Referandum uzun ve yorucu bir tempo sonucu sona erdi.
Sonuç evet lehine gerçekleşti.
Evet, lehine gerçekleşti ancak sınırın biraz üzerinde yani yüzde 51,4 ile son buldu.
Durum öyle gösteriyor ki, evet cephesi ile hayır cephesi 2019 Cumhurbaşkanlığı seçimi için büyük bir kapışma içine girecek.
Her iki cephe de durumun kritik olduğunu görüyor.
Bıçak sırtı biten referandumun ikinci raundu 2019’da yapılacak.
AK Parti Referandum maddelerinden partili Cumhurbaşkanı maddesini hemen yürürlüğe koyacak.
Yani Recep Tayyip Erdoğan Partili Cumhurbaşkanı olacak.
Erdoğan AK Partinin Genel Başkanı olarak kontrolü eline alacak.
Akabinde AK Parti teşkilatlarını yenilemek için düğmeye basacak.
Erdoğan mevcut teşkilatlarla 2019 seçimlerine gidilmeyeceğini gayet iyi biliyor. Referandumda oyların istenildiği gibi çıkmamasının sebeplerinden biri de AK Parti teşkilatlarıdır.
AK Parti içindeki İrlandalıların partiden temizlenmesi gerekiyor.
Yeni bir vizyonla yenilenecek Teşkilat, MKYK ve MYK üyeleri ile 2019 seçimlerine gitmek gerekiyor.
2019 seçimlerinden sonra yürütme güçlü olacak ve Cumhurbaşkanlığı sekreterleri diye tanımlanan bakanlar çekirdek kadrodan oluşacaktır.
Çekirdek kadrodan oluşan bakanlar sayıca az olduğu için Cumhurbaşkanı tarafından bilinen ve kontrol edebilen saf ve arî bir kadrodan oluşacaktır.
Ancak yasama görevinde yer alacak kadroların sayıca fazla olması kontrolü zorlaştıracaktır. Şimdiden teşkilatların yapılanması ileriki sıkıntıları engelleyecektir.
Yasama için aday olacak kişilerin güvenilir, proje üretebilen, liyakatli ve nitelikli olarak seçilmesine dikkat edilmelidir.
Bunu sağlamanın yolu da bilgi alınacak teşkilatların temelini sağlamlaştırmaktır.
Bunun için samimi, güvenilir, dürüst ve çalışkan kadroların titizlikle seçilmesi elzemdir.
AK Parti gerek yasamada gerek teşkilatlarda yeni yüzlerin gençlerden oluşmasına dikkat edecektir.
Bir bakıma yeni kadrolar genç ağırlıklı olacaktır.
Hayır, cephesi 2019 seçimlerine kadar ortak aday çıkarmaya çalışacaktır.
Cephenin heterojen olması adayın genele hitap etmesine engeldir.
Ancak öyle görünüyor ki, hayır cephesi Abdullah Gül’ü aday olarak çıkarmaya yeltenecektir. Muhafazakâr, milliyetçi oyları AK Parti’den koparmaya hevesli hayır cephesi bunu bir çözüm olarak görüyor.
Ancak bu girişimden başarılı çıkacaklarına inanmıyorum.
Dediğim gibi hayır cephesinin heterojen bir yapıda olması tüm cephenin bir yere kanalize olmasını engelliyor.