14 Mayısta yapılacak olan seçim için bu gün itibari ile hemen hemen herkes kendi safını belirlemiş durumda.
Şu anda belki kazanan belki de kaybeden taraftasınız.
Bu yüzden seçim akşamı belki üzülecek belki de sevineceksiniz.
Bu seçimin de diğer seçimler gibi kazananı ve kaybedeni olacak elbette.
Sandıktan çıkan sonuç elbette bazılarının işine yarayacak, bazılarının ise işine gelmeyecek.
Elbette doğaldır bu.
Sonuç neyse herkesin buna saygı göstermesi gerekir.
Şayet halk memnunsa ve ileriye dönük proje ve vaatleri samimi buluyorsa iktidara tekrar güvenoyu verebilir
Ama her iktidarın mutlaka bir sonu vardır ve her muhalefetin de iktidar olabilme şansı vardır.
Bu ülkede hangi parti adaleti, özgürlüğü ve eşitliği sağlayacaksa temennimiz onun 5 yıllığına yetki almasıdır.
Kim iktidara gelirse gelsin, kimsenin kendini güçsüz ve yalnız görmemesi gerekir.
Marifet seçimi kazanmak değil elbette.
Önemli olan istikrar, huzur ve barıştır.
Temennimiz herkesin kazançlı çıkacağı bir sonucun elde edilmesidir.
Gelecek pazartesi diğer günlerden farklı olabilir, olmaya da bilir.
Önemli olan şeffaf ve adil olarak yapılacak olan seçimin sonucuna saygı göstermektir.
Birbirimize tahammül etmeli ve saygı göstermeliyiz.
Kaybedene geçmiş olsun demeli, kazananı da tebrik etmek gerekir.
Bu ülkeyi sevmenin ve hizmet etmenin yolu sadece iktidar olmaktan geçmiyor.
Bu ülkeyi sevmek, öncelikle sonucu ne olursa olsun ve hangi partiye oy verirse versin halkın iradesine saygı duymak demektir.
Bu ülkeyi sevmek seçim sonucu açıklandıktan sonra siyasi hesapları ve intikam alma hırsını bir taraf bırakmak demektir.
Beş sene için cumhurbaşkanı ve milletvekillerini seçeceğiz.
Bir parti ne bir seçimle yıkılır ne de bitmeyecek bir zafer elde eder.
Hiçbir siyasetçi ne bu gün ne yarın ne de seçimden sonra seçimin zafer sarhoşluğu veya mağlubiyetiyle halkı sokağa dökmesin.
İnsanları birbirlerine karşı kışkırtmasın.
Kimse kimsenin düşmanı değildir ve olmamalıdır.
Birileri farklı senaryolarla halkın kafasını karıştırmaya çalışıyor.
Suni gerilimler yaratmaya çalışıyorlar.
Ama ben şahsen hiçbir olumsuzluk düşünemiyorum.
Düşünmek de istemiyorum.
Seçimi kim kazansın diyorsanız?
Önemli olan kimin kazanıp kimin kaybettiği değil, önemli olan kardeşlik, barış ve demokrasinin kazanmasıdır.
Herkesin de bu hoşgörüyü, duyarlılığı ve olgunluğu seçim sürecinde ve sonrasında göstermesi gerekir.