Yükseköğretim Kurulu yönetmeliğine göre üniversiteye rektörün seçilip ve atanması, kanunen düzenlenmiştir.
Uygulanan prosedüre göre görevdeki rektörün çağrısı ile toplanacak öğretim üyeleri tarafından altı rektör adayı seçilerek belirlenir.
Belirlenen rektör adaylarından Yükseköğretim Kurulunun seçeceği üç aday atanmak üzere Cumhurbaşkanı'na sunulur. Cumhurbaşkanı bu üç adaydan birini rektör olarak atar.
Üniversite veya Yüksek Teknoloji Enstitüsü tüzel kişiliğini temsil eden rektörlerin görev süresi dört yıldır. Süresi sona erenler iki dönemden fazla rektörlük yapmamış olmak kaydıyla yeniden rektör olarak seçilip atanabilirler.
Yasal prosedürden bahsettikten sonra bugün Batman Rektörü Prof. Dr. Abdüsselam Uluçam ile gerçekleştirdiğimiz “Cumartesi Sohbetlerimiz”den kesitler aktarmak istiyorum sizlere.
Tanışma faslından sonra sayın Uluçam, rektör olma sürecini paylaştı bizlerle.
Batman Üniversitesine ilk geldiğinde gördüğü manzaralar ve yaptığı çalışmalardan söz etti. Yoğun tempo ve farklı programlarına rağmen o kadar çok söyleyeceği şey vardı ki daha biz sormadan kendisi başladı anlatmaya;
Daha önce Hasankeyf Arkeolojik Kazı Başkanlığı’nı üstlendiği için Batman’a yabancı olmadığını belirti.
Bilirsiniz bir şehri modernleştiren en önemli faktörlerden biri üniversitedir.
Kalkınmada, toplumun refah düzeyini arttırmada, ekonomi, bilim, sanat, demokrasi gibi birçok alanda gelişmeye hizmet eder üniversiteler.
Ancak bir şehirde üniversite olması, bunların da var olduğunu göstermez. O üniversitenin yaptığı çalışmalar bunda büyük rol oynar.
Sayın Uluçam da bunun farkında olacak ki, Batman ve üniversite adına yaptığı ve yapmak istediği şeylerden bahsetti epeyce.
Bir buçuk dönemdir biraz yorucu ve biraz da zor olan bu yolculuğunda karşısına çıkan maddi sıkıntılara ve teknik ekibin yetersizliğine değindi.
Batman Üniversitesindeki yeniliklerden de bahsedildi.
Yeni bölümlerin açıldığını, burada sadece bölüm açmanın değil bu bölümlerden mezun olan gençlerin iş bulmasının önemini bildiğini ve bu yüzden Kültür Varlıkları Bölümünün açıldığını, burada okuyan öğrencilerin daha mezun olmadan iş bulabildiğini aktardı.
Üniversite olarak fıstık ağaçları ektiklerini söyledi. Gaziantep ile Siirt fıstığının karışımından Batman fıstığı ürettiklerini vurguladı. Bunlar güzel gelişmeleri elbette.
Ancak üniversitenin sorunlarından da bahsetmeden edemedik.
Yurtlarla ilgili sorunların olduğunu, öğrencilerin ulaşımda zorluk çektiğini, araçların eksikliğimi ve üniversite yolunun asfaltsız oluşunu yatırdı masaya.
Ayrıca üniversitenin şehirden çok uzakta olduğu için tüm hizmetleri tam olarak alamadığını da söyledi sayın Uluçam.
Bu sorunların çözümü için çaba harcadıklarını, sorunların çözümü için Belediye ve Valilik’le zaman zaman işbirliği yaparak alternatif çözüm yolları üretmeye çalıştıklarını söyledi.
Rektör Bey’le gerçekleştirdiğimiz sohbet, 21 Şubat Dünya Anadil Günü’ne denk geldi.
Sayın Rektör’den günün anlam ve önemine ilişkin görüş istedik.
Anadili önemsediklerini, üniversitede bunun için Kürtçe, Farsça, Arapça ve Süryanice Bölümlerin açıldığını söyledi. Tabi ders verecek hoca bulamadıkları için bu bölümlerin şuanda faaliyette olmadığını da üzülerek söyledi.
Batman Üniversitesine geldiğinde doğru dürüst bir kütüphanesinin bile olmadığını anımsatarak, şuanda da eksiklerin olduğunu ama çok yol kat ettiklerini söyledi.
Ben, tüm bunları bir bir anlatan sayın Uluçam’ın isteğini ve enerjisini gördüm. Umarım, bu azimle Batman Üniversitesi’ne çok şey katacaktır.
Temennimiz, üniversitemizde yeni bölümlerinin açılmasıdır. Ancak öğrencilerin, puanı yettiği için değil de tercih etikleri bölümler olduğu için Batman Üniversitesi’ni tercih etmesi dileğiyle....