Oruç ayı ramazan müminin kendini yenileme ayıdır. Oruç tutmak sadece yemek ve içmekten geri durmak değil, aynı zamanda kalibrasyon: kendimize çeki düzen vermektir. Oruç, Allah’a karşı sorumluluk bilinciyle, kendimizi kontrol melikesi kazanalım, takvalı kul olalım diye farz kılındı. ‘’ Siz ey iman edenler! Oruç tıpkı sizden öncekilere olduğu gibi size de yazıldı; belki bu sayede takvaya erersiniz.’’(Bakara suresi;183) Oruç; ruhu beslemektir, kendini tutmaktır. Oruçla başını dik tutmak, imanını diri tutmaktır. Ramazan, Kur’an-ın doğum kutlamasıdır. Ramazana hürmet Kur’an-a hürmettir. Kur’an-a hürmet Allah’a hürmettir. Ramazana hürmetin ölçüsü oruçlu geçirmektir. Ramazan kutsallığını, insanlığa rehber olan, hak ve batılı ayıran vahyin insanlığa sunulduğu Kur’an ayı olmasından alır.
Ramazan: on bir ayın sultanını idrak etmek önemlidir. Ramazan kadir kıymet ayıdır. Kur’an-ı Kerim ramazan ayında nazil olmuştur. ‘’ Biz onu (Kur’an-ı) kadir-kıymet gecesinde indirmeye başladık.’’ ‘’Bilir misin o kadir-kıymet gecesinin mahiyeti nedir? ‘’ O kadir –kıymet gecesi bin aydan daha hayırlıdır.(Bir ömre bedel gece).’’ ‘’Melekler, vahiyle beraber o gece inerler de inerler, Rablerinin izniyle, hayatın her alanına dair.’’ ‘’Tarifsiz bir mutluluğun (formüllerini getirirler.) bu durum tanyeri ağarıncaya kadar sürer.’’ (Kadr suresi). İnsanlığın içinde debelendiği cahiliye gecesi Kur’an-ın ışığıyla son bulacaktır. Lafzı bir kez, manası sonsuz kez inen vahiyle inşa olmak isteyen her mümine, melekler, hidayet ve Furkan olan vahyin diriltici soluğunu kıyamete kadar indirmeye devam ederler. Vahyin her çağda geçerli olan dönüştürücü gücünün arkasındaki mucize budur. İnsan ilahi rehberlik olmadan bu hayat yolculuğunda ebedi mutluluğa ulaşamaz. Vahiy bizim hayatımıza iniyor mu? Bunun muhasebesini yapmalıyız.
Ramazanımız mübarek olsun! Ramazanda boş değil hoş olalım, imanımızı yenileyelim. Emanete ihanet etmeyelim. Oruç tutmak kendini tutmaktır. İnsanı bozan orucu da bozar. Haddi aşmak, sınırları çiğnemek, vicdansızlık, zulüm, haram, aklını kullanmamak orucu bozar. Oruç tutmak öfkesini, kinini tutmaktır. Dindarlık kindarlıkla yaşamaz. İnsan sevmediğini niye içinde taşır ki? Tecrübelerimizden istifade gerektir. Acılarımız hocalarımız olur, istifade edersek hatalardan uzaklaşır, aynı yerde saymayız. İbadetler yolculuktur. Her Salat durak, Her ramazan ömür yolculuğunda duraktır. Haz ve hız çağında yaşıyoruz. Düşüncelerde, bakış açısında arızalar var. İnsan durmadan düşünemez. Ramazan durma, düşünme, hatalardan kurtulup yenilenme, ibadetlerle hassas ayar yapma ayıdır. Temiz yakıt temiz düşünce oluşturur. Kur’an ayı ramazanda, Kur’an-ın anlamıyla buluşarak, maddeyi, bedeni 2. Sıraya koymak gerektir. Vahyin anlamı yerine bedeni, maddeyi koyunca adalet, ahlak gider kıl oynamaz. Madde ön plana çıkınca isyan başlar. Ramazan hoş gelsin. Hoş bulalım. Yüreğimize, yaşantımıza Vahiy ayarı verelim.
Ramazan: birlik veberaberliğin ve kardeşliğin oluştuğu, maddi ve manevi dayanışmanın tahakkuk ettiği aydır. Hangi çağda ve toplumda olursa olsun,’’ erkek de olsa, kadında olsa bütün inananlar birbirlerinin (yardımcısı, koruyucusu) velisidirler. Onlar iyilikleri emreder, kötülükleri engellemeye çalışırlar; salatı gereği gibi yaparlar,zekatlarını verirler. Allah ve Resulüne (her konuda) içtenlikle itaat ederler. Allah’ın rahmetiyle kuşatacağı kimseler, işte bunlardır. Hiç kuşkusuz Allah, sonsuz kudret ve hikmet sahibidir.’’(Tevbe suresi;71.ayet) Dolayısıyla hiçbir iyilik mükafatsız bırakılmayacaktır. Ramazanda öne çıkan iyilik ve davranışların başında fıtır sadakası ve zekat vermek gerekir. Fitre verdiğinde orucunu tutabildiğin için şükrünü eda edersin. İhtiyaç fazlasını zekat olarak fakire vererek, fakiri memnun etmek gerekir. Ne verirsen elinle o giderseninle.
Ramazan ayını değerlendirmenin formülünü yüce Rabbimiz Kur’an-ı Keriminde bize bildirmiş. ‘’(Ey Nebi!) Elbet Rabbin, senin ve yanındakilerden bir kısmının gecenin üçte ikisinden daha azını ve yarısını, üçte birini uyanık geçirdiğini bilmektedir. Gecenin ve gündüzün miktarını belirleyen Allah, sizin onun üstesinden gelemeyeceğinizi bildi ve tövbenizi kabul etti. O halde ilahi mesajı gücünüz yettiğince insanlara ulaştırmaya çalışın. Allah, iler ki zamanlarda içinizden hastalar, Allah’ın verdiği rızkı aramak için yola koyulanlar, kiminizin de kendini Allah yolunda feda etmeye çıktığını bilir. O halde gücünüz yettiğince ilahi mesajı nakletmeye çalışın. Salatı ikame edin, zekatı verin. İyi bir ödünçle Allah’a ödünç verin. Kendiniz için hayır olarak ne verirseniz. Ödül olarak Allah katında onu daha hayırlısıyla ve daha büyüğüyle bulursunuz. Allah’tan bağışlanma dileyin. Kuşkusuz Allah, çok bağışlayıcıdır, rahmeti kesintisizdir.’’(Müzemmil suresi;20.ayet)
Dostlar: Ramazan ayının önemini idrak ederek, hayatımızı yenileme gayesiyle, Allah’a kulluk bilinciyle, ebedi alemi kazanmayı Rabbimiz cümlemize nasip etsin! Selam ve dua ile.