şerif, kameri aylardandır. Bunların sübutu, hilâllerin yani yeni ayların görülmesiyledir. Bundan dolayı Şaban-ı şerif'in yirmi dokuzuncu günü güneşin batış vaktinde insanların hilal araştırmaları yapmaları gerekir. Hilali görürlerse ertesi günü Ramazan orucuna başlarlar. Hava mağmum yani bulutlu, dumanlı bulunup da hilâl görülmezse Şaban otuz gün olarak tamamlar, sonra oruca başlarlar. "Şek günü"nde Ramazan-ı şerif'e veya bir vacibe niyet edilerek tutulan oruç da mekruhtur. Allah nasip ederse Pazartesi akşamında ilk teravihimizi kılacak, sahurumuzu yiyecek niyetimizi getirip Salı günü oruç tutacağız. Geçen sene olduğu gibi aksi açıklama yapılmazsa teravih namazımızı evlerimizden kılacağız. Teravih namazı Ramazan ayına özel kazası olmayan sünnet bir ibadettir. Hz. Ömer, Hz. Osman ve Hz. Ali dönemlerinden başlayarak günümüze kadar istisnalar dışında yirmi rekât olarak genelde camide cemaatla kılınmış ve itiraz edilmemiştir. Diyanet İşleri Başkanlığının Corona tedbirleri doğrultusundaki kararı şimdilik bu yönde. Kararı tartışmak yerine mevcud durumu en iyi biçimde nasıl değerlendirmemiz gerekir buna bakmalıyız. Şafii mezhebine göre azi iki rekat olup 8, 10, 12, 16, 18 rekât olarak da kılınabilir. Cemaatle kılınması sünnet olan teravih namazını evlerimizde cemaatle kılabiliriz. Devam edecek Selam ve dua.